Bir Kupaya Veda: Intertoto Kupası

Sessiz sedasız bir devir daha kapanmak üzere Avrupa futbolunda. Yıllardır sezon öncesinde ekstra UEFA Kupası bileti için oynanıyordu bu kupa bildiğiniz gibi, son iki-üç yıldır biraz cıvısa da kendine has bir tarafı da yok değildi hani. Özellikle 90larda daha bir başkaydı ve grup bölümüyle, elemeleriyle tam bir Avrupa Kupası hissini veriyordu izleyenlere. Ülkemizde bu kupanın nimetlerinden faydalanıp UEFA Kupasına kalabilmiş tek takım Kayserispor ama Intertoto deyince benim aklıma Kayserispor'dan çok Bursaspor ve İstanbulspor gelir.

Bursasporlular için özel bir yeri olduğunu biliyorum Intertoto günlerinin, Galatasaray'ın UEFA Kupası yolculuğuyla eşdeğer bile denilebilir, o kadar büyük bir özlem var o günlere. Kupanın ismi küçümseme sıfatı olarak kullanılıyor bugünlerde ama dediğim gibi, o günlerde gerçekten başka bir havası vardı Intertoto'nun. Kupayı kazanıp UEFA Kupasına çıkan takımları daha sonraları çeyrek final civarında görmek sürpriz değildi. Özellikle İngiltere, İspanya, Fransa gibi ülkelerin takımları ciddi anlamda önem veriyorlardı kupaya, bizdeki algının aksine. Bursaspor o sezon İngiltere'yi temsil eden Wimbledon'ı 4-0 yenmişti galiba, hatırladığım en flaş sonuç odur. Ben daha çocuktum o dönemler ama Manchester zaferleriyle futbola ilgi duymaya başlamış birisi olarak Avrupa Kupalarını sektirmeden izlediğimi bilirim. Bursaspor'un o sezonki maçları da öyleydi. Benim söyleyeceklerim kısıtlı oluyor tabii yine, eğer okuyucularımız arasında o günleri hatırlayan arkadaşlar varsa yorumlara bırakabilirler...

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

12 yorum:

Jordi Metal dedi ki...

Peki bu sene uefa'ya 2 takım mı gidecek. fortis kupası hariç. Nasıl olacak.

pclion dedi ki...

Ligden iki takım, FTK'den bir takım gidecek UEFA'ya, toplamda 2+3 olmak üzere 5 takımda Avrupada olacağız...

os dedi ki...

rahmetli mususi vardı ya, timsah yürüyüşünü getiren adamdı sanırsam -sallıyor da olabilirim- :) kalede gançev, ilerde ercüment vardı fileleri yırtan :) keza elvir baliç...


en bombasını sona bıraktım: yusuf youssef :))) yok böyle bir futbolcu ismi, isim soyisim uyumu :)

intertoto deyince hakikaten bursa ayrı bi anlamlı olur. o zamanlar PSG falan katılıyordu, şampiyonlar ligi 8 takimla oynandığından ötürü, baya bi kaliteli takımlar oluyordu intertoto'da.

villareal 2003'te intertoto'dan yarı final oynamış bu arada, bir de dortmund'un intertoto'dan gelip final oynadığını duydum, tam emin değilim..

Jordi Metal dedi ki...

@pc lion

teşekkürler bilgi için :)

@os

karlsruhe'ye elenmelerine çok üzülmüştüm o zamanlar

Anonymous dedi ki...

bu kupadaki takımların en ünlüsü zidanelı,dugaryli,witchgeli kadrosuyla intertotodan UEFA finaline kadar çıkan ve finalde bayerne kaybeden bordoeuxdur.

Majesty dedi ki...

Ercüment vardı o dönem Bursaspor'da, epey popülerdi.

Samakays dedi ki...

ben de bursalı ercument in gol attığını hatırlıyorum evet o zamanlar hakkaten bi bursa fırtınası vardı

emin degilim ama zidanlı bordo nun da intertoto dan uefa da finale yukseldiğini hatırlıyorum
95-96 senesi bayern munihle olması lazım

altay dedi ki...

1998-1999 yilinda ALTAY ceyrek finalde bastia elenmisti,izmir de 3-2 kazanmisti da ama yetmedi,

Anonymous dedi ki...

busalı o sene zidane lı marsilya nın finali de var. onlar da inter toto dan çıkmışlardı finale.

valla o bursalı senede haessler bitirmişti takımı. kıçtan bacaklı o futbolcu bursasporu bitirmişti. ama o yaz bursa acayip eğlenceliydi. düğünlerde bile timsah yürüyüşü yapılıyordu. bursa için 2 maçtır hala hatırlanan. biri bu inter toto final maçı, diğeri 92 de, kupa finalinde, şükür ün bursadaki son senesinde, 3-0 ın rövanşında trabzon da 5-1 kaybeden rövanş. kalede nitu vardı romen. adam 40 metreden 4 gol yemişti.

wimbledon ı ingiltere de yenmişti. ama sanırım o wimbledon, 18 yaş ortalaması ile katılmıştı kupaya. çok gençtiler.

karlsruher maçı ise apayrıydı. bursa da çıt çıkmamıştı. o kadar sessizdi sokaklar. herkes evlerindeydi. penaltılar işte.

birde majid mususi öldü. allah rahmet eylesin. gündüz feneri gibiydi mübarek.

o kadronun forveti baljic(baliç olmamıştı daha)-mususi-ercüment. arkalarında kayseriden gelen levent oynardı.

apaç dedi ki...

uğur programı izledim ve yüksel aytuğ'laşıyorum.

bir kere hakikaten bir curcuna hakim. kimin ne dediği anlaşılmıyor. tamam orda bulunan 5 kişi de futbol hakkında bilge, donanımlı insanlar; lakin bu sistemle olmuyor, hiçbir zaman olmaz da.

neyi, kimi izlediğimi bilmesem sanki bir kadın programı ve konuşanlar da ordaki eli mendilli seyirci ablalar sanırdım.

ayrıca belli bir nizam da yok. çok daldan dala ilerliyor muhabbet.

başka bir kanalda olsa bu akşam yayından kaldırılır derdim.

ama allahtan ntvspor gibi reting kaygısı olmayan bir kanalda da biraz daha izleyebileceğiz sizleri.

MOURINHO dedi ki...

İstanbulspor'un Lyon maçları vardı yanılmıyorsam..

aslantepe dedi ki...

hassler'liydi karlsruhe. tarnat,biliç vardı sonra. gerçi daha tarnat,biliç olmamışlardı. ama hasslerleri vardı. winfried schaeffer teknik direktör. adı bir on yıl türk takımlarıyla anıldı durdu sonra.

Wimbledon maçının bir yaz günü öğleden sonra oynandığını televizyonda rastlantı eseri cine5de karşılaşıp izlediğimi hatırladım şimdi.

Charleroi vardı grubunda bir de onu hatırlıyorum. Tunahan vardı Bursa Spor'da o zaman savunmadan da Selim'i ekleyebilirim kadroya..

son yoruma bir düzeltme bu arada..
Bursalı o sene Zidanelı Bordeaux vardı finalde. Uefa'ya Bursa'yı eleyen Kalsruhe'yi eleyerek katılmışlar finalde Klinsmannlı,Matthauslu,Kostadinovlu,Papinli Bayern Münih'e kaybetmişlerdi. Türk futbolunun Pavel Nedved ile tanıştığı seneydi aynı zamanda. Öneleme turunda Galatasaray'ı Nedved çarpmıştı resmen.