Galatasaray 1-1 Kayserispor

Son ana kadar Galatasaray istediği tempoda götürdü maçı. Zaman zaman Kayserispor'da top fazla kalsa 10 kişi kalmanın getirdiği yükü iyi kaldırdı takım, rakibe pozisyon bile vermemişlerdi, taa ki 90. dakikaya kadar. Zevkli ve beklendiği gibi bir maç olduğunu iddia edemeyiz ama bana göre maçı hakeden taraf Galatasaray'dı, olan 2 puana oldu.

Şüphesiz maçın gidişatını etkileyen en önemli olay Lincoln'ün atılması. Bana göre iki kart da ucuzdu, hele aynı oyuncuya üç dakika içinde olunca çok daha ucuz geliyor insanın gözüne. İlk pozisyonda penaltı olduğunu iddia etmeyeceğim ama temas olan bir pozisyonda sarı kart vermek bence gereksizdi. İkinci pozisyonda ise son ana kadar farkında değil gibiydi Lincoln, döner dönmez de ayağını uzatma ihtiyacı hissetti. Sonuçta bir ihlal var, sarı kart verilebilir ama bir kırmızı kart için oldukça basit bir sebep olduğunu söyleyebiliriz.

Taraftarı deli eden ise bu dakikadan sonra eyyam yapmamak adına kendini şartlayan Selçuk Dereli'nin kırmızı kartı takip eden 5 dakika içinde 3 net faulü atlaması oldu. Hem taraftar hem de faullere maruz kalan Baros delirdi, bence haklılardı. Maçın dengesi bozulduktan sonra 1-0'ın da getirdiği avantajla takımın geriye yaslanmasını ben anlayışla karşılıyorum. Biz Türküz, biz Galatasaraylıyız, geriye çekilmeyiz türevi görüşlere katılmıyorum. Eğer akıllı oynarsanız çok daha net pozisyonlar bulabilirsiniz oyunu kendi yarı sahanızda kabul ederek. Eksik ve kızılması gereken bir nokta varsa Galatasaray'ın bu organizasyona yatkın olmayan ne kadar oyuncusu varsa sahada tutmasıydı. Arda ve Nonda özellikle 60'tan sonra oyundan iyice koptu, topu Galatasaray'da tutmakta zorlandı. Milan Baros sarı kart nedeniyle çıksa da Nonda'nın yerine daha hareketli ve seri bir oyuncu olan Yaser Yıldız oyuna alınmalıydı.

Esas sinir bozucu olan detay rakibe duran toplar dışında ciddi bir pozisyon vermemişken kaleciye doğru gelen basit bir topun ağlara gitmesi. De Sanctis topu büyük ihtimalle göremedi ama topu görmeden köşe seçip atlaması daha büyük bir hata bana göre. Galatasaray'ın şampiyonluk yarışında sonuna kadar kalacağına eminim ama bu büyük ve önemli bir darbe oldu. Deplasmanlarda zaten sıkıntı yaşayan bir ekibin kendi sahasında öne geçtiği maçta 2 puan bırakması iyiye işaret değil. Bu puanları telafi edebilmesi için ekstra bir-iki galibiyet gerekecek takıma. Önlerinde zorlu iki Bordeaux maçı olduğunua da düşünürsek problem yaratacaktır bu puan kaybı.

Trabzonspor ve Sivasspor arayı açmaya başladı, iki takımdan birinin Şampiyonlar ligine kalma olasılığı gittikçe yükseliyor, bu da ülke futbolu adına bir ilk olabilir...

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

8 yorum:

Borges dedi ki...

Ikinci sari kart icin söyle bir aciklama söz konusu: hizli bir sekilde kullanilan faul'da top rakip ile temas eder ise oyun devam eder. 46.maddesinin c sikki diyorlar ama ben cok emin degilim.. Birincisi ise bana göre daha haksiz bir sari kart..

PCLioN dedi ki...

Bana göre ikisinin de verilmemesi gerekirdi ama takdir hakkını sürekli Kayserispor'dan yana kullandı Selçuk Dereli. De Sanctis'in hiçbir uyarı almadan 70lerde gördüğü sarı kart bile bunu gösteriyor. Milan deplasmanında gibiydi Galatasaray...

sekerse tehlike dedi ki...

de sanctis sarı kartı 82 de gördü. Diğer kartlar haksızdı Lincoln ve aghahowaya çıkan kartlar..

caglarkeceli dedi ki...

selçuk dereli her galatasaray maçında bu eyyamcı davranışları sergiliyor bu maçta doruk noktaya çıkardı bu eyyamcılığını zaten selçuk derelinin lincolne bir kafayı takmışlığı var o yapılanlara faul vermemeye özen gösteriyor bugünkü maçı televizyon karşısında izlerken barosa yapılanlardan sonra çıldırdım tribünlerin selçuk dereliye yaptığı tezahürata eşlik etmeye başladım

o_U_t_C_a_S_t dedi ki...

işin kötüsü lincoln atılana kadar gayet iyi geliyorlardı kayserinin üstüne 2 inci ve 3üncüyü de atabilirlerdi bence .bu kart sivas maçındaki kırmızıdan (buza tekme olayı) daha fazla olmasa da bayağı etki etti maça.
baros basta olmak üzere galatasaraylıların her yere düştüklerinde skibbe nin yüzünde olusan sakatlık korkusu ve siniri görünce birkez daha acıdım adama. birde linderoth un yüzünü unutmuşum bugün farkettim :)
herneyse geçti gitti

yksl dedi ki...

Ligde liderlik yarışı baya kızıştı artık anadolu takımları akıllı transferler yapıyor biraz daha kalite arttı ama hala tesisler idare eder düzeyde

PENNEARABIATA dedi ki...

iyi de pclion, Yaser dünkü maçın kadrosunda yoktu :)

PCLioN dedi ki...

Ali abi, haklısın ama Yaser adı çok önemli değil orda. Demek istediğim geriye yaslanmışsanız ileri uçta kullanmanız gereken oyuncunun daha hızlı olması gerektiği. Nonda ve Arda bu hücum sistemi için uygun oyuncular değiller. Bir kaza kurşunu pahalıya mal olabiliyor işte...