tag:blogger.com,1999:blog-67014314704517002032024-02-20T08:33:24.904+03:00Uğur Karakullukçupclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.comBlogger1616125tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-74757743744035649402013-11-21T16:34:00.002+03:002013-11-21T16:34:34.161+03:00Mancini’nin Coverciano Master Tezi: Trequartista<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjN6mSYuO9ldtTQoTfmkefVuP0nB63Om_Ck9AJYM6y_yfXM_HTIEb8E4ypzrxFEcwyWQEfaoydlCEt0YgBqV2kN_ZzZ-Ypj5e0lBNW2LBoUtbklr15RlpbnkimBd0fNUVpF916Sj5xIeUrK/s1600/tez-kapak.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjN6mSYuO9ldtTQoTfmkefVuP0nB63Om_Ck9AJYM6y_yfXM_HTIEb8E4ypzrxFEcwyWQEfaoydlCEt0YgBqV2kN_ZzZ-Ypj5e0lBNW2LBoUtbklr15RlpbnkimBd0fNUVpF916Sj5xIeUrK/s400/tez-kapak.jpg" width="400" /></a></div>
<b style="line-height: 16.5pt;"><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Galatasaray'ın İtalyan teknik direktörü
Roberto Mancini, aynı zamanda İtalyan Futbol Akademisi mezunu ve Trequartista
(10 numara) rolü üzerine bir tez sahibi...</span></b><br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; vertical-align: baseline;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Roberto Mancini Galatasaray’a geldiğinde aklıma gelen detaylardan biri
Coverciano yani İtalyan Futbol Akademisi mezunu olmasıydı. Arkadaşım Güner
Çalış’la konuşurken Coverciano’daki master tezini merak ettiğini söyleyince
biraz araştırıp 2001 tarihli tezi buldum ama bir sorun vardı, tez doğal olarak
İtalyancaydı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İşi bir aşama daha ileri götürüp
İtalyancadan İngilizceye futbol çevirileri yapan Steve Amoia (</span><a href="http://twitter.com/worldfootballcm" target="_blank"><span style="border: none windowtext 1.0pt; color: blue; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-border-alt: none windowtext 0cm; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; padding: 0cm;">@worldfootballcm</span></a><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">) ile temas kurup 15
sayfalık tezi ona yolladım. Biraz uzun bulsa da sağolsun kırmadı, şimdilik
giriş ve sonuç bölümlerini çevirme kararı aldı. Tezin giriş bölümünde
Mancini’nin kendi ağzından harika detaylar var. Olmayı isteyip de olamadığı,
oynayamadığı ‘Trequartista’ rolünü (kabaca 10 numara denebilir) tez olarak seçmesi
dahi çok önemli.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bana İngilizceden çeviri imkanı sunan Steve’e bir kez daha teşekkür
edelim ve Mancini’nin master tezine birlikte göz atalım. Keyifli okumalar…<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiCgps3G_VpJaFE1VuDl7KO44z9CBu2SGkapGxzDTtePR3XMcqaoyaFRDI8HbkcgwWvevDPjP_L8QBU4O83XHZZ4fEg8errS1LCjDr6MZWr-3W-OyS1wHgvTiUdfYV6dWjQgGqjFM2SHPB/s1600/tez1.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="232" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiCgps3G_VpJaFE1VuDl7KO44z9CBu2SGkapGxzDTtePR3XMcqaoyaFRDI8HbkcgwWvevDPjP_L8QBU4O83XHZZ4fEg8errS1LCjDr6MZWr-3W-OyS1wHgvTiUdfYV6dWjQgGqjFM2SHPB/s400/tez1.png" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b style="line-height: 16.5pt;"><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Il Trequartista, 2001, Coverciano</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1. Kişisel Deneyim</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çocuklar için kurulan bir takımda futbol kariyerim başladığında doğal bir
dürtüyle kendimi orta saha ile hücumcular arasında konumlandırmıştım. 13 yaşıma
geldiğimde Bologna’ya gittiğimde ise A takıma çıkana kadar Trequartista rolünde
oynamıştım. Bu muazzam bir roldü çünkü bana mevzunun ortasında olma şansı
veriyordu, oyun başlangıçlarını ayarlıyor, başkalarına pozisyon hazırlıyor ya
da doğrudan kendim gol atmayı deniyordum.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Benim en büyük arzım oynadığım takımın çok önemli bir parçası olmaktı.
Takımın vazgeçilmezi olmak istiyordum. 16 yaşında ilk kez Serie A’da oynadım.
Ne yazık ki Bologna o dönem iyi bir takım değlidi ve teknik direktör Tarcisio
Burgnich beni ‘takımın iyiliği için’ santrfor rolünde oynattı. Bu takımın
ligdeki pozisyonu, taktik dengeleri ve benim gol atabilme becerimle ilgili bir
karardı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">9 gol atmayı başarmıştım ama Bologna küme düştü ve o dönem Serie A’da olan
Sampdoria beni aldı. Sonunda çok istediğim ve tercih ettiğim Trequartista
rolünde oynayabilecektim. Sezon başladı ve benim rüyam yeni hocam tarafından
parçalara ayrıldı. Ona fikirlerimi ve arzularımı anlatmak istediğimde masadan
kalkıp gitmişti. Bir kez daha hayallerim daha başlamadan yıkılmıştı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bugün artık bir futbolcu değilim. Bir hücumcu olarak kariyerimden çok
memnunum ama düşününce doğal pozisyonum olan Trequartista rolünde
oynayabilseydim daha iyi olabilirdim. Bunu söylüyorum çünkü ne yazık ki bu
karakterde bir futbolcu doğru takımı bulabilmek için şanslı olmalı. Bunun da
ötesinde oyun stilini nasıl modifiye edebileceğini, değiştirebileceğini bilecek
bir menajere sahip olmalı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">2. Bir Takım Formasyonunda Trequartista Kimdir?</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Futbol kültürü” perspektifinden Trequartista:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Trequartista güçlü teknik beceriler ve doğru karakteristik özelliklerle
donatılmış yetenekli oyuncudur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Markajcısından kurtulma kapasitesine
sahip olmak.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Fundamental açıdan güçlü teknik kaliteye
sahip olmak.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Öngörülemezlik.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hücumcuları golü rahatlıkla farklı
yollarla pozisyona sokabilme kapasitesine sahip olmak.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Belli oyunlara ve topla gidebilmeye
yatkın olmak.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Defansif aşamada sınırlı bir şekilde bulunma<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Sahadaki konum” perspektifinden Trequartista:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Trequartista kendini merkezde orta saha
oyuncularının çizgisiyle hücum oyuncularının çizgisi arasında konumlandıran
oyuncudur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGoKaDhJacCToU8KWHaYlLX_UnKrwjS34vVfxQjv1zIENyOxOBMyeNjco0dPNjAkleCMJ_3LIIP8O85ldMOxYUjxk4YgyZzmikgcVt47Bdbbc2udBorgiLreTQtrZgBKqhsrL1OwHC7wUp/s1600/tez2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="263" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGoKaDhJacCToU8KWHaYlLX_UnKrwjS34vVfxQjv1zIENyOxOBMyeNjco0dPNjAkleCMJ_3LIIP8O85ldMOxYUjxk4YgyZzmikgcVt47Bdbbc2udBorgiLreTQtrZgBKqhsrL1OwHC7wUp/s400/tez2.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b style="line-height: 16.5pt;"><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">3. Tarihi Notlar</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Zico, Michel Patini ve Diego Maradona, İtalyan futbolunun son 20-25 yılda
ürettiği Trequartistaların en iyilreiydi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1990’larda bu rol krize girmişti. Menajerler sıklıkla tarihi “10 numara”
rolünü feda edip bunu daha güvenli ve dengeli takımlar kurma fikriyle
sebeplendiriyorlardı. Bu tip tercihler (aynı zamanda spekülatif ve kasa dayalı
bir futbolu getirdi) anlaşılması zor şekilde yetenekli oyuncu azlığından çok
teorik nedenlere dayandırılmıştı. Son yıllarda ise tam tersi istikamette bir
ateş yanmaya başladı: Bugün birçok takım bir Trequartista etrafına inşa edilmiş
durumda (Örneğin Brescia ve Juventus).<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu rol evrimsel bir süreç geçirdi: Zidane, Rivado, Rui Costa ve diğerleri
(adını koymak gerekirse, bu ‘yeni rolün’ en iyileri) geçmişteki meslektaşlarına
göre çok farklılar. Tartışmasız teknik becerilere sahip olmalarının yanı sıra
fiziksel anlamda da diğer futbolculardan farklı değiller, bu da onların topun
geri kazanılma aşamasına daha aktif bir biçimde katılmasını sağlıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Yeni Trequartistaların” farklı fiziksel yapıları onlara yokluklarında
oluşan boşlukları telafi etme şansı veriyor. En yartıcı oyuncular bile artık
“tekniğin” iyi düzeyde fizik ve karakterle desteklenmediğinde belli bir
seviyeye yükselmeye yetmediği, daha atletik bir futbol düzenine ayak uydurmak
durumundalar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tüm bu sebeplerden Trequartistaların “fark yaratması” geçmiş yıllara göre
her zaman daha zor olacak. Bu özellikle orta ve alt sıra takımlarının
Trequartistalardan fedakarlık etme kararını açıklıyor. Fakat hemen her
dizilişte kişisel özellikleriyle en önemli oyuncular olarak kalmayı da
sürdürüyorlar. Bugün bir takımın modern “10 numara” kullanması eskiye göre daha
kolay.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiW5SZMTY2w5uD7V_tD-dvRpylqAejbMjgzQGebVn1sWEzXZlSFs5o8roiosa26mot4aLGHANbK9SnmdckpTfBnU-PQTZboB8UMACAHttMTYbNJ8iul-2-m-vK9a4oquXYD9AWgf7a5e0dN/s1600/tez3.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; line-height: normal; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="370" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiW5SZMTY2w5uD7V_tD-dvRpylqAejbMjgzQGebVn1sWEzXZlSFs5o8roiosa26mot4aLGHANbK9SnmdckpTfBnU-PQTZboB8UMACAHttMTYbNJ8iul-2-m-vK9a4oquXYD9AWgf7a5e0dN/s400/tez3.png" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">4. Trequartista Hangi Formasyonlara Uygundur?</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bir Trequartista’nın varlığı belli bir formasyona bağlı olmak zorunda
değildir çünkü sıklıkla maç (veya sezon) içinde değişebilen taktikle
Trequartista’nın farklı yüzleri de ortaya çıkabilmektedir. Genellikle birçok
İtalyan takımı bir “ofansif orta saha” kullanarak 3-4-1-2 düzeniyle sahaya
çıkmakta. (Örneğin Bologna, Parma, Inter veya Vicenza)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Juventus veya Fiorentina gibi diğer takımlar atak aşamasında çok iyi dış
bekler gerektiren 4-3-1-2 düzeniyle oynarken top kazanma aşamasında dinamik ve
pozisyon alma yetisi kuvvetli üç orta saha kullanıyor. Bazı takımlar ise klasik
4-4-2 ile oynuyorlar. Bunlarda ileriye doğru kırılan ve ofansif varyasyonları
destekleyen bir oyuncu var (Lazio’daki Juan Veron). Bunların dışında
Trequartista tek forvetli formasyonlarda da yer alabilirler (Örneğin
Fiorentina, Lazio veya Brescia).<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Karakteristik özelliklerinin ve sistem oyununun gerekliliklerinin dışında
Trequartista, ne zaman markajcısından kurtulacağını bilen, ikinci olarak topun,
takım arkadaşlarının ve rakibin nerede olduğunun ve nerede olacağının farkında
olan bir sanatçıdır. Kısacası 360 derece bakış açısı olan ve topla yeni bir şey
yaratabilen oyuncudur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">5. Trequartista Sahada Ne Yapar?</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Daha önce de söylediğim gibi ele alınacak bir Trequartista grubunda farklı
karakteristik özelliklere sahip birçok oyuncu bulunur. Genel çıkarımlar
yaparken bunları da dikkate almak gerekir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">a) Ofansif Aşama</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Genel olarak bir Trequartista’nın en üst düzey teknik beceriye ve
fundamental özelliklere sahip olması gerektiğine inanıyorum, bu da sıkı bir
şekilde taktiksel zekayla bağlantılıdır. Onlar güvenilir oyunculardır, birçok
‘numara’ yapabilirler ancak bunların da ötesinde Trequartistaların ortak
özelliği rakibin defansif şemalarını beklenmedik hamlelerle bozabilmesidir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Daha önce de gördüğümüz üzere Trequartistaları kendini orta saha ile
hücumcular arasında ve merkezde konumlandıran, kısa ve orta mesafeli paslar
atabilmek için boşluklar ve açıklıklar arayan oyunculardır. Özellikle orta
sahadaki takım arkadaşlarıyla top alışverişi yaparken dar alanda markajcısından
kurtulma hedefinde olmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aslında takım arkadaşlarının Trequartistaya topu iletmesinin zor olduğu
anlar aynı zamanda Trequartistanın topu alması halinde rakip takım için de zor
anlardır. Trequartista topu rakip kaleye sırtı dönük bir şekilde aldığında dahi
durumu ve oyunu okumuş ve kafasında oynamıştır. Nerede duracağını ve ne hareketle
ne yapabileceğini anlar .Bu da o anki durumun kokusunu alıp hızlıca hareketleri
okuyarak hücumculara en uygun haldeki pozisyonu üretmeyi sağlar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Trequartistalar takım arkadaşlarına rahatça gol şansı yaratma göreviyle
asist kaleminde başrolde olmak durumundadır. Bu da takımın toplam asistleri ve
oyuncunun yaptığı asist sayısını, oranlanarak bir Trequartistanın performansı
ölçme açısından iki yararlı veri haline getiriyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bir Trequartistanın asistlere katkısı takımın toplam asistinin yüzde 25’ine
denk gelmelidir. Brescia’da asistlerin %33.7’sini yapan Roberto Baggio ve yine
Brescia’da –oynadığı süreye oranlandığında- %32,2’sini sağlayan Andrea Pirlo’yu
takım arkadaşlarının çok üstünde bir teknik kapasiteye sahip oldukları için
dışarıda bırakırsak bu alanda en verimli ve etkili isimler Rui Costa ve
Zinedine Zidane.<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4WTLoWlf48wKrTqlVE-8l3WEf7_Sn3_MZ8Nvae5hze22AAhDtMq4a-bC6E2EhpT5QfdN0YG2Q5TKfFZdlZp70__Wtvh80RsdFH3bMiW1q8uP0wxNQibwnZ9YOsOQMWTyeCmQyL5gJhu_a/s1600/tez4.png" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="280" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4WTLoWlf48wKrTqlVE-8l3WEf7_Sn3_MZ8Nvae5hze22AAhDtMq4a-bC6E2EhpT5QfdN0YG2Q5TKfFZdlZp70__Wtvh80RsdFH3bMiW1q8uP0wxNQibwnZ9YOsOQMWTyeCmQyL5gJhu_a/s400/tez4.png" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b style="line-height: 16.5pt;"><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">b) Defansif Aşama</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Trequartistaların en iyi pozisyonu üretmek için sürekli arayan ancak
işlerinin büyük bölümü ofansif aşamada olmasına karşın defansif aşamaya da aynı
şekilde katılan oyuncular olduğunu biliyoruz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Trequartistalar maç başına ortalama 10-11 arası top kazanmalı veya toplam
top kazanımına oranlanırsa kazanılan toplam topun %6’sını sağlamalıdır. Top
kazanmada en etkili oyuncu %7.9 ile Lazio’dan Juan Veron ve %7.6 ile
Bologna’dan Thomas Locatelli olurken, bu alanda en az efektif olan isimler %4.9
ile Zinedine Zidane ve %4 ile Roberto Baggio olmuştur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">6. Sonuç</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şunu anladım ki bir takım organize ve dengeli bir oyun stiline sahip
olmalıdır ancak şu özellikleri taşıyan, özel futbolculara her zaman ihtiyaç
olacaktır:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l1 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Birçok maçta fark yaratabilmek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l1 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sahada işler iyi gitmiyorken sorumluluk
alabilmek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l1 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Teknik olarak daha az becerili takım
arkadaşlarına yardımcı olabilmek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l1 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Teknik direktöre takım iyi oynamıyorken
(sezon içinde bunlar olabilir) yardımcı olabilmek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 7.5pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; mso-list: l1 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt; text-indent: -18.0pt; vertical-align: baseline;">
<!--[if !supportLists]--><span style="color: #454545; font-family: Symbol; font-size: 10.0pt; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-bidi-font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: Symbol; mso-fareast-language: TR;">·<span style="font-family: 'Times New Roman'; font-size: 7pt; line-height: normal;">
</span></span><!--[endif]--><span style="color: #454545; font-family: "inherit","serif"; font-size: 11.5pt; mso-bidi-font-family: Helvetica; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Halkı ve insanları eğlendirecek, bazen
sıradışı teknik harketler yaparak aynı zamanda teknik direktörü kızdırabilmek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">***<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Not: Steve Amoia'nın İngilizce metnine
de göz atmak isterseniz </span><a href="http://www.soccertranslator.com/2013/10/part-i-of-tactical-thesis-trequartista.html" target="_blank"><span style="border: none windowtext 1.0pt; color: blue; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-border-alt: none windowtext 0cm; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; padding: 0cm;">şuradan</span></a><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> ve </span><a href="http://www.soccertranslator.com/2013/10/part-ii-of-tactical-thesis-trequartista.html" target="_blank"><span style="border: none windowtext 1.0pt; color: blue; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-border-alt: none windowtext 0cm; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; padding: 0cm;">şuradan</span></a><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">...<o:p></o:p></span></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-90733312916818281632013-11-18T01:01:00.000+03:002013-11-18T01:01:17.023+03:00Sırbistan’ın En İyisi: Vojvodina<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiLmp_58jf6uJDD1KDmpyb4bR7HpvQLMz4VJpggjRdmbFHGCP2YG0GKMkRZWwXwyUNdbfX-BSvTYHTvjW91nNECAQKQ0dioTpO6p46aHH80SjCEZwCg_Oju2OiJx8SVjlQZ9xwWCvlKbXBw/s1600/vojvodina.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiLmp_58jf6uJDD1KDmpyb4bR7HpvQLMz4VJpggjRdmbFHGCP2YG0GKMkRZWwXwyUNdbfX-BSvTYHTvjW91nNECAQKQ0dioTpO6p46aHH80SjCEZwCg_Oju2OiJx8SVjlQZ9xwWCvlKbXBw/s400/vojvodina.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 3.75pt; vertical-align: baseline;">
<b style="line-height: 16.5pt;"><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sırp yazar Milos Ceko ile Bursaspor’un
Avrupa Ligi’ndeki rakibi Vojvodina’yı masaya yatırdık. Ceko’ya göre Vojvodina
şu anda ülkenin en iyisi…</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bursaspor’un kolay bir kura çekmediği hemen herkesin ortak fikriydi ancak Sırplar
beklenen de çetin ceviz çıkabilir. Twitter’da İngilizce yayın yapan Serbian
Footy hesabının yaratıcısı Milos Ceko ile Vojvodina’yı değerlendirdik ve
Ceko’nun söyledikleri Vojvodina’nın hiç de yabana atılmayacak bir takım
olmadığı yönünde…<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şu anda Sırbistan’ın en iyisi Vojvodina</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Uğur Karakullukçu:</span></i></b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Vojvodina geçen
yıl Sırbistan’da nasıl bir performans sergiledi, taktiksel olarak nasıl bir
anlayışları var?</span></i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Milos Ceko: </span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Geçen yıl Vojvodina ligi üçüncü
tamamladı ama ilk iki sıradaki Kızıl Yıldız ve Partizan’a karşı oynadığı 4
maçta 9 puan toplamışlardı ve maçlarda rakiplerine üstünlük kurmayı başardı.
Tek sorunları fazla berabere kalmalarıydı, küçük takımlara karşı kilidi açmakta
zorluk çektiler. Sırbistan’daki futbolseverlerin çoğu Vojvodina’nın ülkenin en
yetenekli kadrosuna sahip olduğuna inanıyor. Savunmaları çok sağlam ve Abu ile
Alivodic gibi Bursa’ya da sorun çıkartacak sağlam kontratak silahları var.
Taktiksel olarak fikrim maçlarda arkaya yaslanıp kontratak kovalayacakları
yönünde.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Abubakar en iyi oyuncu</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Peki Vojvodina’nın önemli oyuncuları kimler, formdalar
mı? Takımdan ayrılan önemli bir isim var mı yakınlarda?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kilit oyuncular Abubakar,Alivodic,Vranjes,Trajkovic and Vulicevic. Abu
takımın santrforu ve en iyi oyuncusu. Havadan çok iyi olmasının yanında ayağı
da epey düzgün, zaten Kamerun milli takımında da oynuyor. Hafif bir sakatlık
problemi var, şimdilik tek endişe kaynağı bu. Alivodic çok formda, şu anda
Sırbistan’daki en iyi kanat oyuncusu ve Vojvodina’nın yaratıcı gücü. Vranjes
orta sahanın kalbi ve o da epey formda. Trajikovic ve Vulicevic ise güçlü
savunma oyuncuları ve kolay pozisyon vermiyorlar. Henüz hiçbir önemli oyuncu
ayrılmadı ama Abu ile Trajkovic’in adı bazı transfer dedikodularına karışıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Vojvodina’nın iyi bir altyapısı olduğunu biliyoruz,
yakın dönemde çıkan potansiyelli genç oyuncular var mı?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Radoja ve Poletanovic genç ve ilk 11’de oynayan isimler. Radoja rakiplere
yakın oynamayı bilen bir orta saha oyuncusu, Poletanovic ise çalışkan bir
ofansif orta saha. Ayrıca Mijat Gacinovic’e sahipler. Şu ara U-19 Avrupa
Şampiyonası’nda Sırbistan’la finale yükseldi, onun da büyük bir potansiyeli
var.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ergic Bursaspor’u Sırplara övdü</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Milan Stepanov hem eski bir Bursaspor, hem de
Vojvodina oyuncusu. Sırbistan medyasına kura ile ilgili bir açıklama yaptı mı,
ya da Bursaspor kurasıyla ilgili tanıdığımız birileri konuştu mu?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Milan Stepanov bu ara Novi Sad’da ve dedikodulara göre Vojvodina’ya geri
dönmek için görüşmeler yapıyor. Stepanov’un yok ama eski Bursalı Ivan Ergic
kurayla ilgili bir röportaj verdi. Bursa’daki dönemini hasretle andığını ve
maçların Vojvodina için hiç kolay geçmeyeceğini söyledi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Peki Bursaspor kurası hakkında Vojvodina yönetimi ve
oyuncuları neler söyledi? Beklentiler ne boyutta?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yönetim ve takım oldukça mutluydu çünkü Avrupa Ligi’ndeki 4 eleme maçlarını
da kazandılar ve özgüvenleri üst düzeyde. Turun sürpriz tarafı olduklarını
biliyorlar ve turu geçmek adına özel bir şeyler yapmak için çabalayacaklarını
ifade ettiler.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Peki son olarak senin görüşün nedir, Vojvodina’nın
şansını nasıl yorumluyorsun?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kişisel fikrim çok zor iki maç olacağı yönünde. Vojvodina çok formda ve şu
an en iyi Sırp takımı görüntüsünde. Abubakar’ın ne kadar fit ve hazır olacağı
onlar için turun kilit noktası. Bir sürpriz yapmaları muhtemel ama benim
tahminim Bursaspor turu geçer çünkü daha kaliteli ve tecrübeli bir ekipler.
Fakat dediğim gibi, tur oldukça yakın geçecek, her şey olabilir.<o:p></o:p></span></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-63554447487157013522013-11-18T00:48:00.000+03:002013-11-18T00:51:27.008+03:00Belarus Gözüyle Dinamo Minsk<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjxayFSz7OiBTBK-0LLCj9bwhVmndPih8isqzkuVZPNZMNWAvjQqO2g1qCbGvF-PYnxYLg0pGTVNAEUfB8iVUY6CIBfJK8lquZut06UtDS13BIaVe21bylByNSY4y1D3CDZp2sFA9GidNUt/s1600/dinamo-minsk.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjxayFSz7OiBTBK-0LLCj9bwhVmndPih8isqzkuVZPNZMNWAvjQqO2g1qCbGvF-PYnxYLg0pGTVNAEUfB8iVUY6CIBfJK8lquZut06UtDS13BIaVe21bylByNSY4y1D3CDZp2sFA9GidNUt/s400/dinamo-minsk.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 3.75pt; vertical-align: baseline;">
<b style="line-height: 16.5pt;"><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Trabzonspor’un Avrupa Ligi
elemelerindeki rakibi Dinamo Minsk’i Belarus’un önemli spor sitelerinden
Football.by’nin yöneticisi Timofey Zinovyev’e sorduk. </span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes;"><!--[if gte vml 1]><v:shapetype
id="_x0000_t75" coordsize="21600,21600" o:spt="75" o:preferrelative="t"
path="m@4@5l@4@11@9@11@9@5xe" filled="f" stroked="f">
<v:stroke joinstyle="miter"/>
<v:formulas>
<v:f eqn="if lineDrawn pixelLineWidth 0"/>
<v:f eqn="sum @0 1 0"/>
<v:f eqn="sum 0 0 @1"/>
<v:f eqn="prod @2 1 2"/>
<v:f eqn="prod @3 21600 pixelWidth"/>
<v:f eqn="prod @3 21600 pixelHeight"/>
<v:f eqn="sum @0 0 1"/>
<v:f eqn="prod @6 1 2"/>
<v:f eqn="prod @7 21600 pixelWidth"/>
<v:f eqn="sum @8 21600 0"/>
<v:f eqn="prod @7 21600 pixelHeight"/>
<v:f eqn="sum @10 21600 0"/>
</v:formulas>
<v:path o:extrusionok="f" gradientshapeok="t" o:connecttype="rect"/>
<o:lock v:ext="edit" aspectratio="t"/>
</v:shapetype><v:shape id="Picture_x0020_1" o:spid="_x0000_i1025" type="#_x0000_t75"
alt="Description: http://imaj.futbolburada.com/772763/postimagew7602-minsktrabzonjpg"
style='width:570pt;height:374.25pt;visibility:visible;mso-wrap-style:square'>
<v:imagedata src="file:///C:\Users\Samsung\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image001.jpg"
o:title="postimagew7602-minsktrabzonjpg"/>
</v:shape><![endif]--><!--[if !vml]--><!--[endif]--></span><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Türkiye’den Belarus futbolu hakkında bilgi etmek sıkı bir araştırmayla dahi
epey güç, hele ki BATE Borisov gibi Şampiyonlar Ligi sahnesine düzenli çıkan
bir takımın dışında bilgi bulmak daha da zor. Biz de en kolayı bir bilene
soralım dedik ve Belaruslu gazeteci Timofey Zinovyev’e Minsk ekibine dair
sorular yönelttik. Yardımlarıyla bu söyleşinin gerçekleşmesini sağlayan
Rusya’daki arkadaşım Fırat Yalgın’a ayrıca teşekkür ederek sizi Belarus’tan
Dinamo Minsk izlenimleriyle baş başa bırakıyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Udinese’den sonra en zoruydu</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Uğur Karakullukçu:</span></i></b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Öncelikle Dinamo
Minsk'in Trabzonspor kuralarının Belarus'taki yansımalarını sorsak, kura genel
olarak nasıl yorumlanıyor?</span></i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Timofey Zinovyev:</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Henüz pek fazla bir yorum yok.
Ancak her şey çok net. Trabzonspor, bu Avrupa Kupası sezonunda şu ana kadar
takımın karşısına çıkmış en güçlü takım olarak duruyor. Buna geçtiğimiz turda
karşılaşılan Lokomotiva Zagreb de dahil. Dinamo Minsk’in bu kurasından
bahsetmek gerekirse; üçüncü eleme turunda Trabzonspor’un dışında gelebilecek
güçlü bir tek İtalya’dan Udinese’nin olduğunu görüyoruz ve bu durumda kuranın
sonuç olarak pek de şanslı olduğunu söyleyemeyiz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Türk futbolunun Belarus'taki imajı nasıl, hangi isimler
ya da takımlar tanınıyor?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Türk futbolu da Belarus’ta tıpkı diğer üst düzey Avrupa ligleri kadar
biliniyor ve tanınıyor. Belarus takımları daha önce de Türk takımlarıyla
karşılaşmıştı. Avrupa Ligi 2011-12 sezonunda Dinamo Minsk Gaziantepspor ile,
Gomel, Bursaspor ile ve geçen sezon da BATE Borisov da Fenerbahçe ile
karşılaşmıştı. Maalesef takımlarımız bu eşleşmelerin hiçbirini kazanamadı.
Belarus milli takımı da Türkiye ile hazırlık maçları oynamıştı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunların dışında daha önce Belarus milli takım oyuncularından Maksim
Romashenko ve Nikolay Ryndyuk Gaziantepspor forması giymişti. Sonuç olarak Türk
futbolu, Belarus’ta hem sporseverler hem de sporla profesyonel olarak ilgilenen
kişiler tarafından gayet iyi biliniyor diyebiliriz. Ancak genel ilgiye rağmen,
Türkiye Süper Ligi’ni İngiltere, İspanya, İtalya, Almanya ve Rusya ligleri
kadar takip etmediklerini söyleyebilirim.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dinamo kötü yönetiliyor</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">BATE Borisov'un düzenli olarak Şampiyonlar Ligi
sahnesine çıkması ülke futbolu için bir çıkış noktası oldu ancak Dinamo Minsk
bu rüzgardan faydalanamadı diyebiliriz. 90'larda ismini daha sık duyduğumuz
Dinamo'nun zirvede tutunamamasının ana sebepleri neler?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunun bir sürü nedeni var. Ana nedenleri saymak gerekirse;<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra en kaliteli oyuncuların
ayrılması,<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kulüp yönetiminin Oligark Yuri Chizh’e geçmesinden sonra devamlı olarak
antrenör ve kadro değişikliklerine gitmesi,<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şu anda takımın başında Robert Maaskant’ın takımın başına son 14 yılda
gelmiş 27.antrenör olması…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Böyle bir yönetim politikasıyla uzun süreli, istikrarlı sonuçlar alabilecek
ve güvenilir takımın kurulması maalesef imkansız. Ayrıca, Dinamo’nun sonuç
veren ve çok iyi futbolcular çıkaran bir futbol okulu var. Ancak yine bu konuda
da son yıllarda seçmelerde ve oyuncuların getirilmesinde hatalar yapıldı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dinamo Minsk geçen yıl üçüncü olarak Avrupa Ligi
elemelerine geldi. BATE Borisov bizler için daha tanıdık bir ekip, Dinamo’yu
BATE’yle karşılaştırdığında kadro kalitesini nerede görüyorsun?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">BATE ile karşılaştırırsak en önemli fark takım kimyası olarak karşımıza
çıkıyor. Kalite olarak kadrolar aynı seviyede olsa da, BATE’nin en büyük
avantajı, oyuncuların yıllardır bir arada oynuyor olması. Yeni oyuncu seçerken
çok dikkatli davranıyorlar ve sezon ortasında kadronun yarısını değiştirmiyorlar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Örnek vermek gerekirse, geçtiğimiz sezon kış döneminde Dinamo kadrosuna
kiralık olarak oyuncular kattı ancak nedense oyuncular Haziran ayının
sonuna kadar takımda kaldılar, iyi oynamış olan oyuncular dahil (mesela Rumen
Costin Curelea sezonun ilk yarısında takımın en golcü oyuncusuydu) hepsi
takımdan ayrıldılar ve Avrupa Ligi’nde oynamadılar. Onların yerine başkalarını
oynatmak gerekti<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yeni hoca hücumu düşünüyor</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dinamo Minsk'in ön plana çıkan bir oyun stili veya
sistemi var mı? Teknik direktörün oyuna yaklaşımı nasıl? Takımda hangi
oyuncuları ön planda?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çok değil Haziran ayının ortasında Dinamo’da teknik direktör değişikliği
oldu. Görevi Ukraynalı Oleg Protasov’dan Hollandalı Robert Maaskant devraldı.
Değişikliklerden bahsetmek için henüz erken ancak yeni teknik direktörün ne
yapmak istediği fark ediliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Takımın oyununda bazı değişiklikler oldu. Oyuncular daha çok pres yapmaya,
koşmaya çalışıyorlar. Atak futboluna uygun olarak dikine pasların sayısı arttı
ve defansı önde kurarak oyuna haki oluyorlar. Teknik direktör de basın
toplantısında: “Atak futbolu tercih ediyorum ki takım kadro karakterini
gösterebilsin ve oyuncuların kendine güveni artsın” gibi bir ifade kullandı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lider konusuna gelirsek, takımda maalesef şu anda böyle birini söylemem
imkansız. Henüz iki hafta önce takıma birkaç yeni oyuncu
katıldı. Karadağlı Nemanja Nikolić, Sırbistan’dan Nenad Adamovic ve Lazar
Veselinović ve Ispanyol Carles Coto takıma katıldılar ve hemen ilk 11’e
girerek, çok iyi uyum sağladılar. Bunu Lokomotiva Zagreb’le oynanan ikinci
maçta da görebilirsiniz. Veselinovic atakta çok etkiliydi ve Coto da orta
sahada defans katkısının yanı sıra pas alışverinde etkiliydi. Muhemelen bu
oyuncular “yeni Dinamo” da ön plana çıkabilirler.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tsigalko göze çarpmıyordu!</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"></a><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"></a><b><i><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bir dönem Championship Manager efsanesi olan Maxim
Tsigalko, Dinamo Minsk forması giyiyordu ve birçok oyunsever gibi Türkiye'de de
gönülleri fethetti. Acaba gerçek hayatta Tsigalko'ya dair bizlere neler
söyleyebilirsin?</span></i></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tsigalko’nun hücum oyuncusu olmasının dışında göze çarpan bir özelliği
yoktu ve 2008 yılında kronik bir sakatlık yüzünden futboldan erken koptu. <o:p></o:p></span></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-45377336487168387242013-11-18T00:35:00.000+03:002013-11-18T00:35:05.936+03:00Galatasaray ve Fenerbahçe'nin Kayıp Milyonları<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 3.75pt; vertical-align: baseline;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCAdpgeBSQzuaM5hGIRnSDk-NDFg7txc05oDpk5QJ6EkwvdiHG9rwzhLLkXX5MN5DcBwERLeVNAsRS_-6-F8IvlaqLmZo9NHxSJD8oFAPt3lJZ0l9Rps_mWiYR1cs84DcHEuN7_1kwCNyP/s1600/kayip-milyonlar.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjCAdpgeBSQzuaM5hGIRnSDk-NDFg7txc05oDpk5QJ6EkwvdiHG9rwzhLLkXX5MN5DcBwERLeVNAsRS_-6-F8IvlaqLmZo9NHxSJD8oFAPt3lJZ0l9Rps_mWiYR1cs84DcHEuN7_1kwCNyP/s400/kayip-milyonlar.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="background-color: white; color: #454545; font-family: Helvetica, sans-serif; font-size: 11.5pt; line-height: 16.5pt;">UEFA’nın Temmuz sonu, Ağustos başı gibi bir önceki sezonun Avrupa Kupaları
gelirlerini açıklaması adettendir ama bugün açıklanan raporun yankısı
Türkiye’de sert oldu. 2011/12 sezonu verilerine bakarak Galatasaray’ın 33-34
milyon Avro civarında bir gelir elde etmesini bekleyenler şoka uğradı.
Galatasaray’ın 9 milyon Avro'su neredeydi? Sadece Galatasaray değil, Fenerbahçe
de bu sezonun mağdurlarından… Aynı şekilde 15 milyon Avro kazanması gereken
Fenerbahçe neden Türkiye’den tek başına katılıp yarı final oynadığı Avrupa
Ligi’nde beklenenden 4 milyon Avro az kazanmıştı?</span><br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Şampiyonlar Ligi üzerinden gidersek UEFA’nın galibiyet, beraberlik ve
ayakbastı primleri, grupların ardından da tur bonuslarında bir değişikliğe
gitmediği de aşikarken Galatasaray’ın beklenenin çok altında kalmasının tek
sebebi kalıyor, Market-Pool. Bilmeyenler için kısaca bu meşhur Market-Pool
nedir dersek ilgili ülkenin TV ve reklam gelirlerinin kulübe aktarıldığı havuz
diyebiliriz. Tek takımla katılım sağlandığında bu havuz tek başına o takımın
olurken, iki takım giderse şampiyona yüzde 55, ikinciye yüzde 45 gibi çeşitli
kombinasyonlarla bölüştürülüyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Peki başa dönersek 2011/12 sezonunda Trabzonspor’un tek başına aldığı
Market-Pool havuzu 12 milyon 850 bin Avro iken Galatasaray’ın bir sezon sonra,
üstelik çeyrek finale kadar yükselmişken aldığı havuzun 5 milyon 280 bin
Avro'ya kadar gerileyişinin arkasında ne var? Bu sorunun cevabı son 10 yılın
Türkiye Market-Pool havuzu grafiğinde ve geçtiğimiz sene yenilenen TV
anlaşmasında saklı…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjRnsz_BF42HA7bx5FDM4rEO3ZhpfZDYslYkayfQ3cguxmuXxBb9FxsVlI7oHv5nUhx_7Dl7qwFmDgo8NkkDAqSfzEqHcJPUm0iUyVMiETwRfDj2gesCd7Nb2e9itOM0WIeuTEY16Clq6vV/s1600/kayip-tablo1.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; line-height: normal; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="275" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjRnsz_BF42HA7bx5FDM4rEO3ZhpfZDYslYkayfQ3cguxmuXxBb9FxsVlI7oHv5nUhx_7Dl7qwFmDgo8NkkDAqSfzEqHcJPUm0iUyVMiETwRfDj2gesCd7Nb2e9itOM0WIeuTEY16Clq6vV/s400/kayip-tablo1.png" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">UEFA’nın resmi internet sitesinde Nisan 2012’de yayınlanan Türkiye özelinde
Avrupa kupaları TV anlaşmasının 2012-2015 dönemi için Doğan Grubu, NTV ve Star
TV’yi kapsayan konsorsiyumla anlaşıldığı yönünde bir haber yayınlandı. Geçmişe
gittiğimizde yine aynı şekilde 2009-2012, 2006-2009, 2003-2006 gibi üçer yıllık
dönemlerle bu anlaşmaların imzalandığını görüyoruz. İlk grafiğimizde de
gördüğümüz üzere Market-Pool payları da bu TV anlaşmalarına paralel olarak üçer
yıllık periyotlarla değişiklik gösteriyor. 2009-2012 döneminin son sezonu olan
2011/12 sezonuna ait son gelir 12 milyon 850 bin Avro iken bu gelirin normal
şartlarda artması ya da en kötü ihtimalle aynı seviyede kalmasını öngörüyorduk.
Fakat kazın ayağı hiç de öyle olmadı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"></a></div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgX1-JFvwA8TtwGig1LdCVj4okzxXB84piw4W8okrargABg-UfPN665b0IicRSPI_cX7e8QSs7ad9o11RvpJkf6-taFlF7DIs7I8-Z4QVItIGVKc92WvWPrysGZQPu8SKUweVgfNkbe1r0n/s1600/kayip-tablo2.png" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; line-height: normal; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgX1-JFvwA8TtwGig1LdCVj4okzxXB84piw4W8okrargABg-UfPN665b0IicRSPI_cX7e8QSs7ad9o11RvpJkf6-taFlF7DIs7I8-Z4QVItIGVKc92WvWPrysGZQPu8SKUweVgfNkbe1r0n/s400/kayip-tablo2.png" width="400" /></a><br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yeni anlaşmanın detayları elbette açıklanmadı ancak kulüplere aktarılan
paranın düşüklüğünden anlaşılıyor ki Türkiye takımlarının Avrupa kupaları TV
gelirleri tarihin en düşük seviyelerinden birine gerilemiş durumda. Bunda bu
anlaşmanın Nisan 2012’de yapılması ve Fenerbahçe’nin o sezon Avrupa
kupalarından men edilmesinin de etkisiyle argo tabirle ‘malın değerinin’
düştüğü öngörüsü üzerinden fiyatın düşük kalması varsayımında bulunmak kahinlik
olmayacaktır. İşte bu noktada konunun muhataplarına bazı sorular sormamız
gerekiyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1- Türkiye takımlarının Avrupa Kupası maçlarının yayınlanma değerinin
neredeyse yüzde 60 değer kaybetmesinden kamuoyunun haberi neden yok? Kulüplere
bu bildirim neden yapılmadı ya da yapıldıysa bu spor kamuoyuna yansımadı?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">2- Bu kulüplerin hisselerine borsada yatırım yapan yatırımcılar Şampiyonlar
Ligi veya Avrupa Ligi gelirlerini de mali tabloda TV gelirlerinin yüzde 60
gelir kaybına uğrayacağını bilerek mi yatırım yapmıştır?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">3- Şampiyonlar Ligi maçlarının bir kısmının şifreli, bir kısmının şifresiz
yayınlanmasının Şampiyonlar Ligi Market-Pool havuzunun Avrupa Ligi havuzunun
gerisinde kalmasında payı nedir?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">4- Gerileme döneminde olduğu iddia edilen İtalya Serie A’nın gelirleri
zirve düzeyde artış gösterirken Avrupa’nın en büyük 6. futbol ekonomisi
iddiasındaki Türkiye’nin UEFA yayın havuzundaki payının yüzde 4’lere doğru
ilerlerken yüzde 1,3’e kadar gerilemesinin nasıl yorumlanması gerekmektedir?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">5- TFF’nin düzenlediği yayın ihalelerinde elde edilen bedeller kamuoyuna
açıklanırken neden Avrupa kupaları için benzer bir yol izlenmiyor?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">6- 2012/13 sezonuna yansıyan düşük Market-Pool havuzu, 2013/14 ve 2014/15
sezonunda da mı tahmin edildiği üzere yine son 10 yılın en düşük seviyesinde
kalacaktır?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Başta bu sorular olmak üzere konuya dair her türlü düzeltmeye, aydınlatmaya
konuyu merak eden spor kamuoyu gibi bu yazının yazarı da açıktır.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kaynaklar</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">UEFA 2003-2013 Mali Raporları: </span><a href="http://www.uefa.com/uefa/management/finance/index.html"><span style="border: none windowtext 1.0pt; color: blue; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-border-alt: none windowtext 0cm; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; padding: 0cm;">http://www.uefa.com/uefa/management/finance/index.html</span></a><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">UEFA-Türkiye 2012-2015 Yayın
Anlaşması: </span><a href="http://www.uefa.com/uefa/events/marketing/media-rights-and-services/news/newsid=1783769.html"><span style="border: none windowtext 1.0pt; color: blue; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-border-alt: none windowtext 0cm; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; padding: 0cm;">http://www.uefa.com/uefa/events/marketing/media-rights-and-services/news/newsid=1783769.html</span></a><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-76308598881830834152013-11-18T00:22:00.001+03:002013-11-18T00:23:18.916+03:00Sezon Önü: Galatasaray 2013/14<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPtiscES4jaIwhpYIw7W76WOb7cWUe01hMLInsQPZdGobFv1qAuLuiIWBHfCR9tUMq-2utxQv1sK8QxiW9HO7-pD6PYSuS57Aks0-FESefP3exk860z6441Bh9havAO4UmnDOmr792WfQt/s1600/sezon-onu-galatasaray.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; display: inline !important; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="420" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPtiscES4jaIwhpYIw7W76WOb7cWUe01hMLInsQPZdGobFv1qAuLuiIWBHfCR9tUMq-2utxQv1sK8QxiW9HO7-pD6PYSuS57Aks0-FESefP3exk860z6441Bh9havAO4UmnDOmr792WfQt/s640/sezon-onu-galatasaray.jpg" width="640" /></a><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"></a></div>
<br />
<div class="" style="clear: both; text-align: center;">
<b style="background-color: white; line-height: 16.5pt;"><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Oldukça zorlu bir dönemin ardından Fatih
Terim yönetiminde iki sezon üst üste şampiyon olan Galatasaray, yüzünü tekrar
Avrupa'ya çevirse de bu amacı uğruna vazgeçemeyeceği bir unvan var:
Şampiyonluk...</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; vertical-align: baseline;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Geçmiş ve geride kalanlar çabuk unutuluyor olabilir ancak kat edilen
mesafeyi görmek adına arkaya dönüp bir bakmakta her daim fayda var. Son
haftalara sıkışmış birkaç prestij galibiyetiyle kendini anca sekizinciliğe
atabilmiş, kimlik bunalımı yaşayan bir enkazdan çifte şampiyonluk ve
Şampiyonlar Ligi çeyrek finalistliğine… Özellikle ilk sene bir Galatasaray
politikacısı edasıyla hem saha içini hem de kısır yönetim çekişmelerini
hakkıyla yöneten Fatih Terim, artık saha içindeki gücünü herkese ispatlamış durumda
ve Euro 2008 döneminde sıkça kullandığı tabiriyle “kendilerini hatırlatmayı” bu
kez uluslararası alana, Şampiyonlar Ligi’ne taşıma amacında. 6 sene aranın
ardından ilk kez çıkılan Şampiyonlar Ligi sahnesinde göz alıcı bir başlangıç
yapıldı ancak esas amaç kalıcı olmak ve bunun yolu da doğrudan lig
şampiyonluğuna ambargo koymaktan geçiyor. Camianın arzusu da artık yeni bir
hegemonyanın tahtalarına son çivileri çakmak ve yeniden Avrupa’ya yelken açmak…
Bu uğurda 3.Fatih Terim döneminin 3.şampiyonluğu olmazsa olmaz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Teknik adam: Fatih Terim</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzDuHw-Il3n3yKGPIRZZ5b7il1yO56bJFpVKVvoobqAwyhBYiASQWRjscxpW6c_PY67LDpkpsZjQrfxj9advtHNEulfKkB3ilkBDik6vM0jhTxd9hDYwjSSQ_v5DbwUoFir1Nv5amqLH1T/s1600/terim.jpg" imageanchor="1" style="line-height: normal; margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzDuHw-Il3n3yKGPIRZZ5b7il1yO56bJFpVKVvoobqAwyhBYiASQWRjscxpW6c_PY67LDpkpsZjQrfxj9advtHNEulfKkB3ilkBDik6vM0jhTxd9hDYwjSSQ_v5DbwUoFir1Nv5amqLH1T/s1600/terim.jpg" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Teknik direktör Fatih Terim, belki geçen yıl bazı maçlarda geçmişindeki
sinirli kimliğinden izler taşıyan bazı çıkışlar yapsa da yeni dönemde artık
onun çok daha olgun ve bilge bir tavırla işe koyulduğunu söylemek mümkün.
Taktiksel olarak da çok daha esnek bir görüntü çizen Terim, yönetimin kendi
tercihlerinden ziyade daha popüler ve göz alıcı oyuncu transferlerine
yönelmesine karşın parmak ısırtacak bir saha içi yönetimi göstererek geçen
sezonun ortasında yepyeni bir taktiksel yapı kurarak şampiyonluğun gelmesini
sağlamıştı. Fatih hoca için bu sezonki hedef 4-3-1-2 olarak özetleyebileceğimiz
diziliş ve kullanılan oyunculardan kaynaklı eksiklikleri en aza indirmek ve
birden fazla kulvarda zorlu hedeflerde sapmaya uğramadan yürümek. Bunu
yapabilecek birikim, tecrübe ve beceriye sahip olduğunu söylemeye gerek bile
yok.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Transferler</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Galatasaray’da transferin kısa bir özetini geçecek olsak 6+0+4=0 formülüyle
bunu yapabiliriz gibi… Özellikle kanat bölgesinde kullanılabilecek üst düzey
bir yıldız arzulayan yönetim yeni kuralın kulüplerin yoğun isteğe karşın
değişmemesi üzerine bu stratejiden geri adım attığını gördük. Ocak ayındaki
gelişi Drogba transferi ihtimalinin ortaya çıkışıyla birlikte bu yaza ertelenen
Chedjou’nun Semih Kaya’nın yeni partneri olması bekleniyor fakat hazırlık
döneminde oynadığı maçlar ücretiyle birlikte üstüne yapıştırılan ‘kesin çözüm’
etiketini epey sorgulattı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eğer iki senedir kiralık olarak takımda forma giyen Felipe Melo’nun
bonservisiyle kadroya katılışını saymazsak ilk 11’e yönelik başka bir takviye
yapılmazken, kulübeye kiradan dönen Ceyhun Gülselam, Sivasspor’un tecrübeli
ismi Erman Kılıç gibi ekler yapıldı. Hakan Balta, Gökhan Zan, Engin Baytar gibi
isimlerle de sözleşme yenileyen Galatasaray’da transferin şişman kadını henüz
sahneye çıkmamış gibi. Fatih Terim’in Arda Turan deklarasyonu ve Sporting’in
genç yıldız adayı Bruma ilgisini doğrulaması önümüzdeki günleri gelişmelere
açık bırakıyor. Bu ihtimallerin biri bile Galatasaray’ın geleceğini ve bu seneki
transfer notunu fazlasıyla değiştirebilir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kilit Transfer: Aurelien Chedjou</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4E1sYpwreXp05wpXHu8WERJJQETS7Q4qeGe0CgDujJCNSag29NWskumKHVm7mPTbYK0EXOnZS4Bkdzfqjq8v55uzVt-m83_mRRlfjQS1ttFdLd6Tp2dvr_4Nx8VCBBnH-IiirXqmsNRpX/s1600/chedjou.jpg" imageanchor="1" style="line-height: normal; margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh4E1sYpwreXp05wpXHu8WERJJQETS7Q4qeGe0CgDujJCNSag29NWskumKHVm7mPTbYK0EXOnZS4Bkdzfqjq8v55uzVt-m83_mRRlfjQS1ttFdLd6Tp2dvr_4Nx8VCBBnH-IiirXqmsNRpX/s1600/chedjou.jpg" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Lille’den gelen Aurelien Chedjou, Tomas Ujfalusi’nin yaklaşık bir yıl önce
geçirdiği sakatlığın ardından oluşan boşluğu doldurması planlanan oyuncu. Son
dönem performansına bakılırsa hakkaniyetli sayılabilecek, 6.3 milyon
avroluk bir bonservis bedeli karşılığında Galatasaraylı olan Kamerun milli
stoper sezon önü performansıyla beklentileri karşılamakta güçlük çektiyse de
bunu telafi edecek zamana ve fırsata sahip. Öte yandan transferin önümüzdeki
günlerde alacağı yön, Chedjou’yu bu transfer döneminin başrolünden figüranına
da dönüştürebilme potansiyeli taşıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çıkış Yapabilecek Oyuncu: Wesley Sneijder</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çıkış yapabilecek oyuncu kategorisinde bu düzeyde bi r süperstarı anmak
garip olabilir fakat Galatasaray’ın büyük ölçüde oturmuş kadro yapısı
içerisinde geçen sezon performansının üzerine en fazla çıkabilecek oyuncuların
başında Wesley Sneijder geliyor. İyi bir kamp dönemi geçirdiği hazırlık
maçlarında ortaya koyduğu performanslardan da büyük ölçüde anlaşılıyor.
Inter’deki son iki sezonunda sekteye uğradığı maç istikrarına tekrar kavuşan ve
kendisini oyununa tam anlamıyla veren bir Sneijder’ın yakalayacağı çıkış sadece
Türkiye’de değil, başta Hollanda olmak üzere tüm Avrupa’da ses getirebilir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Takımın Artıları
</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Takımın ‘kazanan’ kimyası artık oturmuş durumda ve rakip kim olura olsun
zorlu maçlarda ortaya konan başarılı performanslar Galatasaray’ın belki de en
büyük artısı. Takımda gereken anda öne çıkmayı ve zafer yoluna girmeyi bilen
bir oyuncu topluluğu var ve bu üçüncü sezonla birlikte artık bir alışkanlık
haline dönüşmeye de çok yakın. Bireysel kalite ve takım oyunu açısından kat
edilecek mesafe bir yana, uluslararası alandaki performansları da kapsayan bu
kimlik Fatih Terim yönetimindeki Galatasaray’ın en büyük kazanımı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"></a><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=6701431470451700203" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"></a><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt;"><b>Anahtar Oyuncu: Felipe Melo</b></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Galatasaray takımında Selçuk İnan’ın yeri belki herkesten farklı olabilir
ancak sezon içindeki inişli çıkışlı performansları takımı doğrudan etkileyen en
kilit isim Felipe Melo. Kadrodaki konumuyla da vazgeçilmezliği pekişen, biraz
savsakladığında Galatasaray orta sahasının etkinliğini düşüren Brezilyalı,
bonservisinin Galatasaray’da olduğu ilk sezonunda bu kez ‘kalıp kalmama stresi’
olmadan motivasyonu diri tutmayı başarabilecek mi, sarı-kırmızılıları bekleyen
en önemli soru işareti bu. Geçen sezona göre daha iyi bir hazırlık dönemi
geçiren 30 yaşındaki Melo, merak edilen performansıyla Galatasaray futbol
takımının anahtarını da boynunda taşıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Takımın Eksileri</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Takımın en büyük eksiği şimdilik 6+0+4 kuralına anlamsız bir şekilde
hazırlıksız yakalanılması ve bu sebeple rotasyon elemanı olarak değerlendirilen
Nordin Amrabat, Dany Neunkeu gibi oyuncuları kulübede tutma olanağını
yitirmesi. Kulübede yaşanan bu zayıflama, sol bek, orta saha gibi performansı
kırılganlık yaşayabilecek mevkiler için de sorun teşkil edebilir. Şampiyonlar
Ligi’nde kağıt üstünde böyle bir sorun yok gözüküyor ancak bu rotasyon
oyuncularının nasıl formda kalacağı, nasıl kupa 1’e hazır olacağı başta Fatih
Terim olmak üzere Galatasaraylıların endişe taşıdığı bir konu. Geçen sezonun
üstüne koyarak devam etme yolunda bu yapılanma hatası sarı-kırmızılıları
sekteye uğratabilir gibi görünüyor. Elbette yerli kontenjanını kökten
rahatlatacak radikal bir çözüm bulunmazsa! <o:p></o:p></span></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-57454667665548253712013-11-18T00:15:00.000+03:002013-11-18T00:15:34.131+03:00İki İbrahim<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3I5XjIL7RaQRbqP9rygxSCAcMxlD_4rnIiDQHHyST6ZGxc2_s0EtN9FV-GmeOesNC5NiOhPCdUdIjkdr99TUUyPuZAlszAYQm5oMYzZZylyo2k5z1xwiYZgtG_UQ7MVJjnWhqXEb7Jo0U/s1600/iki-ibrahim.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi3I5XjIL7RaQRbqP9rygxSCAcMxlD_4rnIiDQHHyST6ZGxc2_s0EtN9FV-GmeOesNC5NiOhPCdUdIjkdr99TUUyPuZAlszAYQm5oMYzZZylyo2k5z1xwiYZgtG_UQ7MVJjnWhqXEb7Jo0U/s400/iki-ibrahim.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 3.75pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: Helvetica, sans-serif; font-size: 11.5pt; line-height: 16.5pt;">Futbolculukla taraftarlık sık sık karıştırılan bir kurum. Normal bir maçta
yarısını yapsa hain ilan edilebilecek futbolcular derbide birbirlerini
boğazladığında “Aslanım Volkan”, “Sabri’yi gördün mü” mesajları havada uçuşur.
Fakat o futbolcuların çocukken başka takımları tutma ihtimali akıllara bile
gelmez.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunu niye şimdi anlattım, şundan… Sosyal medyada İBB’den Galatasaray
altyapısına geçen 1998 doğumlu İbrahim Demirbağ günün konusu. 15 yaşındaki bu
arkadaşımızın geçmişte attığı Galatasaray aleyhine twitler gündeme geldi ve bu
sebeple tepkilerin hedefi oldu. Girişilen linçin sebebi ne olursa olsun yanlış
olduğu ortada fakat bu noktada yeni nesil taraftarlık üzerine de bir şeyler
söylemek şart.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Öncelikle 15 yaşında bir çocuk daha kendi karakterini olgunlaştırma
sürecindedir ve hayata dair gösterdiği duruş genelde etrafındaki en geçerli
fikirlerin keskin bir biçimde taklidinden ibarettir. Siyasete ilgisi varsa en
keskin sosyalisttir bu gençler, tek yol devrimdir. Ya da ilk kez ülkü ocağına
giden genç Polat Alemdar’a rahmet okutur. Futbolda da çok farklı değil, taraftarlık
söz konusuysa o heyecan da başka boyutlarda yaşanır. Son yıllarda daha da
hızlanmış bir nefret savaşı kıvamına gelen bu ortamda karakteri oturmamış bir
bireyin küfürlü veya küfürsüz bir nefret söylemi kullanması ne kadar şaşırtıcı?
Bu 15 yaşında kardeşimiz adına bu twitler olsa olsa olgun bir çocuk olmadığı,
karakterinin henüz şekillenmediğini gösterir, daha fazlasını değil. Bunun
sorumluluğunu da gördüğü tepki sonrası alacaktır, öğrenecektir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İkinci ve belki de en önemli husus doğrudan girişte anlattığım hususta
saklı. Totti, Maldini, Casillas, Bülent Korkmaz gibi istisnai durumlar
haricinde futbolcunun takımı olmaz, gençken ne kadar fanatikçe hangi takımı
desteklemiş olursa olsun, belli bir seviyeye geldiğinde onlar sadece birer anı
olarak kalır. Tıpkı eskiden Galatasaraylı olduğu bilinen Gökhan Gönül’ün
Galatasaray’a karşı oynayan en başarılı Fenerbahçelilerden biri olması gibi,
Ergün Penbe’nin gençken Fenerbahçe’yi desteklemesi gibi… Bundan 10 yıl önce
Twitter olsa 85 doğumlu Gökhan Gönül’ün bugün Galatasaray aleyhine attığı
twitleri Fenerbahçe aleyhine atmayacağının garantisi var mı? Kendimizi sosyal
medyanın hızına kaptırmadan bir nefes alıp düşünmekte, sakin olmakta fayda var.
Muhtemelen bu 15 yaşındaki kardeşimiz A takımdan hocalarını gördüğünde, Semih
Kaya ziyaretine geldiğinde dizlerinin bağı çözülecek, altyapıda kendini onlara
beğendirmek için elinden gelen her şeyi yapacaktır. Kendini en ala
Galatasaraylı gibi hissedecektir. Tıpkı başkalarının Fenerbahçeli, Beşiktaşlı,
Trabzonsporlu, Bursasporlu hissetmesi gibi... Geçiniz<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Diğer İbrahim</span></b><span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">İkinci mesele, yine bir İbrahim’le ve Galatasaray’a transferiyle alakalı
ama bu başka… U-19 Milli Takımı forması da giyen 18 yaşındaki İbrahim Coşkun,
Galatasaray altyapısına katıldı ve doğal olarak insanlar merak ediyor.
İbrahim’i bildiğim kadarıyla sizlere anlatmaya çalışayım.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Öncelikle İbrahim orta sahada defansif olarak görev yapan bir oyuncu. 95
doğumlu ve yetiştiği Auxerre altyapısından A takıma henüz geçiş yapmadan
Galatasaray’a transfer oldu. Bu da profesyonel bir referansı olmaması anlamına
geliyor ki bu da kısa vadede onla ilgili A takım beklentisi olmaması
gerektiğini gösterir bizlere.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Milli takımlarda takip edebildiğim kadarıyla, sakin ve basit oynamaya
çalışan ve bölgesinin gerektirdiklerini yerine getirmeye çalışan bir stili var.
Zaman zaman pas hataları yapabiliyor ancak topu takip edip baskı yapma,
hatasını kapatma noktasında başarılı. İnce işleri sağ ayağıyla yapsa da sol
ayağıyla da müdahele ve top kontrolü yapabilmesi bence artı. Bu açıdan iyi bir
altyapı eğitimi aldığı belli fakat fiziksel olarak orayı doldurmaya, örneğin
Melo’yu doğrudan yedeklemeye uzak. İşlenmeye yönelik bir potansiyel kısacası.
Galatasaray’ın yine ilgilendiği ancak yabancı keşmekeşinde Standard Liege’e
kaptırdığı 93’lü Alpaslan Öztürk’ün daha ham, daha işlenmemiş bir versiyonunu
bulduğunu söyleyebiliriz fakat Alpaslan’ın fizik üstünlüğü ve şut yetisini
İbrahim’de göremediğimi de söylemem lazım.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ayrıca bu transferi sadece İbrahim Coşkun isminden çıkarıp Galatasaray
altyapısına dair son bir detayla bitirmekte fayda var. Galatasaray altyapısı
ciddi anlamda yetenek kısırlığı çekiyor ve özellikle 1994-1997 jenerasyonları
arasında bu kısırlık aşırı derecede hissediliyor. Galatasaray doğrudan etki
edemese bile bu jenerasyonlara ümit vadeden genç oyuncuları eklemeye çalışmalı.
93'lülerde Okan Derici, 94'lülerde Berk İsmail Ünsal'la bu yapıldı, beklenen
düzeye gelemediler belki ama denemek bile bir başlangıç, hele ki Galatasaray'ın
altyapı taramasının rakiplere göre çok zayıf kaldığı şu dönemde... Ben
İbrahim Coşkun hamlesini de bu açıdan yorumluyorum. Büyük beklentiye girmeden
ancak yakından takip etmekte fayda var.<o:p></o:p></span></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-27875073715927951722013-11-18T00:12:00.000+03:002013-11-18T00:15:57.757+03:00Pique, Hummels ve Gökhan Zan<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgFsGQEugSrQ8pBAWxTnmruym4AGOhSTuGOzJdiQgSmuNsot4LUocM5Ry5cLHqyhiVk0j-PeWLHR4coAnh3O6NQApdxks45URS-PNFo9SwB9qK8CQ3ivE6TOIey3DPO5aGysymYmrbc7oDb/s1600/Pique-Hummels-Zan.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgFsGQEugSrQ8pBAWxTnmruym4AGOhSTuGOzJdiQgSmuNsot4LUocM5Ry5cLHqyhiVk0j-PeWLHR4coAnh3O6NQApdxks45URS-PNFo9SwB9qK8CQ3ivE6TOIey3DPO5aGysymYmrbc7oDb/s400/Pique-Hummels-Zan.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial; margin-bottom: 3.75pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: Helvetica, sans-serif; font-size: 11.5pt; line-height: 16.5pt;">Kariyerinde tek bir resmi altyapı
mücadelesinde forma giymeden 18 yaşında Hatayspor formasını sırtına geçiren
Gökhan Zan, bir sene sonra Dardanelspor’a geçmişti. Türk futbolunun zirve
kulüplerinden Beşiktaş’a geçişi ise ilk resmi maçından sadece 4 yıl sonraydı.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; vertical-align: baseline;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Gerard Pique… Uzun uzun tanıtmaya pek gerek yok, magazinel yönü bir yana
modern futbolun en dominant takımı olan Barcelona’nın bilekleri yumuşak
stoperi. İspanya Milli Takımı’nın vazgeçilmez isimlerinden. Arada dört yıllık
bir Manchester United macerası oldu ama sonuçta çıkışı La Masia’dan. Aldığı
eğitimin kalitesi sayfalarca sorgulanabilir ama şimdilik çok basit bir çıkış
noktasını alalım. Pique futbol eğitimine kaç yaşında başladı? 97’de La Masia’ya
adımını atan Pique’nin oyuna başlama yaşı 10.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: 16.5pt; margin-bottom: 11.25pt; vertical-align: baseline;">
<span style="color: #454545; font-family: "Helvetica","sans-serif"; font-size: 11.5pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
Bir kulüpte futbol eğitimine başlama yaşı Almanya’da çok daha düşük. Pique’nin
eğitime alındığı 10 yaşında ilk kez bir kulübe yazılmaya giden Alman bir çocuk
geç kaldığı gerekçesiyle önce amatör kulüplere yönlendiriliyor. Orada futbola
başlama yaşı ortalama 4-5. Real’i 4’leyip Şampiyonlar Ligi finaline göz kırpan
Dortmund’da Avrupa’nın en komple stoperlerinden biri olduğunu tüm dünyaya
kanıtlayan Mats Hummels’ın Gerard Pique’ye partner olması için Barcelona
tarafından istendiği söyleniyor. Almanya Milli Takımı savunmasının bel kemiği
Hummels’ın futbol eğitimine başladığı Bayern Münih’e adım attığı yaş sadece
6’ydı.<br />
<br />
Gözlerimizi Türkiye’ye çevirdiğimizde eğitimini Türkiye’de almış genç kuşaktan
Semih Kaya, Serdar Aziz gibi yeni nesil oyuncular olsa da milli takım
denildiğinde kulüp kariyerinin bile önüne yazılabilecek isim Gökhan Zan. Zaman
zaman hak ettiğinden ağır eleştirilere maruz kalır, kuğuya tam tava ekmeğini
yemesi için uzatışı üzerinden espriler, şakalar üretilir ancak Zan yeri
geldiğinde Fatih Terim’den Guus Hiddink’e, Abdullah Avcı’ya bütün hocaların
vazgeçilmezidir milli formada. Peki Gökhan altyapı eğitimine kaç yaşında
başlamıştır? Tahmininiz yazının gidişatından dolayı diğerlerine göre daha
yüksekse, 14-15’se yanıldınız çünkü bugün A milli formayı en çok giyen
stoperimizin altyapı eğitimi yok!<br />
<br />
Kariyerinde tek bir resmi altyapı mücadelesinde forma giymeden 18 yaşında
Hatayspor formasını sırtına geçiren Gökhan Zan, bir sene sonra Dardanelspor’a
geçmişti. Türk futbolunun zirve kulüplerinden Beşiktaş’a geçişi ise ilk resmi
maçından sadece 4 yıl sonraydı. Lisede boyunun yaşıtlarına takriben 30
santimetre daha uzun olduğunu anlamadan milli stoperini keşfedemeyen bir futbol
ülkesi. Üstelik bu konuda hiç de yalnız değil. Milli takımın son döneminde öne
çıkan savunmacılardan Bekir İrtegün futbola 14 yaşında başlamıştı, takım ve
mevkidaşı Egemen Korkmaz 17. Avrupa çapında potansiyele sahip olduğu herkesin
malumu olan Gökhan Gönül dahi bir futbol kulübüne ilk kez 14 yaşında yazılmıştı.<br />
<br />
Çok kurcalamaya, La Masia destanları yazıp Almanya Futbol Federasyonu’nun 10
yılı aşkın süreye yaydığı ülke çapındaki kalkınma hamlesini anlatmaya gerek
yok. Futbolcuların kendisi her şeyi anlatıyor. İspanya Gerard Pique’dir,
Almanya Mats Hummels, Türkiye ise Gökhan Zan. Bugün Gökhan’ın şahsında yapılan
eleştirilerin, geçilen makaraların muhattabı aslında Türk futbolunun
kendisidir.<o:p></o:p></span></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-9326762649381590932013-09-27T02:55:00.003+03:002013-09-27T03:01:27.471+03:00Zekeriyaköy, Biz Geldik!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyT0T6osUpQ3w7jqLBlQo2nfK8Spo-PCsxnWpWIG0qqoxRgHMF34haD-GCTJgGPE_AFsPaPt5QD7ILQA5yd72GxfJaThM_83K-vsCHLfP0y_ZXYojX7iQLOQD5HWgialcRP_MVRl20kKjH/s1600/medcezir+kapak.Jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="220" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyT0T6osUpQ3w7jqLBlQo2nfK8Spo-PCsxnWpWIG0qqoxRgHMF34haD-GCTJgGPE_AFsPaPt5QD7ILQA5yd72GxfJaThM_83K-vsCHLfP0y_ZXYojX7iQLOQD5HWgialcRP_MVRl20kKjH/s400/medcezir+kapak.Jpeg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Tekrardan “California, here we come” diyemiyoruz belki
ama Zekeriyaköy’e merhaba demek boynumuzun borcu… Yerli The OC, namıdiğer Medcezir
başladığından bu yana liseli günlerimizden kalma dizinin uyarlamasını elbette
izliyoruz. CNBC-e dilenciliğinin zirve günleri olan 2003-2005 arası dönemde
kendimizi kaptırdığımız Summer, pardon The OC’nin uyarlaması da kendi sınıfının
en sağlamlarından olmaya aday ve uyarlama ile çakma arasındaki ince çizgide
kalitesiyle birinci sınıfa daha çok uyuyor.</div>
<div class="MsoNoSpacing">
<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Tabii ki bu kadar dilendiğimiz dizinin orjinaliyle
uyarlaması arasındaki eşleşmeleri değerlendirmeden olmazdı, Rachel Bilson’ın
hatrı kalırdı.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b>Jenerik (Toygar
Işıklı) – 7.5/10:</b> Aslına bakarsak <a href="http://www.youtube.com/watch?v=MQOxsYoH9Y4">jenerik gibi jenerik</a>, melodi gibi melodi…
En kasılmalı, gerim gerim gerilimli anlara da iyi giden sağlam bir iş çıkarmış
Toygar Işıklı ama “Ya ben seni alırım Kaliforniya, ya da sen beni!!” diye
bağırtacak varoş isyanı eksik… “Kaaaaliforniyaaa, hiır vi kam!” diye anıramadıktan
sonra yerim öyle jeneriği demek durumundayız. Orjinalinin gölgesinde kalıyor
haliyle… Yeri gelmişken şuradan <a href="http://www.youtube.com/watch?v=Asiyu-wnYOo">efsane jenerik şarkımızı da dinleyelim,dinletelim. </a>Resmen dizinin tutma sebebi…<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhe4PBcnWkQcg1Wi2e-AIG6e73oi1Z5uRQds4rVovYfDCcVzldSJWDz_c-5uUxgPJLNaiFgB8vtX1lEJ2Ji6vqDgLKBR-WGfABK07bKYhvBJsbMtxYCMOT8FijG8lRvQed7Uc6-J6A5AX_L/s1600/medcezir2.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="248" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhe4PBcnWkQcg1Wi2e-AIG6e73oi1Z5uRQds4rVovYfDCcVzldSJWDz_c-5uUxgPJLNaiFgB8vtX1lEJ2Ji6vqDgLKBR-WGfABK07bKYhvBJsbMtxYCMOT8FijG8lRvQed7Uc6-J6A5AX_L/s320/medcezir2.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b>Ryan-Yaman
(Çağatay Ulusoy) – 8.5/10:</b> Aslında Ayhan Akman’ı kıskandıracak kadar
olağanüstü bir değişim gerçekleştirip oyuncunun kralı olan Kıvanç Tatlıtuğ haricinde
mankenlikten yatay geçiş yapanlar hakkında önyargım yok değil ama Çağatay
Ulusoy tip özellikle de saç olarak net gitmiş Ryan’a, ismini de Yaman yapmışlar
zaten. Oyunculuğunu eleştireni çok gördüm ama öyle sopayla girilecek cinsten
değil, Ryan’a benzer tavırları var. Gerçi burada biraz daha masum çizmişler
gibi, sanki Ryan bir tık daha kabadayıydı. Yine de gideri var, olmuş denebilir.
4,5’tan 5.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b>Marissa-Mira
(Serenay Sarıkaya) – 9.5/10:</b> The OC’yi The OC yapan Summer yani Rachel
Bilson’sa Medcezir’i dizi yapan da Serenay Sarıkaya… Uyarlama bir role bu kadar
iyi oturan az oyuncu gördüm, öyle oturmuş ki o rolden Mischa Barton gitsin bi’
çay koysun… Orjinalinden iyi, koşsa The OC’de oynarmış Serenay. Adı Mira biraz
zorlama olmuş ama hal, hareket, tavırlar… Net olmuş, güzel olmuş. Marissa
yetmezmiş gibi dizideki Summer açığına da el atmış, şimdi ona da geleceğiz
zaten. 9.5 veriyorum, derslerine çalışmayı bırakmasın, Mischa gibi salıp keşe
bağlamasın sonra…<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyAdUAPlaq4Tsv8mBR47nb21TPl53L63gJOLPv9c-_5yCsYVJAijrdeMlO-262f4NCT44CvOSBII4uU_y7H_2uo8w5329oTyljZ7hH2BzlGOp4tFbI6o5R2yxxJvOha0YTM28I__0uFfeR/s1600/medcezir3.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyAdUAPlaq4Tsv8mBR47nb21TPl53L63gJOLPv9c-_5yCsYVJAijrdeMlO-262f4NCT44CvOSBII4uU_y7H_2uo8w5329oTyljZ7hH2BzlGOp4tFbI6o5R2yxxJvOha0YTM28I__0uFfeR/s200/medcezir3.jpg" width="150" /></a></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b>Seth-Mert (Taner
Ölmez) – 7/10:</b> Aslında ilk görüşte tipe bakarak “Otur sıfır” diyesim
gelmedi değil ama tanıdıkça biraz daha tolere edilebilir buldum ben Mert’i ya
da Seth’i… Tabii işin şöyle bir boyutu da var. Seth karakteri orijinal dizide
beklenenin çok ötesinde ilgi görmüş, Adam Brody oyunculuğuyla Seth Cohen’i
bildiğin ikon haline getirmişti. Taner Ölmez elinden geleni yapsa da Seth
çizgisini tutturması söz konusu olacak gibi değil, üstelik burada başroldeki
Çağatay Ulusoy, orijinal Ryan’dan çok daha göz önünde olacak gibi. The OC’nin
aslında amiral gemisi olan Seth-Summer ilişkisi burada daha geride planda
olacak. O yüzden oyunculuğuna sonradan ısınsam da Taner Ölmez’in sempatik
hareketlerine en fazla 7 çalışır.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgiDr07OnvYqza_KHT_kRv97SJmhfs7jJN4X5wBQxZCmv8lQICNCz6Gae6G7OP6BsHtZgZUBktOo0WBIUgQy1AHFckiABFUrol5RyUUqdrZAxA1rJa02qX4MJzWyE40cKZs9GUg0O7ftssS/s1600/medcezir4.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgiDr07OnvYqza_KHT_kRv97SJmhfs7jJN4X5wBQxZCmv8lQICNCz6Gae6G7OP6BsHtZgZUBktOo0WBIUgQy1AHFckiABFUrol5RyUUqdrZAxA1rJa02qX4MJzWyE40cKZs9GUg0O7ftssS/s200/medcezir4.jpg" width="153" /></a><b>Summer-Eylül
(Hazar Ergüçlü) – 7.5/10:</b> Aslında Hazar Ergüçlü’yü Kuzey Güney’deki Simay<b> </b>karakterinin
tüm şirretliklerine, paçozluklarına rağmen tanıdık, sevdik… Aslında onun da
hikayesi bildiğim kadarıyla Rachel Bilson’la benzer. Rachel da aslında dizide
ufak bir rol yazılmışken ortaya koyduğu performans ve çektiği ilgiyle başrol
kadrosuna dahil olmuş birisi… Hazar Ergüçlü de aynı işi Simay karakteriyle
yapmıştı ama burada işi zor. Hem Serenay Sarıkaya çok baskın, hem de Summer
etkisini görebilmiş değiliz. Bir de Obi-Wan Kenobi için “Yaşlı bebek”
dedirtmişler kardeşim! Kişisel Rachel Bilson hayranlığım da eklenince notunu
biraz kırptık ama Hazar Ergüçlü iyidir. Önümüzdeki haftalardaki performansıyla
kadroyu zorlar diye umuyoruz.</div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiO_AzXwlEybtn1jRDmLnCUmewcPOKIfNab_nQn7I2Rn-H4lRq3gKF511GLiAY8msPc8wJoYbFR0qxRIuQdBkhVsVF_pVqijbTDP-v64xxg00njnjV67Y_q64P3uoK8pLvO7-C_1ll_-J2E/s1600/medcezir5.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiO_AzXwlEybtn1jRDmLnCUmewcPOKIfNab_nQn7I2Rn-H4lRq3gKF511GLiAY8msPc8wJoYbFR0qxRIuQdBkhVsVF_pVqijbTDP-v64xxg00njnjV67Y_q64P3uoK8pLvO7-C_1ll_-J2E/s200/medcezir5.jpg" width="132" /></a></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b>Sandy-Selim (Barış
Falay) – 9/10:</b> Güvenilir konuşma tonu, sağlam kişilik, babacan bir şefkat…
Barış Falay’dan taş gibi Sandy Cohen olmuş. Tip olarak değil belki ama
karaktere çok uygun, hatta karaktere güzel bir yorum da katmış oyunculuğuyla.
Sadece ve sadece yapılabilecek olası kaş diyaloglarına uymaması notunu azcık
kırdırdı. Yoksa “Saygılar abi” der, çekilirim.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKLpssZMgzpp36bPI20oQIYPppwMaiOahlkrrFXhC4agtIBBgRkfZ6J5c4PCELjQPFs_LzZCNg10B8Jn_3WEPqrA23TkbAI1uguZX1hsm3hRJvliU7Rwwd4u19ESUmzYvgtPrp6F3uVQWf/s1600/medcezir6.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKLpssZMgzpp36bPI20oQIYPppwMaiOahlkrrFXhC4agtIBBgRkfZ6J5c4PCELjQPFs_LzZCNg10B8Jn_3WEPqrA23TkbAI1uguZX1hsm3hRJvliU7Rwwd4u19ESUmzYvgtPrp6F3uVQWf/s200/medcezir6.jpg" width="135" /></a><b>Kirsten-Ender
(Mine Tugay) – 9.5/10:</b> Mine Tugay’a zaten ailecek hastasıyız, burada baya
baya efsane olmuş role. O da orjinalinden iyi olmaya aday, Kirsten’in
tavırlarını direk Mine Tugay’dan okuyabiliyorsunuz. Elbette 10 vermiyoruz ama
10 numara oyunculuk, 10 numara uyarlama. Sınıfın en çalışkan öğrencisi Mine
Tugay diyebiliriz.</div>
<o:p></o:p><br />
<br />
<div class="MsoNoSpacing">
<b>Julie-Sude (Şebnem
Dönmez) – 9/10:</b> Finali de Julie Cooper'la yapmak şarttı! Şimdi ergenlik yapıp tüm kadınlara bol keseden puanı
dağıtmışsın Uğur diyebilirsiniz ama harbiden olmuş hepsi… Bence canlandırılması
en zor karakterlerden biri de Julie “Dragon” Cooper’dı ama Şebnem Dönmez mis
gibi yerli Julie olarak çıktı karşımıza. Tamam, belki esmer değil ama
karakterse karakter, güzellikse o zaten hiç gitmiyor. En iyi uyarlama
diyememekle beraber çok iyi demekte bir sakınca yok.<o:p></o:p></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-80988368463960075402013-07-30T05:22:00.000+03:002013-07-30T05:22:44.226+03:00Zehirli bir deneyim!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4fkfosljc23_ZmrpArwK08Wq38NTg2qLn3N61L_hVpYeWhU59i7rBaUKzMu8YKoX1ISpcTsA_4fXMsk8YugNbEZ_AH4tbik6b3A_hnyEaa63GbjizLNNeKKyK16MEzYtKoaUoHVD__kqW/s1600/hypervenom-sut.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4fkfosljc23_ZmrpArwK08Wq38NTg2qLn3N61L_hVpYeWhU59i7rBaUKzMu8YKoX1ISpcTsA_4fXMsk8YugNbEZ_AH4tbik6b3A_hnyEaa63GbjizLNNeKKyK16MEzYtKoaUoHVD__kqW/s400/hypervenom-sut.jpg" width="400" /></a></div>
Önce tempolu bir giriş, ardından kukaların etrafından
dolaşma, sonra engelleri geçip kaleyi görme, sonra şut ve gol… Sanırım son
dönemde bu kadar zevk aldığım başka bir deneyim olmadı. Bilen bilir, yetenekli
bir babanın kazma bir oğluyum, yetenek geni bende çekinik kalmış. Buna rağmen
Nike’ın davetiyle yeni kramponu Hypervenom’u denemeye gittiğimde yaratılan
ortam fazlasıyla etkileyiciydi ve insana top oynama arzusu veriyordu.<br />
<div class="MsoNoSpacing">
<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiwURiBqSPFdQsJtnlKjXv6asskVdnO7Tq_5njNlKEjdzJHQxVfns7IFiZPuCRbfDohZW57iNQhrijvWN22aaW2oLiFFUa9tppMFKf2YpO1xl0ciAi1PYz-kH1CHyWGKKZrbCM8zK7Ftz0P/s1600/hypervenom-parkur.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiwURiBqSPFdQsJtnlKjXv6asskVdnO7Tq_5njNlKEjdzJHQxVfns7IFiZPuCRbfDohZW57iNQhrijvWN22aaW2oLiFFUa9tppMFKf2YpO1xl0ciAi1PYz-kH1CHyWGKKZrbCM8zK7Ftz0P/s320/hypervenom-parkur.jpg" width="320" /></a>Hypervenom eski Total 90 serisinin yeni adı, daha doğrusu
mirasçısı. Futbolda oyuncuların artık mevkilerden ziyade hücum ve savunma oyuncusu
olarak ayrılmasından ilham alınarak tasarlanmış ve derisi özel bir maddeyle top
tutuşunu maksimize edecek şekilde tasarlanmış. Bağcıkları da topa daha net
vurabilmek adına biraz yana alınmış. Görüntü olarak da hoş, zaten adını aldığı
ya da esinlendiği saldırgan kobra figürüyle de cuk oturmuş. <o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilp1BLHY9W2nlAZcbIxSkemUDRa2ir8Hj9HRhR3UYOgKJf4fMn2byh03ZOlc41q-pnc3WmLqjaReQqviORN_8zYw-HNgL3l6Lcl69smDKBeZxr11QaqMHOP4Fr7z-E08h2TCpGBAbifAf7/s1600/ugur-hypervenom.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilp1BLHY9W2nlAZcbIxSkemUDRa2ir8Hj9HRhR3UYOgKJf4fMn2byh03ZOlc41q-pnc3WmLqjaReQqviORN_8zYw-HNgL3l6Lcl69smDKBeZxr11QaqMHOP4Fr7z-E08h2TCpGBAbifAf7/s320/ugur-hypervenom.jpg" width="213" /></a></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Peki sadede gel, sahaya indin de ne oldu ey Uğur derseniz
sanırım kendi yeteneklerimin çerçevesinde ben de maksimumu yaptım. Krampon
yaradı yani… Parkuru 26 saniyede tamamladıktan sonra şut hakkımda sağ üst 90’ı
bulup -10 puan bonus alarak toplamda 16 saniyeyle hiç de fena olmayan bir
derecem oldu. Özellikle 3 yıllık Neurosport kariyerimi tek golle süslemişken takım
arkadaşlarımdan birini o 90’a takış anına şahit yazdırsaydım iyiydi,
inanmayacaklar.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<br />
<div class="MsoNoSpacing">
Parkuru 16-17 saniyede bitiren canavarlar da varmış
öğrendiğim kadarıyla ama Perşembe günü Sneijder’la tanışmak için basın değil de
yarışmacı kontenjanından gidebilir miyim acaba diye düşünmedim de değil! Siz de
bugün ve yarın İstinye Park’ta kurulan özel parkurunda saat 12-20 arasında Hypervenom’u
test edebilir, Perşembe günü Sneijder ile tanışma şansını elde edebilirsiniz. İlk
6’ya giremeseniz bile o parkuru tamamlamanın zevkine değer, ona emin
olabilirsiniz.</div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-43193284072708184992013-05-01T02:31:00.000+03:002013-05-01T02:31:17.607+03:00Pique, Hummels ve Gökhan Zan<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiX6iRqNAuov56WARKt3EMH-ppkFlxlDbtjMsLeLagfPoa7v-7fCGwQOg0K_Q2ADYPoB68fCUrT_eu1h5NHO5M4Gl2idi8hxgF6vyMoGGrclZ6SfDOF-tFhyuRvp8fL_kFIAU5OOpk061OM/s1600/zan.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="313" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiX6iRqNAuov56WARKt3EMH-ppkFlxlDbtjMsLeLagfPoa7v-7fCGwQOg0K_Q2ADYPoB68fCUrT_eu1h5NHO5M4Gl2idi8hxgF6vyMoGGrclZ6SfDOF-tFhyuRvp8fL_kFIAU5OOpk061OM/s400/zan.jpg" width="400" /></a></div>
Gerard Pique… Uzun uzun tanıtmaya pek gerek yok, magazinel yönü bir yana modern futbolun en dominant takımı olan Barcelona’nın bilekleri yumuşak stoperi. İspanya Milli Takımı’nın vazgeçilmez isimlerinden. Arada dört yıllık bir Manchester United macerası oldu ama sonuçta çıkışı La Masia’dan. Aldığı eğitimin kalitesi sayfalarca sorgulanabilir ama şimdilik çok basit bir çıkış noktasını alalım. Pique futbol eğitimine kaç yaşında başladı? 97’de La Masia’ya adımını atan Pique’nin oyuna başlama yaşı 10.<br />
<br />
Bir kulüpte futbol eğitimine başlama yaşı Almanya’da çok daha düşük. Pique’nin eğitime alındığı 10 yaşında ilk kez bir kulübe yazılmaya giden Alman bir çocuk geç kaldığı gerekçesiyle önce amatör kulüplere yönlendiriliyor. Orada futbola başlama yaşı ortalama 4-5. Real’i 4’leyip Şampiyonlar Ligi finaline göz kırpan Dortmund’da Avrupa’nın en komple stoperlerinden biri olduğunu tüm dünyaya kanıtlayan Mats Hummels’ın Gerard Pique’ye partner olması için Barcelona tarafından istendiği söyleniyor. Almanya Milli Takımı savunmasının bel kemiği Hummels’ın futbol eğitimine başladığı Bayern Münih’e adım attığı yaş sadece 6’ydı.
<br />
<br />
Gözlerimizi Türkiye’ye çevirdiğimizde eğitimini Türkiye’de almış genç kuşaktan Semih Kaya, Serdar Aziz gibi yeni nesil oyuncular olsa da milli takım denildiğinde kulüp kariyerinin bile önüne yazılabilecek isim Gökhan Zan. Zaman zaman hak ettiğinden ağır eleştirilere maruz kalır, kuğuya tam tava ekmeğini yemesi için uzatışı üzerinden espriler, şakalar üretilir ancak Zan yeri geldiğinde Fatih Terim’den Guus Hiddink’e, Abdullah Avcı’ya bütün hocaların vazgeçilmezidir milli formada. Peki Gökhan altyapı eğitimine kaç yaşında başlamıştır? Tahmininiz yazının gidişatından dolayı diğerlerine göre daha yüksekse, 14-15’se yanıldınız çünkü bugün A milli formayı en çok giyen stoperimizin altyapı eğitimi yok!<br />
<br />
Kariyerinde tek bir resmi altyapı mücadelesinde forma giymeden 18 yaşında Hatayspor formasını sırtına geçiren Gökhan Zan, bir sene sonra Dardanelspor’a geçmişti. Türk futbolunun zirve kulüplerinden Beşiktaş’a geçişi ise ilk resmi maçından sadece 4 yıl sonraydı. Lisede boyunun yaşıtlarına takriben 30 santimetre daha uzun olduğunu anlamadan milli stoperini keşfedemeyen bir futbol ülkesi. Üstelik bu konuda hiç de yalnız değil. Milli takımın son döneminde öne çıkan savunmacılardan Bekir İrtegün futbola 14 yaşında başlamıştı, takım ve mevkidaşı Egemen Korkmaz 17. Avrupa çapında potansiyele sahip olduğu herkesin malumu olan Gökhan Gönül dahi bir futbol kulübüne ilk kez 14 yaşında yazılmıştı.
Çok kurcalamaya, La Masia destanları yazıp Almanya Futbol Federasyonu’nun 10 yılı aşkın süreye yaydığı ülke çapındaki kalkınma hamlesini anlatmaya gerek yok. Futbolcuların kendisi her şeyi anlatıyor. İspanya Gerard Pique’dir, Almanya Mats Hummels, Türkiye ise Gökhan Zan. Bugün Gökhan’ın şahsında yapılan eleştirilerin, geçilen makaraların muhattabı aslında Türk futbolunun kendisidir.<br />
<br />
<i><a href="http://www.futbolburada.com/">www.futbolburada.com</a> için yazılmıştır.</i>pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-14696674224245783482013-04-29T19:18:00.000+03:002013-04-29T19:18:22.214+03:00Maritimo vs Benfica vs Fenerbahçe<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgaEIR3j5RLiPsjgtlp8uKAqBaQaJmVkrN7ZtOwBgDwBF0ks0_QSp7HTVGPdvtS5srzBhZJTeO43mdYPMH7PqXk2ULdtp22RqtHDsL4TH0DQi3eh_V_ngxZ64aQM47XpkA9XYLT7ZdXJ2Rx/s1600/benfica+vs+fener.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="235" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgaEIR3j5RLiPsjgtlp8uKAqBaQaJmVkrN7ZtOwBgDwBF0ks0_QSp7HTVGPdvtS5srzBhZJTeO43mdYPMH7PqXk2ULdtp22RqtHDsL4TH0DQi3eh_V_ngxZ64aQM47XpkA9XYLT7ZdXJ2Rx/s320/benfica+vs+fener.jpg" width="320" /></a><b>Benfica için
şampiyonluk ne demek?</b><br />
<br />
<div class="MsoNoSpacing">
Benfica 80’lere kadar hem Avrupa, hem ligde Portekiz’in
en kudretli takımıyken, bu konumu özellikle 90 ve 2000’lerle birlikte Porto’ya
kaptırmanın burukluğunu her daim yaşayan bir takım. “Tek büyük” geleneğine
sahipken, son 10 yılda 8 şampiyonluk yaşayan, Avrupa’yı sallayan bir ezeli
rakibe sahip olmaya geçiş elbette ki duygusal açıdan da fazlasıyla sert. Bu
sebeple ellerindeki şampiyonluğu Porto’ya vermektense kendini köprüden etmeyi
yeğleyecek bir duygu birikimi hakim bir takım var karşımızda…<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Jorge Jesus, Benfica’ya yakın tarihinin en başarılı
dönemini yaşatan teknik adam. Andre Villas-Boas’ın insanlıktan çıkan, Avrupa
Ligi-Liga Sagres dublesi yapan 2011 Porto’sunu saymazsak Jesus, görevde olduğu
her sene takımı son ana kadar şampiyonluğa oynatmayı başardı. Fakat geçen yıl 5
puan öne geçmişken Porto’ya teslim ettikleri şampiyonluk bugünkü Benfica’yı ele
alıyorsak göz ardı etmememiz gereken, kritik bir detay. Jesus ve Benficalı
oyuncular ‘bir daha asla’ diyor ve bu hissiyat ligi on yıllardır hasretini
çektikleri bir Avrupa kupasından bile değer değerli kılabiliyor onlar için.</div>
<table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: right; margin-left: 1em; text-align: right;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhi7guH3gMKmKhlb4KSpZIpo9vizLm0hm3lHhMXVcGoZsdGho6j2AHZcwch0TYjncSaxAhtfzxCfqm3gSxn3Egu2DcaUOw0lKZocOGuRUi7hnaDMdCqNjHvhfZNLixyw626Vf23nPSFgXGC/s1600/benfica+vs+porto.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="143" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhi7guH3gMKmKhlb4KSpZIpo9vizLm0hm3lHhMXVcGoZsdGho6j2AHZcwch0TYjncSaxAhtfzxCfqm3gSxn3Egu2DcaUOw0lKZocOGuRUi7hnaDMdCqNjHvhfZNLixyw626Vf23nPSFgXGC/s200/benfica+vs+porto.jpg" width="200" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Benfica şu anda bitime 4 hafta kala <br />Porto'nun 4 puan önünde lider.</td></tr>
</tbody></table>
<o:p></o:p><br />
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Benfica 2-0 Sporting<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Fenerbahçe 1-0 Benfica<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Maritimo-Benfica<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Benfica-Fenerbahçe<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Geçen Pazar Sporting derbisiyle başladıkları 11 günlü
seride Benfica’nın kalan iki maçı var ve bu maçlar sezonun kaderini çizecek.
Sporting derbisinde beklenen dominasyonu sağlamadan da olsa rölantide alınan
2-0’lık derbi galibiyeti onları şampiyonluğa bir adım daha yaklaştırdı. Artık
şampiyonluk için aralarında sadece bir takım kaldı: Maritimo.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Maritimo deplasmanında alınacak bir galibiyet 29.haftada
Dragao’ya 4 puan önde çıkmaları Porto’ya yenilmeleri halinde dahi son hafta
şampiyonluk için anahtar ceplerinde olarak Estadio da Luz’a dönmeleri demek. Arada
bir de Estoril’le içeride oynayacakları bir maç var ama deplasmanlarda ligin en
başarısz ekiplerinden biri olan Estoril’in potansiyeline ve Avrupa Ligi
iddiasına karşın Benfica’ya rakip olması zor. Bu sebeple Maritimo maçları onlar
için hayati derecede kritik ve şu anda tüm Portekiz spor siteleri aynı manşeti
kullanıyor: “Şampiyonluk maçı”<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b>Yenilmezlik mi demiştiniz?<table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: right; margin-left: 1em; text-align: right;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihBu74LteBCYvcFnT8JAgJHQcsBdZ9Gi5zj6Q862_dWTDVpf1tWnhmqrJrhVQyZwQhh7rNeUA9NejzxKaU54QQ3oaAEGAj6Ltns2gqqaUOJc81UPKJWpBSdMu27v70GHjAXEN8vKfHE6Rx/s1600/maritimo.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihBu74LteBCYvcFnT8JAgJHQcsBdZ9Gi5zj6Q862_dWTDVpf1tWnhmqrJrhVQyZwQhh7rNeUA9NejzxKaU54QQ3oaAEGAj6Ltns2gqqaUOJc81UPKJWpBSdMu27v70GHjAXEN8vKfHE6Rx/s320/maritimo.jpg" width="223" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Maritimo, Porto'dan puan alan son takım.</td></tr>
</tbody></table>
<o:p></o:p></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Benfica’nın yenilmezlik serileri ana akım medyada da
Fenerbahçe maçı öncesi sıkça duyuruldu, en yüzeysel tur muhabbetlerinin dahi
bir numaralı mezesi buydu. Hatta beklentiler o kadar yükselmişti ki Benfica’nın
Fenerbahçe’yi parça pinçik edeceğini düşünmeye başlayanlar, Fenerbahçe’nin
eksikleri olan ve kişisel kanaatimce rakibe iyi çalışılmadan İstanbul’a gelen
Benfica’nın dizlerinin titrediğini görünce hayal kırıklığına uğradı. Halbuki
son tahlilde ne Saraçoğlu’nda atmosferden dizleri tipleyip 3 metre ötesine pas
atmakta güçlük çeken oyunculara sahip bir takım Benfica, rakip makip dinlemeden
ne de uçanı kaçanı 5’leyecek kadar kudretli ekip…<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Tekrar bugüne dönecek olursa karşımızda bir ‘yenilmezlik’
unvanı daha var ancak bu unvan Benfica’nın değil, Maritimo’nun… Ligin ilk üç maçında
biri Academica, biri ise Braga’ya karşı olmak üzere iki iç saha mağlubiyeti
alan Maritimo, tam 6 aydır evinde yenilgi yüzü görmedi. Porto da bunun
istisnası değil, son olarak Porto’yla 1-1 berabere kalarak onlara unutulmaz bir
çelme takmış ve bugünkü 4 puanlık farkın sebebi olmuştu. Bu kez de Benfica’nın
canını yakmaya çalışacaklar.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b>Fenerbahçe açısından Maritimo maçı</b><o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Fenerbahçe adına Benfica’nın rövanş maçından sadece 3 gün
önce bu kadar zorlu ve karar verici bir lig maçına çıkıyor oluşu elbette büyük
avantaj ve fikstürün sarı-lacivertlilere bir cilvesi. Portekiz Ligi gibi
Benfica’nın kolaylıkla rotasyon yapabildiği, kimi zaman yedekleriyle zayıf
rakiplerini sürklase edebildiği ortamda önce Lizbon derbisi, ardından Maritimo
deplasmanı adeta elle belirlenmiş kadar güzel bir fikstür. Maritimo maçında
Jesus’un Fenerbahçe öncesi rotasyon yapacağına dair herhangi bir emare yok, ideal 11’lerine en
yakın formasyonla sahada yer alacaklardır. </div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Gaitan hafif sakatlığı sebebiyle
maçta olmayacak ama Enzo Perez dönüyor. Fenerbahçe maçında orta sahada
eksikliğini çok hissetmişlerdi. Lima’nın da maçta oynaması muhtemel… Maritimo tarafında ise savunmanın bel kemiği Valentin Roberge cezalı, onun eksikliğini çok hissedecekler.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<i><b>Maç Yayını:</b> Bugün TV, Saat 22<o:p></o:p></i></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<a href="http://www.hayatimfutbol.com/daha-guclu-daha-hirsli-dersine-calisan-benfica.futbol">Daha güçlü, daha hırslı: Dersine çalışan Benfica (Hayatım Futbol, Sayı 78)</a><o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<a href="http://www.misli.com/iddaa-yorum-analiz-ugurkarakullukcu">Misli İddaa Tahmini: Maritimo-Benfica</a><o:p></o:p></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-15975919361105644012013-04-07T10:36:00.000+03:002013-04-07T10:52:14.909+03:00Baros'un Maaşı<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiASn13yy_ye2qxzRXx6dO2uZtIplc_jGIHLm68Eum-VEIvlY4PIRpo_7UluW-D5c2jPQ7SwWQfUZVkX7zd54CmJJ2jOwLfX17baGXer6ZPKrwWlpjV6HK6WoL7OVj-UCp182CH7FahjXp2/s1600/baros.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiASn13yy_ye2qxzRXx6dO2uZtIplc_jGIHLm68Eum-VEIvlY4PIRpo_7UluW-D5c2jPQ7SwWQfUZVkX7zd54CmJJ2jOwLfX17baGXer6ZPKrwWlpjV6HK6WoL7OVj-UCp182CH7FahjXp2/s400/baros.jpg" width="400" /></a></div>
David Beckham’ın Paris Saint-Germain’den alacağı maaşı hayır kurumlarına bağışlayacağını açıklaması epey konuşulmuştu ama aslında bizler için çok daha tanıdık bir ismin benzer bir işe kalkıştığını öğrendim. Bu isim Milan Baros…<br />
<br />
Baros, Galatasaray’dan ayrıldıktan sonra imza attığı ilk göz ağrısı Banik Ostrava’dan aldığı maaşı kulübün altyapısına veriyormuş. Biraz eşeleyince UEFA’nın Çek Cumhuriyeti muhabiri Ondrej Zlamal imzalı Milan Baros <a href="http://www.uefa.com/memberassociations/association=cze/news/newsid=1924724.html">haberinden </a>bilgiyi teyit ettim. Bu kadar üst düzey bir kariyer geçirdikten sonra bu kadar alçakgönüllü bir harekete kalkışması fazlasıyla takdire şayan...<br />
<br />
1.dakikasında sakatlandığı o talihsiz Fenerbahçe maçının ardından hiçbir zaman eskisi gibi olamadı belki ama attığı gollerle Galatasaraylıların hafızasında hep güzel bir yere sahip olacaktır Baros.
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-16217538553551548772013-02-24T12:27:00.002+03:002013-02-24T12:29:59.553+03:00Bir Acayip Final<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgrx3nKXzBBSicGMi9mjNOjQu46vrwckwHFYHhL8a3LLniDqrrVyOrMwSxuRCKLXr14iYF2mLShEhkNTRaf2c-O8ax_C4VnzD_eRI7EMQk4Ps6bd-KRZZus7Bz-yAHbyhKZq64xfFma5YmT/s1600/swansea-bradford-final.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgrx3nKXzBBSicGMi9mjNOjQu46vrwckwHFYHhL8a3LLniDqrrVyOrMwSxuRCKLXr14iYF2mLShEhkNTRaf2c-O8ax_C4VnzD_eRI7EMQk4Ps6bd-KRZZus7Bz-yAHbyhKZq64xfFma5YmT/s400/swansea-bradford-final.jpg" width="400" /></a></div>
Konu İngiltere olunca genelde okuyucu, dinleyici olmayı tercih ediyorum. Benden çok daha fazla maç izleyen, PL'yi daha yakından takip eden arkadaşlarım var. Onlardan okumak hoşuma gidiyor ama bu haberi -hele ki benim de kara sularıma girmişken- görünce dayanamadım.<br />
<br />
Biliyorsunuz, Capital Once Cup'ın finalistleri beklenmedik şekilde Swansea City ile Bradford City oldu. Swansea, Premier Lig'de mücadele etmesine karşın sonuçta bir Galler ekibi. eğer finali kazanıp da Avrupa'ya çıkarsa kimi temsil edeceği Ada'da epey bir tartışılmıştı. En sonunda İngiltere kontenjanından katılması sebebiyle durum netleşmişti ama dedik ya, bir acayip final. Bu kez öbür finalistten ilginç bir çıkış geldi.<br />
<table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: right; margin-left: 1em; text-align: right;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIEAR4ipm3Gv_Yk_erlzS1XuYAmoZWB4MLXKU-zGCv801DbpbGJXMSaDeE7-KYQmwLJduV9sZD2B7J3n41BGUQHjVy2cD9F9Q3iNFA8Fj3fXlKCj5y1lpASneWBOB7x7ZktbCkHRN94oIo/s1600/premier-lig-al-gelirleri.png" imageanchor="1" style="clear: right; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIEAR4ipm3Gv_Yk_erlzS1XuYAmoZWB4MLXKU-zGCv801DbpbGJXMSaDeE7-KYQmwLJduV9sZD2B7J3n41BGUQHjVy2cD9F9Q3iNFA8Fj3fXlKCj5y1lpASneWBOB7x7ZktbCkHRN94oIo/s1600/premier-lig-al-gelirleri.png" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">2011/12 Avrupa Ligi sezonunda <br />
Premier Lig ekiplerinin gelirleri</td></tr>
</tbody></table>
<br />
Bradford City'nin asbaşkanı Mark Lawn, eğer kupayı kazanırlarsa Avrupa Ligi'ne katılmayacaklarını açıkladı. The Sun'a verdiği <a href="http://www.thesun.co.uk/sol/homepage/sport/football/4808753/Bantams-could-snub-Europa-League.html">demeçte </a>“Villa’yı yendikten sonra bunu araştırdık ve bize maliyeti çok fazla olacak, orada olmayacağız” diyor Lawn. Nasıl olsa eleneceğize getirip ortaya yem de atmış ama en sonunda "Bu konuda çok ciddiyim" demeyi de ihmal etmemiş.
<br />
<br />
Mevzu Avrupa kupası olunca ben de arşivi biraz kurcaladım, geçen yıl Avrupa Ligi'nden kim ne kadar kazanmış baktım. 2011/12 sezonunda gruplara kalan İngiliz takımlarının kazandıkları paralar 3.5 milyon avro ile 2.88 milyon avro arasında değişiyor. Lawn'un abarttığı kadar da değil sanki... Yine de İngilizler için acayip bir final olacağı kesin.pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-57630785705100398622013-02-19T09:10:00.000+03:002013-02-19T09:11:13.830+03:00Ecnebi gözüyle Burak Yılmaz<br />
<table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: right; margin-left: 1em; text-align: right;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEij_LEumrU14okInwnlgddHhES4O0OXvSITl46Ye7bjCOTg-ZBs5quM1MoKTLWPsErzL9VGtbJajxAb2beRCnFU4-qhi-T-6YBR7kZn3UyV6M5RLvMjPKGptj238a_rMpo6sjR4cj1QXzxZ/s1600/burak-yilmaz-world-soccer.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEij_LEumrU14okInwnlgddHhES4O0OXvSITl46Ye7bjCOTg-ZBs5quM1MoKTLWPsErzL9VGtbJajxAb2beRCnFU4-qhi-T-6YBR7kZn3UyV6M5RLvMjPKGptj238a_rMpo6sjR4cj1QXzxZ/s400/burak-yilmaz-world-soccer.jpg" width="300" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">World Soccer Mart 2013 sayısındaki Burak portresi.</td></tr>
</tbody></table>
<div class="MsoNoSpacing">
World Soccer hayranlıkla okuduğum bir dergi, içinde zaman
zaman Türk futboluna dair detaylarla rastlamak da hoş oluyor. Mart 2013
sayılarında da Şampiyonlar Ligi’nin yükselen yıldızları başlıklı değerlendirmede
Galatasaray’dan Burak Yılmaz’a da yer vermişler. Nick Bidwell zaten çok
beğendiğim bir yazar, gözlem yeteneğine olan hayranlığım daha da arttı.
Mükemmele yakın bir Burak portresi çizmiş. Yabancıların gözüyle Şampiyonlar
Ligi’nin en golcü ismi Burak nasıl biri, onu görmek açısından Burak’la ilgili
pasajı çeviriyorum. Ayrıca yazıda Türk asıllı İlkay Gündoğan’ın da kendine yer
bulduğunu belirteyim.</div>
<div class="MsoNoSpacing">
<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
***<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Dünya çapındaki ünü ve gördüğü önüne geçilemez ilgi
Didier Drogba’yı medyanın gözünde Galatasaray’ın gol ayağı olarak resmetmiş
olabilir. Fakat bu en çok bugüne kadar İstanbul ekibinin 7 Şampiyonlar Ligi
golünden 6’sını atan Burak’a haksızlık olur.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Geçen yaz Trabzonspor’dan Türk Telekom Arena’ya adım
attığından beri Türkiye milli takımının santrforu üst düzey bir bitirici
olduğunu ispatladı. Ligde düzenli gol attı ve Şampiyonlar Ligi’nde Cristiano
Ronaldo ile birlikte grup aşamasının en golcü ismi oldu. Burak’ın golleri ve ön
alandaki efektifliği olmasaydı Galatasaray bu noktaya kadar gelemezdi. Öte
yandan Trabzonspor’daki gollerine karşın birçok sarı-kırmızılı taraftar 5 milyon
€ değerindeki transferlerinin yeterince iyi olmadığını düşünüyordu. Gerekçe
olarak da 27 yaşındaki oyuncunun Beşiktaş ve Fenerbahçe’deki başarısız dönemi
ve Trabzonspor’la Şampiyonlar Ligi’nde gol atamamış olmasını işaret
ediyorlardı.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Burak eleştirileri aşak ve nefret gibi uçlarda yaşayan
bir oyuncu. Kendini yere atması, yetersiz top kontrolü ve çokça ofsayta düşmesi
gibi hataları, golcü gözüne, boşlukları iyi sevmesine ve ara paslardaki
başarısı gibi güçlü yönleri kadar konuşulan bir isim. Böyle bir durum
karşısında bazı oyuncular pes eder. Fakat Burak savaşmayı seçti ve ateşe ateşle
karşılık verdi. Dikkatini eksiklerini gidermeye yoğunlaştırıp onları törpüledi.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Aynı zamanda 2006’da ona ilk milli formayı veren Galatasaray
Teknik Direktörü Fatih Terim, onun bu kavgasında ona en uygun isimlerden biri.
Ayrıca Manisaspor ve Trabzonspor’da da birlikte oynadığı yakın arkadaşı Selçuk İnan
onun en çok güvendiği, ona en çok servis sağlayan isim.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Burak, Galatasaray’ın iki devasa transferinden faydalanma
konusunda her şansa sahip. Rakip Drogba ile boğuşmak zorunda kalırken Burak
boşluklara daha iyi sızabilir ve Hollandalı oyun kurucu Wesley Sneijder’in
servislerinin de tadını çıkarabilir.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<i>Nick Bidwell / World Soccer, Mart 2013</i><o:p></o:p></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-49553553979622920702013-02-17T16:49:00.000+03:002013-02-17T17:04:52.180+03:00Hayatım Futbol #69<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg11cXrpdF6cI2ePSeXxyxXrZ9y5zP24jNbYs012pDwqXApueSVb5Z-tDwcfPOiQpg7xjlB2TE0tAoZRmrFxvQxgb_I6HxOq5SOB991ZGNnJbhl_rGWhzs4Za4rCTvDKufXObDQJGyFnfbG/s1600/hf-sayi69.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg11cXrpdF6cI2ePSeXxyxXrZ9y5zP24jNbYs012pDwqXApueSVb5Z-tDwcfPOiQpg7xjlB2TE0tAoZRmrFxvQxgb_I6HxOq5SOB991ZGNnJbhl_rGWhzs4Za4rCTvDKufXObDQJGyFnfbG/s400/hf-sayi69.jpg" width="300" /></a></div>
Evet, Türkiye'de 69 sayıdır sektirmeden çıkan, haftalık bir futbol dergisi var... Her Cuma olduğu gibi bu Cuma da önce iPad'de, ardından internette dergi yayınlandı. Bu haftaki kapak konumuz hafta içindeki Galatasaray-Schalke ve diğer Şampiyonlar Ligi karşılaşmaları. Özellikle Schalke 04'ün Galatasaray'a karşı nasıl oynayacağını merak edenler sevgili Orhan Uluca'nın yazısına göz atsınlar. Galatasaray cephesinde ise yorum benden.<br />
<br />
<a href="http://www.hayatimfutbol.com/2013/02/15/yeni-schalke-isimize-gelir-mi/">Yeni Schalke işimize gelir mi?</a><br />
<a href="http://www.hayatimfutbol.com/2013/02/15/iki-cilekli-denklem/">İki Çilekli denklem</a><br />
<br />
Ayrıca Avrupa'nın en yetenekli oyuncularından Willian'ın Shakhtar'dan Anzhi'ye gidişinin perde arkasını Salih Demirci, İngiltere'nin Finansal Fair-Play benzeri bir uygulama getirişinin aslında ne anlam ifade ettiğini İsmail Şayan anlattı. Bu iki yazı da özel olarak tavsiye.<br />
<br />
<a href="http://www.hayatimfutbol.com/2013/02/15/willian-kaf-daginin-ardinda/">Willian Kaf Dağı'nın ardında</a><br />
<a href="http://www.hayatimfutbol.com/2013/02/16/premier-kartel/">Premier Kartel</a><br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<a href="https://itunes.apple.com/tr/app/hayat-m-futbol/id557153377?mt=8">Hayatım Futbol / iPad</a></div>
<div style="text-align: center;">
<a href="https://play.google.com/store/apps/details?id=com.mobilike.hayatimfutbol&hl=tr">Hayatım Futbol / Google Play</a></div>
<div style="text-align: center;">
<a href="http://www.hayatimfutbol.com/wp-content/plugins/download-monitor/download.php?id=5">Hayatım Futbol #69 / PDF</a></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-121303648221469732013-02-17T16:07:00.000+03:002013-02-17T16:07:09.779+03:00Utopia<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAc22k_chSiZdzGC-fovts9gB26XCc8cuZtUdKhQy6qiAGEp_yvA_36AAb5y2NvT01WaRaImgDHmRzh0wXdvfzAXoxhF1_H8QMKkSg8KE6rnlVxsWJq5i2skKHBzuIj9AYy_9uqssg0AR0/s1600/utopia.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiAc22k_chSiZdzGC-fovts9gB26XCc8cuZtUdKhQy6qiAGEp_yvA_36AAb5y2NvT01WaRaImgDHmRzh0wXdvfzAXoxhF1_H8QMKkSg8KE6rnlVxsWJq5i2skKHBzuIj9AYy_9uqssg0AR0/s1600/utopia.jpg" /></a></div>
Bir çizgiroman dükkanında başlayan, arkasından peş peşe cinayetlerle aksiyona dalan Utopia, bir İngiliz bilim-kurgu, aksiyon dizisi.... İsminden de bekleneceği üzere dünyanın geleceği üzerine şekillenen dizi son dönemde izlediğim en sürükleyici serilerden. Dizide boş karakter de yok, hemen hepsi üzerine düşünülmüş, diziye yön verebilecek farklılıklara sahip.<br />
<br />
Henüz ilk sezonunda ve İngilizlerden alışkın olduğumuz üzere 1'er saatlik 6 bölümle sezonu kapatıyorlar. 5 bölümü yayınlanmış durumda, final bölümü de bu hafta gelecek. Eğer siz de İngiliz tarzı dizileri seviyor ve sürükleyici bir şeyler arıyorsanız Utopia aradığınız yapım olabilir.<br />
<br />
Torrent: <a href="http://eztv.it/shows/774/utopia/">http://eztv.it/shows/774/utopia/</a>pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-34482665766428983582013-02-16T01:56:00.003+03:002013-02-17T16:15:54.478+03:00Spor Kritik 15.02.2013 | Akhisar-Galatasaray<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjnPsFUJUJqRSIbWrWDv268krZUZJ0HdJm9YGbWWvPhEQYcOunCr-bRA4FAgdXDjanS-d9I2TvOKqVzFq02nqb7IAh8xgvp6HWLAAZkzsrTlVr4TW3HNkNYs9KdP7Ik2_TIBg-v1L2w6r8G/s1600/spor-kritik-15022013.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjnPsFUJUJqRSIbWrWDv268krZUZJ0HdJm9YGbWWvPhEQYcOunCr-bRA4FAgdXDjanS-d9I2TvOKqVzFq02nqb7IAh8xgvp6HWLAAZkzsrTlVr4TW3HNkNYs9KdP7Ik2_TIBg-v1L2w6r8G/s400/spor-kritik-15022013.jpg" width="400" /></a></div>
Didier Drogba ağırlıklı Akhisar Belediyespor-Galatasaray yorumu oldu program, izlemek isteyenler için link:<br />
<br />
<a href="http://tvarsivi.com/player.php?y=446&z=2013-02-15%2023:27:00">http://tvarsivi.com/player.php?y=446&z=2013-02-15%2023:27:00</a>pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-49111393830713429282013-02-14T07:43:00.000+03:002013-02-14T07:54:01.665+03:00Fatih Terim, Galatasaray ve Stuttgart<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNoSpacing">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjV4MKlDjjhIhXcXa6V1H-5kHlTgH_Hj0T1akZdQZYEh11Qnh6G9jnku5tBSrNkbsBNsBHgT_18mIZekgVufWR1rHGksEGA9YQGv0MrN_OWGQaY7pliS8s_oKhxNg_sg7LqA0KAbfaXIqWG/s1600/fatih-terim-divan.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="265" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjV4MKlDjjhIhXcXa6V1H-5kHlTgH_Hj0T1akZdQZYEh11Qnh6G9jnku5tBSrNkbsBNsBHgT_18mIZekgVufWR1rHGksEGA9YQGv0MrN_OWGQaY7pliS8s_oKhxNg_sg7LqA0KAbfaXIqWG/s400/fatih-terim-divan.jpg" width="400" /></a>Geçen ay Divan üyeliği hakkı elde eden Fatih Terim’in dünkü
Divan Kurulu Toplantısı’nda ortaya koyduğu gelecek projeksiyonu Galatasaray’ın
geleceği ümit verici ve birbirinden doğru tespitlerle dolu. Fatih hocanın
uzunca altını çizdiği altyapı sorunu ve yetersizliği, nelerin yapılması
gerektiği gibi gerçekçi ve akılcı tespitler hocanın kulübün bugününe olduğu
kadar yarınına da kafa yorduğunu net şekilde ortaya koyuyor. Galatasaray’ın ‘sadece
bir teknik direktörden daha fazlası’ olmayı gerektiren karmaşık, politik
atmosferinde bunlara konsantre olabilmek gerçekten çelikten bir irade
gerektiriyor. Scout departmanında yapılan Emre Utkucan hamlesi, dünkü
yetersizlik vurgusu da önemli, bunlar için hak ettiği takdir ayrı ama Fatih
hoca bunlardan da önemlisi bugüne dair bir fotoğraf ortaya koyuyor ve bu
fotoğrafın yılların birikimiyle hiç iç açıcı olmadığı ortada.</div>
<div class="MsoNoSpacing">
<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Fatih hoca belki başka bir yerde bulamayacağımız bir
detayı kamuoyuyla paylaştı. Devre arası transfer döneminde imza bedelleri dahil
toplam 15.5 milyon avro bonservisi, yıllık 8.5 milyon avro maliyeti gözden
çıkarabilecek kadar mali açıdan kudretli bir kulübün altyapıya ayırdığı yıllık
toplam paranın <b>1.6 milyon dolar</b> olduğunu öğrendik misal. Raphael Hongstein
imzalı <a href="http://sportsillustrated.cnn.com/2010/soccer/world-cup-2010/writers/raphael_honigstein/07/01/germany.reinvention/index.html#">‘Almanya kendini nasıl yeniden yarattı?’</a> başlıklı SI yazısında Stuttgart
altyapı direktörü Thomas Albeck ise 2010’da yıllık <b>5 milyon dolar</b>lık bir
bütçeye sahip olduğunu açıklamıştı. TFF’nin resmi dergisi Tam Saha’da Koray
Göktaş’ın yaptığı <a href="http://www.tff.org/default.aspx?pageID=286&ftxtID=17198">araştırmaya göre</a> Stuttgart’ın Süper Lig’den 6, PTT 1.Lig’den
17 takımdan daha fazla oyuncuyu Türkiye milli takımlarına gönderiyor olması bu
açıdan hiç tesadüf değil.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
Fatih Terim gibi isimler daha fazla söz sahibi oldukça
anlık tatmin ve övgülerin tatlı geldiği harcamalar kadar kulübün geleceğini
inşa edecek altyapı, scouting gibi kalemlere de daha fazla yatırım yapılabilir veya yapılması gerek. Fatih hocanın aynı konuşmadaki “kişilerden bağımsız, benli veya bensiz”
vurgusu her ne kadar kelime anlamıyla doğru da olsa bu hamlelerin yapılabilmesi
için Fatih hocanın orada olması şart gibi gözüküyor. Yoksa arama, tarama ‘Sneijder’i
oynayacak hoca’ üzerine olur, Galatasaray altyapısı milli takıma yollayacak
oyuncu bulamazken –bir başka deyişle bugünkü tablo devam ederken- Stuttgart’ın
yetiştirdiği oyuncuları ancak televizyondan izleriz.<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<i>Not: Yazı Galatasaray yerine Fenerbahçe, Sneijder yerine
Meireles yazılarak da okunabilir.</i><o:p></o:p></div>
pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-56701660681633037842012-05-24T19:11:00.000+03:002012-09-20T03:19:35.739+03:00Salih Uçan & Fenerbahçe | Bi' Abdülkadir Olmasın!<br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwRKOQbrIkA0gUDvF23cs7sJUCzLphqNd4KOHQITFb6AaovzFdDJMVu1CGEZgJCChQM-g4lpIguJLS8Det7WzKcptOGz2SsKYziVUwHBDbQNFY8UL0vw0IT3FCauTjl4Abehybf8bLrmAX/s1600/salih-ucan.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwRKOQbrIkA0gUDvF23cs7sJUCzLphqNd4KOHQITFb6AaovzFdDJMVu1CGEZgJCChQM-g4lpIguJLS8Det7WzKcptOGz2SsKYziVUwHBDbQNFY8UL0vw0IT3FCauTjl4Abehybf8bLrmAX/s1600/salih-ucan.jpg" /></a></div>Eurosport'taki Yetenek Avcısı köşesine <a href="http://tr.eurosport.com/yetenek-avcisi_blog211/son-izmirli-salih-ucan_post2110041/blogpostfull.shtml">Salih Uçan'ın genel bir profilini çizmiş</a>, iyi bir merkez oyuncusu olduğunu ve top tekniğiyle gelişime çok açık, özel bir futbolcu olma yolunda ilerlediğini yazmıştım. Rubin Kazan, Beşiktaş derken transferini Fenerbahçe bitirdi, borsa bildiriminin ardından da Salih transferi twitter hesabından <a href="https://twitter.com/salihucan48/status/205677393648680960">doğruladı</a>.<br /><br />Fenerbahçe biraz şartların da zorlamasıyla çok doğru ve agresif bir yerli transferi politikası oluşturdu ve olası bir ceza halinde yola yerlilerle devam etme olasılığına karşı kadrosunu kısa ve orta vadede güçlendirecek oyunculara yatırım yapmaya başladı. Soner Aydoğdu transferi bitime yaklaşmışken, aynı bölgeye ondan üç yaş genç olan Salih Uçan'ı da almak bu yatırımın bir göstergesi. Fakat işe Salih açısından bakarsak bu onun için bir şans olduğu kadar da risk.<br /><br />Bir genç oyuncu için oynaması en zor mevkii takımın merkezi olan oyun kurucu pozisyonu ve Fenerbahçe'de bu alanda ülkenin en iyilerinden birisi olan Emre Belözoğlu var. Salih ise Bucaspor'da düzenli oynayan ve hızlı gelişimini de yeteneği kadar bulduğu oynama fırsatına borçlu bir oyuncu. Yeteneğinin rafine edilmesi, üst düzeyde fark yaratan bir oyuncu haline gelmesi için 1-2 yıl Süper Lig tecrübesine ihtiyacı var. Fenerbahçe ona bu fırsatı tanıyamayacak kadar yarışmacı olabilir ama onun buna ihtiyacı olduğunu görecek kadar vizyoner olması zorunlu. En yakın örnek 91 jenerasyonunun oyun kurucusu Abdülkadir Kayalı'nın düştüğü durum.<br /><br />Abdülkadir de en az Salih kadar potansiyelli, yetenekli ve önü açık bir isimdi ancak gelişimi açısından en kritik dönem olan 17-21 yaş aralığını üst düzey futbolda geçirmedi. Şimdilerde bir toparlanma sürecinde olsa da belki de hiçbir zaman beklentileri karşılayamayacak. Her oyuncuyu ayrı değerlendirme taraftarıyım her zaman ama 17-21 yaş arası düzenli futbol oynamak bir kriter ve Salih buna iyi bir başlangıç yapmışken kesintiye uğramamalı. Belki Fenerbahçe onu Bucaspor'da bir sene daha kiralık olarak bırakabilir, hem iki takım hem de Salih bu açıdan kazançlı çıkar. Salih de "Bi' Abdülkadir Kayalı" olmaz. Eurosport'taki yazıda deidğimiz gibi Salih artık bir A2 takımı oyuncusu değil ve oynaması şart. Onun yaşıtlarına göre yarattığı en büyük fark da bu.<br /><br /><b>Salih'e dair merak edilen sorularla ilgili kısa notlar</b><br />*Salih bir defansif orta saha ya da forvet arkası oyuncusu değil. Orta sahanın merkezinde oynuyor ve daha çok topla rahat hareket edebilme ve dripling becerisiyle öne çıkıyor. Yetenek-performans kriterinden bağımsız olarak bölge açısından Selçuk İnan doğru bir örnek.<br />*Milli takımda değer verilen, özel isimlerden biri ve artık U-19 milli takımı düzeyinde forma giyiyor. Son olarak Elit Tur'da (U-19 Avrupa Şampiyonası'na yükselme play-offları) Yunanistan'a karşı forma giydi ancak ilk maçta 3-0 mağlup olduğumuzdan şampiyonaya kalma şansımız mucizelere kaldı. Orada daha rahat izleme şansı bulabilirdik.<br />*Fenerbahçe'nin transfer ettiği bir başka önemli yetenek olan Recep Niyaz'la bölgesi çakışıyor denemez, Recep daha önde oynayan bir oyuncu. Onun hızı ve topla yakınlığı Türkiye'deki benzerlerinin en iyisi olsa da Salih fiziken ve zihnen üst düzeye daha hazır bir oyuncu. İki ismi transfer etmek de çok başarılı bir<br />operasyon. Bir başka orta saha oyuncusu Gökay İravul'a göre hem yetenek, hem hazır olma açısından ise önde. Fenerbahçe, Gökay'ı komple kaybetmek istemiyorsa onun da kiralık gitme zamanı geldi, geçiyor.<br /><br />Eurosport'taki Salih Uçan yazısı için: <a href="http://tr.eurosport.com/yetenek-avcisi_blog211/son-izmirli-salih-ucan_post2110041/blogpostfull.shtml">"Son İzmirli: Salih Uçan"</a>pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com16tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-78660238329903813492012-05-18T22:19:00.000+03:002012-09-20T03:19:35.746+03:00İkinci Erkut Şentürk Krizi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGHMZSICfrAMSApN-YGpsLRf2sg-klzRdLmffA4lqK0ifsShPvWs0ElGDCgZEK-oQEci6-yl1umoQd4CTOaAhkX7Nj2mBkZOeyvIaGxcPWJUFIjiA__5B8uqGJqs2iI3JdEGMZRNY6Uxzu/s1600/mehmet-erkut-senturk-roportaj.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="450" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGHMZSICfrAMSApN-YGpsLRf2sg-klzRdLmffA4lqK0ifsShPvWs0ElGDCgZEK-oQEci6-yl1umoQd4CTOaAhkX7Nj2mBkZOeyvIaGxcPWJUFIjiA__5B8uqGJqs2iI3JdEGMZRNY6Uxzu/s400/mehmet-erkut-senturk-roportaj.jpg" width="600" /></a></div>Biliyorsunuz, teknokrat futbol şube sorumlusu İbrahim Altınsay önderliğinde yeni ve genç bir takım yaratma sürecine giren Beşiktaş'ta altyapıdan A takıma bu sene epey bir terfi olacak. Bu oyunculardan birisinin de A2 takımının 10 numarası Erkut Şentürk olmasını bekliyordum ki birkaç ay önce yaptığımız söyleşide o da seneye A takıma çıkmayı beklediğini, 5 yıllık da sözleşme yenilediğini ve bu sözleşmenin Haziran'da yürürlülüğe gireceğini söylemişti. Fakat görünen o ki yeni yönetim kendi stratejisiyle çelişen bir hamle yapmanın eşiğinde.<br /><br /><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiSgj-fDYWPJ45E8D4Xc8c9DHIpPJvqtrq-93VCbOWa9jxeKXcyLrUXNLhvwxVVpxK4eqKFpGFyPxxwsz_IjZ3wfgn-MeaBxU_feN_yKPgfOca2aYGNHZxtGMbZYWpCpTr6ANTftqoZn44Y/s1600/erkut-kupa.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiSgj-fDYWPJ45E8D4Xc8c9DHIpPJvqtrq-93VCbOWa9jxeKXcyLrUXNLhvwxVVpxK4eqKFpGFyPxxwsz_IjZ3wfgn-MeaBxU_feN_yKPgfOca2aYGNHZxtGMbZYWpCpTr6ANTftqoZn44Y/s200/erkut-kupa.jpg" width="194" /></a>Haber 1903'te yer alan<a href="http://www.haber1903.com/Besiktas-694-az_daha_elden_gidiyordu.html"> habere göre</a> Beşiktaş yönetimi Erkut'la yenilenen sözleşmeyi yürürlüğe koymama kararı almış. Açıkçası haber beni şaşırtsa da olayı Erkut'un tarafından doğrulattım. Benim aldığım bilgilere göre Erkut Şentürk'ün Haziran ayında yürürlülüğe girecek sözleşmesi iptal olmuş durumda. Erkut'un ailesiyle yönetim Salı günü bir araya gelecek konu o zaman netlik kazanacak.<br /><br />Erkut fiziksel gelişimini ve oyun karakterini henüz tamamlamış olsa da kesinlikle farklı yeteneklere sahip. Topla bu kadar yumuşak, bu kadar dikine oynayan çok az yerli oyuncu var ve profesyonel futbola adapte olması halinde kesinlikle fark yaratan bir silah haline gelecek. Emre Çolak gibi bana kalırsa teknik açıdan Erkut'tan bir tık daha aşağıda bir ismin daha bariz fiziksel eksiklerine rağmen dönüştüğü rol oyuncusunu hep birlikte izliyoruz. Erkut bana kalırsa bundan fazlasını vadediyor ve dikine oynayabilen bir orta saha oyuncusu Türkiye şartlarında paha biçilmez. Üstelik solak oluşu onu daha da özel kılıyor.<br /><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivBQ5RMX0mOQ3MqQE6ebx6C4cvr6SHM6JNu00OS_0uRs5Saiqv4_rwieC8YNqiBblSjmhYdyDyQtON35eGtK8N4tf7uYeOzoRAfXtqSLtroIU6lgxPO2Wl3GS6YYYVP4IqIraWUQ0wH1Wa/s1600/erkut-gs-a2.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEivBQ5RMX0mOQ3MqQE6ebx6C4cvr6SHM6JNu00OS_0uRs5Saiqv4_rwieC8YNqiBblSjmhYdyDyQtON35eGtK8N4tf7uYeOzoRAfXtqSLtroIU6lgxPO2Wl3GS6YYYVP4IqIraWUQ0wH1Wa/s320/erkut-gs-a2.jpg" width="320" /></a></div>Eğer Beşiktaş, Muhammed Demirci'ye güvenip onu bırakmayı tercih ediyorsa buna saygı duyulabilir lakin Erkut bana kalırsa ondan çok da aşağı kalır bir yetenek değil. Onu şimdiden gözüne kestiren takımlar olduğuna da eminim. Yeni dönemin mottosunu Beşiktaş tabiriyle 'özkaynak' olarak belirlemiş bir yönetimin altyapıya dair ilk hamlesi Erkut'u elinden kaçırmak olursa çok şaşıracağım, o kesin.<br /><br />Mart ayında Hayatım Futbol'da yayınlanan Erkut Şentürk röportajı için <a href="http://www.hayatimfutbol.com/index.php/2012/03/villarrealin-kapisindan-donen-besiktasli/">buraya</a> göz atabilirsiniz.pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com7tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-3502672761294872202012-05-16T15:44:00.000+03:002012-09-20T03:19:35.754+03:00Fenerbahçe’nin ŞL Yolu: Forza Chelsea!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhG-CaDoLjikmr2Nhz7pbsjTYVcCc1YuMG5pFpVJWTOCv4bDgTprAXgKFBb1wqFZhHdja6rhYD7da4UNffS-94DUQe4-1nd7bfCAhQreKu_XRh6zWVDn3BjhbYrz866cfhOeY67Zb0gz6RS/s1600/fener-chelsea-koreografi.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhG-CaDoLjikmr2Nhz7pbsjTYVcCc1YuMG5pFpVJWTOCv4bDgTprAXgKFBb1wqFZhHdja6rhYD7da4UNffS-94DUQe4-1nd7bfCAhQreKu_XRh6zWVDn3BjhbYrz866cfhOeY67Zb0gz6RS/s400/fener-chelsea-koreografi.jpg" width="400" /></a></div>Serinin ilk filmi ilgi görünce ikincisini de çekerler, çok soranı da varken Fenerbahçe’nin durumuna dair de bir şeyler yazmam gerek bloga. Elbette Fenerbahçe’nin geçen sene yaşananlar sebebiyle durumu şüpheli ama pi’yi 3 alıp yapılan hesaplar da bir o kadar enteresan…<br /><br />Fenerbahçe geçen sene Avrupa’ya katılamadığı, bir önceki sezon ise daha Ağustos ayında Galatasaray’la el ele Avrupa’ya veda ettiği için epey sağlam bir mirasın büyük bir bölümünü yedi. Galatasaray’la birlikte ilk 30’u zorlar duruma gelmişken şu anda sadece 41,615 puana sahipler. Son 6-7 yıllık dönemde Avrupa’da en istikrarlı takım görünümündeki olan Fenerbahçe’nin kaotik ortamdan çıktığı zaman tekrar bu Avrupa geleneğini kazanması gerekecek, öncelikle bu.<br /><br /><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGPs4BAry-vGyfTsGX14SubqplSo81iOkW8EC7deqXZjpyeumaKauMObDAJbU63AUyIQlA0jYuWOyFiuQRIsalT4E95L97TrkdSfcYHAdI30MjBW2uputDqi5C3VCukFluukbb8_jAvfMG/s1600/non-champions-path.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGPs4BAry-vGyfTsGX14SubqplSo81iOkW8EC7deqXZjpyeumaKauMObDAJbU63AUyIQlA0jYuWOyFiuQRIsalT4E95L97TrkdSfcYHAdI30MjBW2uputDqi5C3VCukFluukbb8_jAvfMG/s320/non-champions-path.png" width="307" /></a>Türkiye’de ikinci olan takım ‘Şampiyon olmayanlar elemesi’ adı verilen ve sıralamada ilk 15’te yer alan ülkelerin son temsilcilerinin katıldığı, sonuçta ise 5 takımın gruplara kalabildiği bir elemede mücadele ediyor. İki turlu eleme öylesine zorlu ki buradan zaferle çıkan bir takımın gruplarda kalma ihtimali epey düşük. Fakat bu seneye dair Fenerbahçe’nin çok önemli bir şansı var, o da büyük ülkelerin Avrupa geleneği olan neredeyse hiçbir temsilcisi ŞL elemesine katılmıyor. İspanya’dan ve Almanya’dan çaylak Malaga ile Gladbach gelirken, Lille, Udinese gibi ekipler de Fenerbahçe’den puan olarak aşağıda. Bu da Fenerbahçe’yi olması gerekenden yukarı taşıdı ve seribaşı sınırına dayandırdı. Bu noktada ise bambaşka hesaplar devreye giriyor. Fenerbahçe’nin seribaşı olup olmayacağını anlaması büyük ölçüde dört gün içinde belli olacak.<br /><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiOWXQE92_LCoq0HFZbxsTTTn1CPjDb66OiTWhlLBLy4ru3shpkxtwgfzqHP31sRip29Gb51yfXRkwoB202Jm6aM08HqpGKG1-0SvebzafnRr49JLizIhqN5O20nx7xIz5yq7LTDSHGscnJ/s1600/chelsea-nonchampion.png" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="197" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiOWXQE92_LCoq0HFZbxsTTTn1CPjDb66OiTWhlLBLy4ru3shpkxtwgfzqHP31sRip29Gb51yfXRkwoB202Jm6aM08HqpGKG1-0SvebzafnRr49JLizIhqN5O20nx7xIz5yq7LTDSHGscnJ/s320/chelsea-nonchampion.png" width="320" /></a></div><b>1-) Chelsea’nin şampiyonluğu</b><br />Şimdi Chelsea’nin şampiyonluğunun Fenerbahçe’yle ne alakası var diyebilirsiniz, biraz uzun ama şöyle: Eğer Chelsea şampiyon olursa ligde 6.olmasına karşın ‘titleholder’ unvanıyla Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan katılma hakkı elde ediyor. Liverpool’un 2005’te beklenmedik şekilde bunu başarmasının ardından UEFA’nın düzenlediği statüye göre ise İngiltere dördüncüsü yani Tottenham ŞL biletini çöpe atıp Avrupa Ligi’ne gitmek zorunda. İşlerin karıştığı nokta ise Fenerbahçe’yi doğrudan ilgilendiren ‘Şampiyon olmayanlar elemesi’ne İngiltere’den herhangi bir takımın katılmayacak oluşu. Yani 4 takım da direkt olarak gruplara katılıyor, Arsenal de dahil kimse eleme oynamıyor.<br /><br />Normalde ülke sıralamasında ilk 5 ülkenin temsilcileri doğrudan play-off turuna doğrudan katılıyordu. Diğer 5 takım ise birbirini eliyor, en son 10 takım eşleşerek gruplara kalan son takımı belirliyordu.<br /><br />Bu durumda 14 takımlı yeni eleme şu şekilde düzenleniyor: Portekiz ve Rusya temsilcileri, yani Braga ile Spartak Moskova ilk turu oynamadan doğrudan play-off turuna kalıyor. Böylece 5 yerine 6 ekip play-off turunda kendine yer buluyor. Fenerbahçe’nin de dahil olduğu geriye kalan 8 ekip kendi arasında eleme oynuyor ve play-off turuna 4 takım kalıyor. 6+4 takım play-off turunu oluşturuyor ve buradan gelecek 5 takım Şampiyonlar Ligi’ne katılıyor.<br /><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7W9Cy6VlsAl2VFc5GytUWsJQ0ddoyNAYcBGnntOs9Qf3Dc3_-CYmA0Es5NJItZuPhHYXpwjIZhGsYLUmSfiOaIoulRKSclXUSh2PIT6rXs3aoW5V-oGZ3VSZEkONf_pa6FdH-minqn1XM/s1600/yunanistan-playoff.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="156" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7W9Cy6VlsAl2VFc5GytUWsJQ0ddoyNAYcBGnntOs9Qf3Dc3_-CYmA0Es5NJItZuPhHYXpwjIZhGsYLUmSfiOaIoulRKSclXUSh2PIT6rXs3aoW5V-oGZ3VSZEkONf_pa6FdH-minqn1XM/s320/yunanistan-playoff.png" width="320" /></a></div><b>2-) Panathinaikos’un ŞL’ye kalamaması</b><br />Bu aynı zamanda Galatasaray’ı da doğrudan ilgilendiren bir durum. Bugün 5.maçları oynanan ve 20 Mayıs’ta sona erecek Yunanistan ŞL play-off grubu sonunda PAO ilk sırada yer alamazsa diğer üç takımdan herhangi birinin elemeye katılması dahi Fenerbahçe’ye ihtiyaç duyduğu bir üst sıraya yükselme şansını sağlayacak ve Fenerbahçe iki eleme turunda da seribaşı olma şansını yakalayacak.<br /><br /><b>3-) Braga, Dinamo Kiev, PAO ya da Spartak Moskova’nın ilk turda elenmesi</b><br />Kura çekimi geçen yıldan bu yana ayrı ayrı yapıldığından* Fenerbahçe’nin puanından yüksek dört ekipten herhangi birinin elenmesi de Fenerbahçe’yi elemelerde seribaşı yapacak. Ayrıca bu ekiplerden birinin elenmesi Fenerbahçe ile Galatasaray’ın üçüncü torba hesaplarına yarıyor. (*Bilgi <a href="https://twitter.com/#!/mucahitsarnik">Mücahit Sarnık</a>'tan)<br /><br /><b>Fenerbahçe gruplara kalırsa hangi torbada?</b><br />Öte yandan Fenerbahçe’nin üçüncü torba durumu da Galatasaray’a benzer şekilde sınırda ve puanı Fenerbahçe’den yüksek iki takımın elenmesi 3.torbaya girmesi adına yetiyor. Eğer bu gerçekleşmezse elemeleri başarıyla geçmesi halinde Fenerbahçe 4.torbadan kura çekimine katılacak.<br /><br />Elenmesinin Fenerbahçe’ye yaradığı takımlar şunlar: Panathinaikos, Braga, Dinamo Kiev, Spartak Moskova, Basel, (Chelsea’nin durumuna göre elemelere kalan)Tottenham veya Anderlecht.<br /><br />Kısaca (!) durum bu... Bayern Münih’in kupa 1’i kazanmasını isteyen Fenerbahçeliler bir daha düşünsünler derim.pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com7tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-69807907415903725532012-05-14T06:30:00.000+03:002012-09-20T03:19:35.761+03:00Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi Yolu: Torba 3,5<br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjuO-t5wsmh-ZQG_zYEBi4ijJYgARRVauQXMJ8Y1aZhOARkcAtAYQbwotn6-uxbdZqOEXTyF1pUsrxoCKxmmvJwFbaAxScoNiFpsZrIT-s4NtRNXzDmbnTlmfB9lknmJzCdI2FAkuRl4KO1/s1600/sevinc2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjuO-t5wsmh-ZQG_zYEBi4ijJYgARRVauQXMJ8Y1aZhOARkcAtAYQbwotn6-uxbdZqOEXTyF1pUsrxoCKxmmvJwFbaAxScoNiFpsZrIT-s4NtRNXzDmbnTlmfB9lknmJzCdI2FAkuRl4KO1/s1600/sevinc2.jpg" /></a></div>Öncelikle, özlemiştik... Şampiyonluk bir yana, Galatasaray ve Şampiyonlar Ligi’ni aynı cümle içinde kullanmak dahi büyük bir keyif. 6 senedir buruk bir özlemle ve kıskançlıkla dinlediğim Şampiyonlar Ligi tema müziğini bu kez heyecanla dinlemek, o kura çekimi günü binbir türlü hesabı yapacak olmak şimdiden sabırsızlandırıyor adamı.<br /><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBXcctb8oTVUv7V1bJtgfY_iRRchhPItWdyXW0XF3pR8Stx2_Jic4t6DokcRlkwK_iY0jBwUnj11pnqpT0h4AxyaRhebavUGdiRLWsn-vex3ebLzhOhF9pRRdQnkEUj4d5uh04bupxHyy5/s1600/cl-torba-galatasaray.png" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBXcctb8oTVUv7V1bJtgfY_iRRchhPItWdyXW0XF3pR8Stx2_Jic4t6DokcRlkwK_iY0jBwUnj11pnqpT0h4AxyaRhebavUGdiRLWsn-vex3ebLzhOhF9pRRdQnkEUj4d5uh04bupxHyy5/s1600/cl-torba-galatasaray.png" /></a></div>Sonra ise elbette torba hesapları... İki senedir büyük fiyaskoların doğal getirisi olarak ilk 30 sınırına dayandığı takım sıralamasında büyük bir düşüş yaşayan ve 38.615 puana kadar gerileyen Galatasaray’ın yumuşatılmış Platini sisteminde dahi üçüncü torba şansı sadece üç seneden gelen puanlarla doğal olarak zor ancak hâlâ imkansız değil. Özellikle Galatasaray’dan düşük puana sahip takımlardan Almanya’da Dortmund, Fransa’da ise Montpeiller’nin doğrudan Devler Ligi biletini kapması Galatasaray’ın lehine oldu ve muhtemel dördüncü torbanın üst sıralarına taşıdı. Ön elemelerde seribaşı takımların kazanılacağı düşünülürse Galatasaray şu anda 4.torbanın ikinci sırasında yer alıyor. Bu da üstünde yer alan takımlardan ikisinin herhangi bir şekilde gruplara kalamaması halinde Galatasaray 3.torbada yer alacak demek.<br /><br />Bu sürprizlerin gerçekleşebilmesi için iki yolu var. Birincisi henüz sıralaması kesinleşmemiş liglerde puanı Galatasaray’dan yüksek bir ekibin bu şansını kaybetmesi, ikincisi elemelerde puanı Galatasaray’dan düşük bir ekibin Galatasaray’dan daha yüksek puanlı bir takımı eleyerek gruplara girmesi. İkinci seçenek için ise iki farklı yol var: Şampiyonlar ve Şampiyon olmayanlar elemeleri.<br /><br /><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidh2PE2bpFeZzVhdYcJ-tNGHmdRqWgbM3LwBHWHLrHvm37wvNA9r_6fJ04IOdW0GFLFaZ0En0J10ldSdxnUx6jNMxGsWiOn8cmxuVBvshmUrgPxBNKpAWkx_rOe91j0RhlWav7Qkkpvd9q/s1600/yunanistan-playoff.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="156" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEidh2PE2bpFeZzVhdYcJ-tNGHmdRqWgbM3LwBHWHLrHvm37wvNA9r_6fJ04IOdW0GFLFaZ0En0J10ldSdxnUx6jNMxGsWiOn8cmxuVBvshmUrgPxBNKpAWkx_rOe91j0RhlWav7Qkkpvd9q/s320/yunanistan-playoff.png" width="320" /></a><b>1-Yunanistan ŞL Play-offları ve Panathinaikos</b><br />Sıralaması kesinleşmemiş Avrupa liglerinden sadece Yunanistan'daki bir ihtimal Galatasaray için gerekli kriterleri sağlıyor; o da 50.920 puanlı Panathinaikos’un ocak dışı kalması. Yunanistan’da şampiyon normal sezonda belirlendikten sonra 2 ila 5.sıra arasındaki takımlar play-off oynuyor ve zirvede yer alan ekip Şampiyonlar Ligi’nin “Şampiyon olmayanlar yoluna” katılmaya hak kazanıyor. Şu andaki puan durumuna göre Panathinaikos iki maç kala grupta 8 puanla lider, buna karşın 7 puanlı PAOK, 6 puanlı AEK ve 5 puanlı Atromitos’un hâlâ kupa 1 şansı var. PAO gruba 4 puan avantajla başlamasına karşın avantajını kullanamadı ve puan avantajına sahip olsa da yerini kaybetme riskiyle karşı karşıya.<br /><br />Galatasaray’ın buradaki şansı AEK de dahil olmak üzere üç ekibin de takım puanının 38 binden az olması, yani Galatasaray’ı otomatikman bir sıra yukarı atacak olması. Üstelik bu üç takımdan birisi Yunanistan adına elemeye giderse Fenerbahçe’nin elemeye katılması halinde seribaşı olacağı anlamına geliyor.<br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjwguFDUZ9PhrCMGhfgeXuGlteU3ZiH1IQYtncA269rhy8vn-8w5g9Gorf_VtqI_qZVAX8q4WWXBU0tYSWVrVANmKR_P8WeGBXPTd-M7iGXFoyZ50t9Wkcpsrw0MysrxoanwZh4N3ja6XQ7/s1600/basel-path.png" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="160" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjwguFDUZ9PhrCMGhfgeXuGlteU3ZiH1IQYtncA269rhy8vn-8w5g9Gorf_VtqI_qZVAX8q4WWXBU0tYSWVrVANmKR_P8WeGBXPTd-M7iGXFoyZ50t9Wkcpsrw0MysrxoanwZh4N3ja6XQ7/s320/basel-path.png" width="320" /></a></div><br /><b>2-Elemelerdeki ihtimaller</b><br /><b><span style="color: red;">a) Basel</span></b><br />İlk 12 sıra dışında kalan ülkelerin şampiyon takımlarının katıldığı elemede Galatasaray’dan puanı yüksek tek ekip İsviçre temsilcisi Basel. Eğer Basel, iki ön eleme turundan birinde elenirse Galatasaray’ın beklediği sürprizlerden birisi gerçekleşmiş olacak ancak özellikle bu sezonki kadronun edindiği Avrupa deneyimi düşünülürse bunun epey düşük bir ihtimal olduğunu da unutmamak gerekiyor.<br /><br /><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiM4Mgdr5bkO5_5SWZBnPLridaBeE0I8N67u7Gg2pO2L9aLoQWsQ47ww6BLhx0lFXc94tuoLRMVKlaeEK8JsYTrQkoSm0m6GWY2cJceYoD9beQyxaI2mIZpzbykTZAbRQTAgyjnCKMz-WVm/s1600/non-champions-path.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiM4Mgdr5bkO5_5SWZBnPLridaBeE0I8N67u7Gg2pO2L9aLoQWsQ47ww6BLhx0lFXc94tuoLRMVKlaeEK8JsYTrQkoSm0m6GWY2cJceYoD9beQyxaI2mIZpzbykTZAbRQTAgyjnCKMz-WVm/s320/non-champions-path.png" width="307" /></a><span style="color: red;"><b>b) Şampiyon olmayanlar elemesi</b></span><br />Şampiyon olmayan takımların elemesi sürprizlere, dolayısıyla Galatasaray’ın beklentilerine daha açık. 38 bin puanın üzerinde bulunan takımlardan Braga, Dinamo Kiev ve Spartak Moskova ikişer; Tottenham, Udinese ve Lille ise birer eleme oynayacak. Bu elemelerden gelecek beş takımdan ikisinin Galatasaray’dan düşük puanlı takımlardan olması halinde diğer hesaplara hiç gerek kalmadan otomatikman üçüncü torba yolu açılacak ancak bu pek de kolay değil. Bu ihtimali gerçekleştirmeye en yakın takımlar ise Malaga ile Borussia Mönchengladbach. Sadece bir eleme oynayacak bu ekip gruplara kalmayı başarırsa bu doğrudan Galatasaray’ın işine geliyor. Öte yandan Galatasaray çok değil, sadece 0.400 puan daha fazla puana sahip olabilseydi Lille (38.835) ile Udinese’nin (38.936) kazanma ihtimallerini de cebine koyacaktı. Bu eleme döneminde epey canımızı yakabilir.<br /><br />Toparlamak gerekirse Galatasaray’ın torbası henüz kesinleşmiş değil ve 3.torba ihtimali hâlâ sürüyor. Özellikle kısa vadede Panathinaikos’un durumunu takip etmek, sonrasında ise elemelerde beklentilere uyan sürprizlerin gerçekleşmesini ummak gerekiyor. Üçüncü torbaya girmek bir prestij olduğu kadar Juventus, Ajax, Olympiakos gibi ekiplerle eşleşmek yerine alt torbadaki takımlardan birini seçmek demek, bu da hiç küçümsenecek bir avantaj değil. Kısacası bekleyelim görelim, şimdilik torbamız 3,5.pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com25tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-44950119875851749132012-05-07T00:52:00.000+03:002012-09-20T03:19:35.776+03:00İyiler Mutlaka Kazanmaz<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh-UI4htMmbxp2_fu2TY4RxnOAv0a2SoMy3OFTb56UfeO69EmywgyZgrG4Djf-X9A1vce3J87xsKo2CytBvIE1ljPBrI-t8W7wRW4VEO4D4J5CMqxv-XkCD1ugXVuFo5B4JzSJZx5XbccIl/s1600/gs-bjk-hakan-balta.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="306" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh-UI4htMmbxp2_fu2TY4RxnOAv0a2SoMy3OFTb56UfeO69EmywgyZgrG4Djf-X9A1vce3J87xsKo2CytBvIE1ljPBrI-t8W7wRW4VEO4D4J5CMqxv-XkCD1ugXVuFo5B4JzSJZx5XbccIl/s400/gs-bjk-hakan-balta.jpg" width="400" /></a></div>Galatasaray taraftarı başta olmak üzere yönetimin, belki de teknik heyet ve futbolcuların üstünde bir yenilmişlik, daha doğrusu adaletsizliğe uğramış ve yapanlar cezasız kalmış hissiyatı var. Bugün de bu psikolojinin kaldığı yerden devam ettiği 2-2’lik Beşiktaş beraberliğinin ardından önce Ali Dürüst, sonra Hasan Şaş’ın yaptığı açıklamalarda görüldü. Halbuki Galatasaray’ın dünüyle bugünü arasında hiçbir fark yok. Kadıköy’de beraberlik ve galibiyet Galatasaray’ı şampiyon yapacaktı, bugün de beraberlik şampiyonluk için yeterli.<br /><br />Galatasaray’ın sorunu taraftarına, yönetimine ve teknik heyetine bunun yetmemesi, işin çoktan bitmiş olması gerektiği düşüncesi. “Biz zaten şampiyon olduk” demek kadar bugün gelinen noktaya hizmet eden başka hiçbir şey yok. “İyiler mutlaka kazanır” kafasıyla bakmamak, son üç maçtır bu kadroyla harika Fenerbahçe maçları çıkaran hocaya ve teknik heyete bildikleri işi yapma fırsatı vermek gerek. Gerginlik Galatasaray’ın işi değil, Galatasaray bugün ligin hâlâ zirvesindeyse bu oynadığı futbol sayesinde geldi. Şampiyon olacaksa da futbolu sayesinde olacak. Soruşturma, cezalar, o, bu… Bunları Galatasaray’ın gündeminden düşürmek Galatasaray’ın yararına: iki kere iki dört…<br /><br /><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJWUE6OKoxP_djWWIYyNO0VB5WRwPZh4tY9Lg1uC-49XZBPoxX8Y4r-hLjan0mpm1ykBWefROQXs6-XXp-bIWDMokUnqbwfR2Jz7-wZApRR5ln5u7BuCVXO3HtrCBlgxKhPP1PTCfjkIze/s1600/gs-duran-top.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="295" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJWUE6OKoxP_djWWIYyNO0VB5WRwPZh4tY9Lg1uC-49XZBPoxX8Y4r-hLjan0mpm1ykBWefROQXs6-XXp-bIWDMokUnqbwfR2Jz7-wZApRR5ln5u7BuCVXO3HtrCBlgxKhPP1PTCfjkIze/s320/gs-duran-top.jpg" width="320" /></a><b>Duran top tamam da…</b><br />Galatasaray’ın bu beş maçlık seride 2 galibiyeti, 2 beraberliği, 1 de yenilgisi var. Bu 5 maçın 4’ünde Galatasaray’ın açılış golü duran topla gelmiş, diğerinde de gol atılamamış. Bu aslında senelerin duran top özürlüsü bir takım için çok iyi bir şey ama aslında bir o kadar da endişe verici. İyi oynanan, oyunu domine eden bölümlerde dahi oyun akışı içinde gol bulamamak, daha doğrusu oyunun yönünü değiştirememek büyük bir arıza.<br /><br />Bunda Elmander’in gol vuruşunun zayıflığı, Necati ve Baros’un fiziksel olarak bitikliğinin çok büyük payı var. Elbette Fatih hoca da bunun farkında ancak takım içinden çözüm üretmek pek de mümkün değil. Radikal bir çözüm olarak Riera ve Aydın’ı kanatlara koyup vasatı aşamayan Emre ile Necati/Baros’un oynayanından vazgeçmek bir alternatif olabilir ama 39 maç bitmiş, kalmış geriye 1 maç. Bunun kağıt üstünden pratiğe geçmesini de gerçekçi bulmuyorum, gerisini Kadıköy’de göreceğiz.<br /><br /><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjV3PsEiwJnJvDhJPDdsqyy576IEpPDN4k-aTS8zdaRKhbtA7ID73zEZy8qqo2Cq8vK8gI5WKeuIBTqLOkhw6h3bO6bIyRVTzbs1x2FQ7NwBhSJuWom9HubhP3mP96AaiYrG8vMX_baSFra/s1600/bjk-arena.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="194" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjV3PsEiwJnJvDhJPDdsqyy576IEpPDN4k-aTS8zdaRKhbtA7ID73zEZy8qqo2Cq8vK8gI5WKeuIBTqLOkhw6h3bO6bIyRVTzbs1x2FQ7NwBhSJuWom9HubhP3mP96AaiYrG8vMX_baSFra/s200/bjk-arena.jpg" width="200" /></a><br />Beşiktaş’ın ikinci yarıdaki çıkışında elbette Galatasaray’ın 2-0’ın kendilerini şampiyon yapıp yapmadığı soru işaretiyle oynamasının etkisi var ama çok sağlam bir mücadele ortaya koydular, golü kovaladılar ve 85 sonrasında iki farklı kanattan gol üretip 2-2’yi bulmayı başardılar. Beşiktaş’ın ikinci golünde Tayfur Havutçu’nun Mustafa Pektemek’i oynatmama ısrarından vazgeçmesinin de neler getirebileceğini gördük. Takım olarak şu son haftada gösterdikleri duruşla takdiri hak ediyor Beşiktaş…<br /><br />Eurosport'a Trabzonspor maçında yazdığım yazı için: <a href="http://tr.eurosport.com/ugur-karakullukcu-22-adam-1-top_blog218/galatasaray-nerede-yanlis-yapiyor_post2180072/blogpostfull.shtml">"Galatasaray nerede yanlış yapıyor"</a>pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com9tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-42290167930076806362012-04-28T21:09:00.000+03:002012-09-20T03:19:35.784+03:00İzmir’in Dağlarında Çiçekler Açar!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyscI4QQL8QeBuIdeO-pdCT9oZ9VKbVt93Zr73ti-lua2vqEKYRQphKnVe0XTdQD1FO8jjt_tHk4TOrvz-DnSN8mTWZNYNR5Ebd5Nv5_ZNKNKOvYxP7HhOv_p01nWWUt5GKpCsMLrnvjKa/s1600/kordon.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyscI4QQL8QeBuIdeO-pdCT9oZ9VKbVt93Zr73ti-lua2vqEKYRQphKnVe0XTdQD1FO8jjt_tHk4TOrvz-DnSN8mTWZNYNR5Ebd5Nv5_ZNKNKOvYxP7HhOv_p01nWWUt5GKpCsMLrnvjKa/s400/kordon.jpg" width="400" /></a></div>“Benim de İzmirli arkadaşlarım var” ekolünden gelsem de bir saatliğine yemek için uğramak dışında İzmir’e doğru düzgün gitmişliğim yoktu. Hâlâ neden simite gevrek, çekirdeğe çiğdem denildiği kafamı kurcalasa da hem merak ettiğim şehri, hem de kız arkadaşımın affına sığınıp methi “İzmir’de kızlar teklif ediyomuş!” noktasına kadar dayanan meşhur İzmir kızlarını yerinde görme fırsatını kaçırmadım.<br /><br />Yolda sıkılmayayım diye Bilbao-Sporting maçının İngilizce tekrarını açıp uçaktakilerin “Neyin kafası la bu” bakışları altında İzmir’e adım attım, sonra da minibüsle The Chance İzmir seçmeleri için Bornova’ya yola koyulduk. İşin garip tarafı bizi alan şöför de İzmir’e baya bir yabancıymış, Manisa’ya doğru gidiyoruz derken araçtakilerin yardımıyla Vizyon Sport denilen tesislere geldik. Sonradan bir arkadaş Twitter’da söyledi, İzmir’in en meşhur halı sahası diye. İzmir’in Vezir’iymiş yani!<br /><br /><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjezVTr6Tp7KFBxQDj7TQQUxtZGEssUTQ3Iph2RZqmouanU5Z3bkNVDjRL3rjcRzHKL21lsNj_Yb-ZWi_NzNywwDH-RZ0iBKcSvZ2udZ3NXB6WCZEOmzBrOHiim9a1x8b2lCHwHztaHlmi5/s1600/emre2.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjezVTr6Tp7KFBxQDj7TQQUxtZGEssUTQ3Iph2RZqmouanU5Z3bkNVDjRL3rjcRzHKL21lsNj_Yb-ZWi_NzNywwDH-RZ0iBKcSvZ2udZ3NXB6WCZEOmzBrOHiim9a1x8b2lCHwHztaHlmi5/s400/emre2.JPG" width="400" /></a>Ahali işleri hallederken boştaki topla biraz takılırken ekipten bir arkadaş da dayanamayınca olayı penaltı çekişmeye vardırdık, iyi bir performansa rağmen 2-1 kaybetmem dışında tabii! Sonra İsveç’e gidip Ikea’da köfte yiyen adama bağlayıp İstanbul’dan tanıdık bir restorana, oradan kahveciye girdik. Geri döndüğümüzde organizasyon artık başlıyordu. Emre Aşıklı bir mizansen çekiminin ardından iki takım da sahadaki yerini aldı ve maç başladı.<br /><br />Twitter’da organizasyonun nerede olduğunu yazmıştım, yakınlarda oturan Azmi, yani <a href="http://ortabek.blogspot.com/">OrtaBek</a> duymuş, atlayıp geldi. Maçı onla beraber takip ettik. Kırmızı takımda 1 numarayı giyen Muhammet adlı arkadaş hem tekniği, hem de iki ayağını kullanabilmesiyle dikkat çekiyordu ki U-18 Milli Takımı yardımcılığını da yapan Emre Aşık da ilk onun adını yazdı kağıda. Mavi takımın kalecisi de konuşması ve arkadaşlarını yönlendirmesiyle takdir topladı, seçilen diğer arkadaş ise benim pek dikkatimi çekmemişti, o da hocanın takdiri.<br /><br /><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjbsCXOwNoQPcVmU_NExkkVKoviUW2BrYxhgRBnGKp6QrdBwPaWi1m5_fdXO3qXkpt5Jcy5UyMtIaWBJrruTLS0HVT_HLIRUeET6Kfycj0XeD0vor-tPqT3KN5q3QkkHtaTE-zmtb1HHoDv/s1600/ugur-emre.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjbsCXOwNoQPcVmU_NExkkVKoviUW2BrYxhgRBnGKp6QrdBwPaWi1m5_fdXO3qXkpt5Jcy5UyMtIaWBJrruTLS0HVT_HLIRUeET6Kfycj0XeD0vor-tPqT3KN5q3QkkHtaTE-zmtb1HHoDv/s320/ugur-emre.JPG" width="320" /></a>Emre Aşık benim çok sevdiğim oyunculardandır her zaman, Galatasaray döneminde de, dışarıda oynarken de her daim saygı ve sevgi uyandırmıştır futbolseverlerin büyük bölümünde. Sağolsun, onla da kısa bir sohbet etme şansı buldum. Emre Aşık az önce de dediğim gibi U-18 ve U-19 milli takımlarında yardımcı hocalık yapıyor ve Feyyaz Uçar’la birlikte 2013 U-20 Dünya Kupası’na gidecek takımı belirleyecekler. Hocanın söylediğine göre takım 93-94 doğumlulardan oluşacak, 95’lilerden ise beklendiği kadar çok isim seçilmeyeceği izlenimine vardım. 95’lilerden takımda düzenli oynayan Recep Niyaz’ı ayrıca sordum, onun farklı bir statüsü var ve sakatlık gibi bir durum olmazsa seçilecek. Birkaç ismi takip etmemi önerdi, onlar da bende kalsın şimdilik :))<br /><br />Sonra ise İzmir’e gelmişken biraz dolaştık elbette, Kordon’a inip birer bira içip koyu bir sohbetten sonra döndük. Bilincimi kaybedecek düzeyde bir uykuya dalınca ne olduğunu pek anlamadım ama kendime geldiğimde yanımdaki kadın bir solundaki kişi korkudan titrediğinden onu sakinleştirmeye çalışıyordu, ondan sonra türbülanstan türbülansa koşarak İstanbul’a adım attık.<br /><br />Sonuç olarak İzmir kızları ortalamanın üzerinde ama ağzımı açık bırakacak kimseyi görmedim, giyim tarzları ise güzel. (Bunun hesabını bilahare vereceğim) Sokakta dolaşan köpekler ise acayip sevimliydi, tanımadığı insana niye şebeklik yapar la sokak köpeği! Onun dışında Reyhan Pastanesi’nden alınan kurabiyelere, özellikle fıstıklılara beş yıldız, ulaşım ve hizmete dört yıldız veriyorum! (Bizi de gör Vedat abi!)<br /><br />Bu güzel organizasyonda emeği geçen arkadaşlara da ayrıca teşekkür ediyorum, bana güzel bir yaşattıkları için. Gevrek, boyoz, kumru, söğüş, çiğdem, domat, darı, klorak...pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-6701431470451700203.post-27196029174056641852012-04-27T03:44:00.000+03:002012-09-20T03:19:35.793+03:00Şampiyonlar Ligi: The Wall<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipSACg_tBI0jHnIP0VWAFTrH5C55NgpGLcouAFcy1CptukPCLyUQEDjYSN032kfVnG3PjrTISLS2FOlF3hhZ74MuAr2dBGbz8hXM7KaSl5KM4U5Awu0XBhZowewy4DQ0N-j-Vfrgqs-WB4/s1600/chelsea-barca.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipSACg_tBI0jHnIP0VWAFTrH5C55NgpGLcouAFcy1CptukPCLyUQEDjYSN032kfVnG3PjrTISLS2FOlF3hhZ74MuAr2dBGbz8hXM7KaSl5KM4U5Awu0XBhZowewy4DQ0N-j-Vfrgqs-WB4/s1600/chelsea-barca.jpg" /></a></div>Kuzey Londra’da halk tek pozisyonla 1-0 kazanılan, bereketli Barcelona mücadelesinin ardından mutluluğa boğulmuşken Komutan Roberto Di Matteo, askerlerine emirler yağdırmayı sürdürmektedir. “Kış geliyor. İkinci maç bu kadar kolay geçmeyecek. Duvar’ı (The Wall) onarın, hazırlıklara başlayın!” Dııı dıı, dırı dıı dııı, dırınııı...<br /><table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: right; margin-left: 1em; text-align: right;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipqcb8UC7UZdfuM8FwdZxl-g_B5Qyr2wYEMhR8CJtQkOCR2PnGkAXU-X15TVK7GztfFN0icpdqqe3RF-VVKvDFWMDDLeQhbcKOBymweMQXm6hSFJkBcoZ1g97KB5MF-dqOYIAvOInFukta/s1600/cuneyt-cakir-terry.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipqcb8UC7UZdfuM8FwdZxl-g_B5Qyr2wYEMhR8CJtQkOCR2PnGkAXU-X15TVK7GztfFN0icpdqqe3RF-VVKvDFWMDDLeQhbcKOBymweMQXm6hSFJkBcoZ1g97KB5MF-dqOYIAvOInFukta/s320/cuneyt-cakir-terry.jpg" width="220" /></a></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Cüneyt Çakır, kırmızı kart ve penaltı<br />kararındaki başarısıyla tam not aldı.</td></tr></tbody></table><br />Elbette Chelsea’nin Barcelona karşısında elde ettiği galibiyet bu mini Game of Thrones parodisi gibi gelmedi ama Roberto Di Matteo’nun öğrencileri kalelerinin önüne otobüs, uçak çekmediler, adeta bir ‘Duvar’ ördüler. Barcelona gibi bir takım karşısında 2-0 gerideyken 10 kişi kalıp maç sonunda 2-2’ye getirmek için duvar örmekten fazlası gerekiyordu elbette, o sihir de Ramires’ten geldi. Londra’da Drogba’yı ince gören Brezilyalı, bu maçta da Valdes’i önde görünce topa estetik bir dokunuş yaparak fırsatı affetmedi ve Chelsea aradığı fırsatı buldu. Geriye kalan 45 dakika ise film senaryosu gibiydi.<br /><br />Barcelona son yılların en formsuz bir ayını geçiriyor. Hem La Liga’yı, hem Şampiyonlar Ligi’ni kaybettikleri bir haftalık süreçten önce oynadıklar Levante ve Zaragoza maçlarında da hücumdaki üretkenliklerinin düştüğü adeta bağırıyordu. İki maçta da 1-0 geriye düştükten sonra birinde Messi’nin bireysel çabası, diğerinde ise hakemin de katkıda bulunduğu bir penaltıyla kazandılar ama hücumdaki çarkların eskisi kadar düzenli işlemediği açıktı. Pep Guardiola ise açıklamalarının alt metninde bunu bildiğini belli etse de kendisinde kredileri büyük olan oyuncularına, altyapıdan çıkardığı ‘çocuklarına’ güvenmeyi sürdürdü.<br /><br /><table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: left; text-align: left;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgN0fEBPm5WJybn4B5nVbLn6fPprAyRXTih0QeuSZ8ZcdrDLMct2xPj2mclmhXC9IR-9GmGv82UJIVIkzp8PoFg51y9hTaLpRnVlaWka-6kA44nhBpNWqVhd9dMHm23aZ4xLa0W6W5c1U93/s1600/messi-chelsea.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgN0fEBPm5WJybn4B5nVbLn6fPprAyRXTih0QeuSZ8ZcdrDLMct2xPj2mclmhXC9IR-9GmGv82UJIVIkzp8PoFg51y9hTaLpRnVlaWka-6kA44nhBpNWqVhd9dMHm23aZ4xLa0W6W5c1U93/s320/messi-chelsea.jpg" style="cursor: move;" width="320" /></a></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Maçta bir penaltı kaçıran Lionel Messi hayal kırıklığı yaşadı.</td></tr></tbody></table>Xavi’nin dahi ortalamasının altına düştüğü bir ortamda Real Madrid’e Camp Nou’daki şampiyonluk maçında boyun eğdiler, ondan önce de bir türlü ağları bulamadıkları Londra’da Chelsea’ye… Lig de ezeli rakibe teslim edilince Camp Nou’da bu kez sezonun maçına çıkıldı ama 2-0 öne geçmiş, tur biletini eline almış bir Barcelona’nın 10 kişilik, kapasitesi belli Chelsea karşısında 2-2’yle eleneceğini kim tahmin edebilirdi ki? Fernando Torres’in ardından ümitsizce 60 metre depar atan Busquets'in üzüntüden kendini yere bırakması Barça adına sezonun özetiydi.<br /><br /><b>Über Alles Bayern!</b><br />El Clasico finali beklentileri Salı akşamından yattı derken diğer finalistin de bir İspanyol olmayacağını çok fazla kişi beklemiyordu. Buna karşın maçın her anında hücumu düşünen bir Bayern Münih çıkmıştı Santiago Bernabeu’ya. Önce Alaba’nın yaptırdığı penaltıyı, ardından Mesut Özil’in lokum şeklinde tarif edebileceğimiz pasını gole çeviren Cristiano Ronaldo, gecesinin kabusla sona ereceğinden habersizdi.<br /><br /><table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: right; text-align: right;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggN02JTVjXxq1sxvAfEa-Fa-i4KLbsyDdV8zWnNcIoPH_nyx_g01G_tkzBLMoNnAuhpTJBnWil3KSUzSS7guBwIuQBg8CnIMTIW-dswwPDXSxRxdGQNVr8FBIVLPM4ZBMPCrethEdt1PlN/s1600/bayern-real-madrid.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggN02JTVjXxq1sxvAfEa-Fa-i4KLbsyDdV8zWnNcIoPH_nyx_g01G_tkzBLMoNnAuhpTJBnWil3KSUzSS7guBwIuQBg8CnIMTIW-dswwPDXSxRxdGQNVr8FBIVLPM4ZBMPCrethEdt1PlN/s320/bayern-real-madrid.jpg" width="320" /></a></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Bayern, Allianz Arena'da Chelsea'nin finaldeki rakibi...</td></tr></tbody></table>2-0 gerideyken dahi topla daha çok ve daha hücum odaklı oynayan Bayern, Barça maçında da gördüğümüz öldürücü Real kontralarına karşın yılmadı. Arjen Robben’in Necati Ateş’i kıskandıracak netlikte bir gol kaçırmasının ardından Ronaldo’nun farkı ikiye çıkarmasına aldırmayıp zorlamaya devam ettiler ve Pepe’nin Gomez’i düşürmesiyle bir penaltı kazandılar. Neyse ki Robben bu kez Casillas’ı zor da olsa geçmeyi başardı ve durum 2-1’e geldi. Karşılıklı birçok gol pozisyonunun heba edildiği, yüksek tempolu oyun, Barça-Chelsea maçına da bir gönderme gibiydi. Fakat mücadelenin hafızalara kazınan anları maçın kendinden çok, uzatmaların ardından gidilen penaltı atışlarıydı.<br /><br /><table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: left; margin-right: 1em; text-align: left;"><tbody><tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdR_MbJdf92PULd_X0wTRPXnZv8jP296PeN35Llgf9IYjCa3JrlrjixPS3IwGgQ3dDXx4cPgUD4k1FJz83yLWpX1QfO5Ihl-BPUKHrVJHhgtMtpsqjH1KTXBiGfTGiip0in-8oA2cvZARA/s1600/neuer-real-madrid.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdR_MbJdf92PULd_X0wTRPXnZv8jP296PeN35Llgf9IYjCa3JrlrjixPS3IwGgQ3dDXx4cPgUD4k1FJz83yLWpX1QfO5Ihl-BPUKHrVJHhgtMtpsqjH1KTXBiGfTGiip0in-8oA2cvZARA/s320/neuer-real-madrid.jpg" width="320" /></a></td></tr><tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Manuel Neuer, iki penaltı kurtararak turu Bayern'e getirdi.</td></tr></tbody></table><b>İki kahraman, tek kazanan</b><br />Penaltılarda iki yiğit çıktı meydane, ikisi de birbirinden merdane! Önce Manuel Neuer, Real Madrid’in süperstarları Cristiano Ronaldo ve Kaka’nın penaltılarını çıkarmayı başardı. Ardından tur mu geldi derken Iker Casillas ortaya yüreğini koydu ve iki kurtarış da o yapıp penaltıları eşitleme şansını Sergio Ramos’a bıraktı ama bıraktığına pişman oldu. Bir Şampiyonlar Ligi yarı finaline yakışmayan yetersizlikte, şuursuz bir abanma ile topu üstten auta atan Ramos, arkasından gelen Schweinsteiger’e şampiyonluğu teslim etti. Ramos’un penaltısının ardından dizlerinin üzerine çıkan Jose Mourinho ise Schweinsteiger’in Almanlıktan aldığı hazlardan biri olan penaltı becerisini konuşturmasının ardından birkaç saniye içinde soyunma odasına gitti. Üç farklı takımla Şampiyonlar Ligi’ni kazanan tek teknik adam unvanı penaltılara takılmıştı. Bayern, Allianz Arena’da, mabedinde final oynamak için evine dönüyordu.<br /><br />*Bu yazı Eurosport.com Türkiye için yazılmıştır. Yazının orjinali için <a href="http://tr.eurosport.com/futbol/uefa-sampiyonlar-ligi/2011-2012/sampiyonlar-ligi-the-wall_sto3248765/story.shtml">tıklayın</a>.pclionhttp://www.blogger.com/profile/07809559809345877984noreply@blogger.com2