Galatasaray Geleceğini Kurgularken #2: Yedek Kulübesi

Yedek kulübesi yüzeysel bakıldığında çok da önemli değilmiş gibi gözükse de ilk 11'den bile fazla öneme sahip uzun bir maratonda, hedefleriniz arasında lig şampiyonluğu da bulunuyorsa yedek kulübenizde size hamle üstünlüğü sağlayacak oyuncuları bulundurmalısınız. Oyunun gidişatını değiştirecek oyuncu klişesinden bahsetmiyorum burda, kritik bir sakatlıkta oyuna girebilecek birden fazla mevkiide oynayabilen bir oyuncu olabilir, oyun sıkıştığında açmaya yönelik ofansif bir bek oyuncusu olabilir, sadece gol-asist yapacak oyunculardan kurulu olmamalı bir kulübe.

Galatasaray'ın son şampiyonluğundaki kadroya bakarsanız o sezonki Fenerbahçe 11'inden bireysel yetenek olarak üstün olmadığını rahatlıkla görebilirsiniz ama Galatasaray takımında Fenerbahçe'de olmayan bir şey vardı, o da derinliği bol yedek kulübesi. Sezon başında Tobias Linderoth'un üstüne kurgulanmış bir orta saha varken Mehmet Topal, Barış Özbek gibi oyuncular beklenen sertliği sağladılar sezon boyunca, takımın kontra atak bulabildiği dakikarda Serkan Çalık katkı yaptı, sezon boyu dönüşümlü oynayan üç forvet oyuncusu da 10 golün üstüne çıktı. Bunlar tamamen nitelikli yedek kulübesinin getirisidir. Bunun önemli bir yönü de kulübeyi diri tutabilmektir elbette ama öncelikli olan orda takımın oyundaki durumuna göre hamle yapabilmenizi sağlayabilecek oyuncular bulunmasıdır.

Bu sezon sıkça yedek kulübesinde yer alan oyuncularımızı inceleyelim. Bu sezon yedekten gelip oyuna giren oyuncularımız kimler? Volkan Yaman, Ümit Karan, Shabani Nonda, Mehmet Güven, son dönemde Hasan Şaş. Bu oyunculardan hangisi bırakın katkı yapmayı, yerine girdikleri oyuncuların ortalamasına yakın bir oyun ortaya koydu? Ümit Karan en son lig golünü Mart 2008'de atmış yahu, daha fazla ne söylenebilir! Shabani Nonda oyun içindeki vasatın altı performanslarına rağmen en azından gol atabilmiş ama fizik olarak çok büyük bir düşüş içinde. Fazla da kızamıyorum Nonda'ya zira futbolu bıraktıracak cinsten büyük sakatlıkları atlatıp geri dönmüş bir oyuncu, vücudunun normal bir futbolcudan daha erken güçten düşeceği belli. Volkan Yaman Orhan Ak için söylediklerim adına kendimden utanmamı sağlamış bir oyuncudur, ötesi yok benim için. Fatih Terim Volkan'ı Bank Asya'dayken nasıl milli takıma almış, hayretler içerisindeyim. Bendeki bıraktığı tek iz Galatasaray'la sözleşme imzalarken gözlerinin içinin gülmesidir ama yetmiyor işte bunlar futbol oynamak için. Mehmet Güven'e taraftarların büyük çoğunluğu tarafından gönderilmesi gereken ilk oyuncu gözüyle bakılsa da bence bu kulübede iyi, kötü katkı yapabilmiş tek oyuncudur, özellikle sezonun ilk yarısında. Onda şu ana kadar gösterebildiğinden daha fazlası olduğunu biliyorum ama kendini kabul ettirecek performansı ufak tefek parlamalar dışında ortaya koyamadı Mehmet, büyük ihtimalle de sezon sonu yolcuları arasında olacak.
Bir de genç oyuncular var tabii, Galatasaray'ın gençlere şans veren bir takım olduğunu göstermek için kulübeye oturtulmuş oyuncular; Alparslan, Serkan, Semih ve Yaser. Bol bol yazdık, çizdik burda. Bir oyuncuyu oynatma niyetiniz varsa kulübeye ya da oyuna alırsınız, süs bitkisi olsun diye değil. Eğer stoperlerinizin hepsi sakatsa siz Semih'i oynatmamak adına üç oyuncuyu alışkın oldukları bölgenin dışında oynatmayı göze alıp Volkan Yaman'ı tercih ediyorsanız, hatta bunu da bir adım öteye taşıyıp Kewell gibi bir adamı stoper oynatmaya kalkıyorsanız o oyuncuyu kadroya almayacaksınız, mantık bunu gerektirir. Doğru ya da yanlış demiyorum dikkat ederseniz, bir oyuncuya 6. alternatif olarak bile güvenemiyorsanız o oyuncunun bırakın kulübeyi kadroda işi yok. Alparslan için de aynı şeyler geçerli. Elinizde hücuma dönük sol bek yokken bu oyuncunun aldığı toplam süre 26 dakikaysa iyi bir yedek kulübesinden söz etmek bir hayalden öteye gitmeyecektir.

Bu sezon çözülmesi gereken en önemli sorun bana göre budur. Yukarıda adı geçen oyuncuların büyük çoğunluğu gidecek, galiba buna kaleciler de dahil. Baştan yapılandırılacak kulübeye laf ola beri gele oturtulacak oyuncular yerine teknik direktörün çekinmeden şans verebileceği oturtmak gerekli. Bütün sezonu 13,5 oyuncuyla geçirip şampiyonluktan söz edemezsiniz, edilemiyor da zaten.

Aklımdan geçen isimler elbette var, zaman zaman blogda paylaştım bu isimleri. Kulağımıza gelenler de var ama burda isimlerden ziyade kulübenin verimsizliğini teşhis etmek. Şuraya şu, buraya bu gelsin demek için henüz erken, daha ligin bitimine 3 hafta var ve bunları konuşmak için bol bol vaktimiz olacak. İçi daha dolu konuşmayı tercih ederim açıkçası, o yüzden bir süre beklemek istiyorum müsadenizle. Transfer haberleri geldikçe tek tek değerlendiriyoruz zaten.

Ek: Ben yazıyı yazarken kaleci adayını söylemiş zaten Bülent abi, Manisasporlu Ufuk'la ciddi şekilde ilgileniyor Galatasaray, bitmek üzereymiş transfer. Üçüncü kaleci ise geçtiğimiz sezonu Beylerbeyi'nde kiralık olarak geçiren Fırat Kocaoğlu olacak...

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

15 yorum:

Sinan Kolat dedi ki...

ufuk süper olur, artık türk kaleci görmek istiyorum GSnin kalesinde. aykut da iyiydi bence ama şansını öyle veya böyle kullanamadı, ufuk inşallah olur.
çok ciddi bir gençleştirme operasyonu ile 2009-2010 sezonunun harcanması taraftarıyım ben. mesela kalede ufuk, defansta uğur-murat akça-semih-alpaslan, ortada mehmet topal-arda-kewell ve biri daha, hücumda da baros ve biri daha ile oynasa GS ne iyi olur.
Çünkü asıl önemli nokta, seneye bu takım ile oynatıp pişirdin mi sonraki sene TT Arenada genç ama dinamik, Arsenalvari bir takımın olur

LeFoot dedi ki...

bir Fenerbahçeli olarak, olana bitene dışardan bakıyorum elbette... Galatasaray'ın kulübesi gerçektende yetersizdi,ilk onbirdeki iyi oyuncuların yerini dolduracak oyuncular yoktu Galatasaray'ın... Sezonun sonuna doğru iyice daraldı kadro, çünkü bazı yedek oyuncular artık yedekten de sayılmıyordu. misal, Ümit Karan, Hasan Şaş...

Diğer yandan da, genç oyunculara değinmişsin. Semih ve Alpaslan'ın mutlaka bu takıma entegre edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca stoper bölgesinde bir eksiklik yaşıyorsan, o bölgeye başka pozisyonun oyuncusunu devşirmektense, genç ve tecrübesiz bir stoperi ilk onbirde oynatmaktan çekinenleri anlamıyorum.Zaten normalde kulübede bekleyen genç oyuncuları, takımın eksik düştüğü zamanlarda da oynatmayacaksak, onları takıma entegre edebilmenin yolu nedir?

Anonymous dedi ki...

Manisaspordan Sezer Öztürk (<-C. Lincoln) ve Yiğit İncedemir'i (<- M. Topal)de düşünsek iyi olur bence.

extensor dedi ki...

Şunu da vurgulamak çok önemli... Sene başı baktığımızda Ümit Karan ve Nonda yedek bırakılamayacak kadar kaliteli oyunculardı...
Üstelik Yaser gibi de bir isim vardı.
Hasan Şaş çok iyi bir sağ kanat yedeğiydi.
Alparslan ve Volkan bu kadar kötü değildi.
Kaleciler zira aynı.
Meira Servet Emre G Emre aşık keza.
Uğur ve Sabri'ye bir de S Kurtuluş eklenmişti.
Linderoth'un dönüşü bekleniyordu...

Gelgelelim çok önemli rol alacak yedeklerin hepsi ama hepsi profesyonallikten bihaber davrandılar.
Hepsi kilo aldı geniş bir bel yaptı kendine.

Ümit Nonda Volkan Hasan acayip kilo aldı.
Meira zamansız yere satıldı.
Servet ve Emre Güngör olmayacak şekilde uzun süreli sakatlıklar yaşadı.
Serkan, Uğur ve Linderoth iyileşemedi.
Aydın, Alparslan, Ferdi yeterli patlamayı yapamadı.

Yani demem o ki sene başı aslında oldukça genişti Galatasaray'ın kadrosu.
30 kişi civarıydı hatta.
Ama ne genç yedeklerde ne ihtiyar yedeklerde hiç ama hiç istek yoktu bu sene...

apaç dedi ki...

en büyük sorunumuz ön kanat yedeklerindeydi bizim.

ne ferdi, ne de danone cup futbolcusu aydın iyi birer yedekleyici olabildiler.

özellikle mıymıntı aydın, -hoş ben bundan adım kadar emin olsam da- büyük sükut-u hayele uğrattı abdullah avcı ve evandro roncatta severleri.

oysa onun için özer'in transferinden vazgeçilmişti.

şimdi aydın'ın kıçına hakettiği tekmeyi vurup, kapı önüne koysan, balon abdullah'tan başka talibi çıkmaz.

özer'e ise 5 milyon avrodan aşağısına alamazsın.

futbol garip.

lincoln de çok büyük topçu.

.E. dedi ki...

Bence Franco lazim degil, Ufuk Alinirsa bence Birinci odur. Oyuncu oynarsa gelisir ve daha iy olur, yedek oturmadan degi. Ufuk Milli Takima cagriliyor ve zaman verirsek Turkiyenin Birincisi olur! Volkan Demirel neyki? Adam Karateci, kaleci degil.

Okuduklarima göre Ufuk intellektuell ve durust bir insana benziyor.

Herkese iy Aksamlar,
Isvecten Selamlar!

father vic dedi ki...

yabancı kaleci sevdasına bu sene santcisle oynadık ve görünen o ki seneye de leo franco olucak kalecimizde..aykuta orkuna güvenmedik eyvallah..şimdi de ufuk gibi genç bi kaleciyi,üstelik kendi takımında 2 senedir banko oynayan birini,2. kaleci olarak almak yazıktır..hemde onu 2. kaleci olarak alırken şu an ki kalecilerinizden biri değil yeni alıcağınız kaleciyi 1. kaleci olarak düşünerek bu transferi yapıosunuz..noolcak sonra..leo franco 3 sene kalıcak ondan sonra bi yabancı kaleci daha gelicek o oynicak ufuk gelicek bilmem kaçına ve 5-6 senelik yedek kaleci olucak..tıpkı aykut gibi..sonra gönülsüz bi şekilde şans vericeksin göstermelik..ilk hatasında biletini kesicen yine yabancı bi kaleci getiricen üstüne böyle harcanıp gidicek..

onun dışında ben galatasarayın düşünüldüğü gibi bi enkaz olmadığını düşünüyorum ve yapılması gereken şeyin fazla oyuncu gönderip az oyuncu alınması olduğunu düşünüyorum(8-9 oyuncu gidip 3-4 oyuncu gelmeli mesela)..kaliteyi böle artırabilirsiniz çünkü..şu an ki onbirinizi ve 1. alternatifleri elinizde tutarsınız..yeni alıcağınız adamlarda direk 11 e girebilcek kapasitede olur..yerini aldıkları 11 oyuncusu da nitelikli bi rotasyon elemanı olur(yada yedek her neyse)..yoksa kulübeye transfer yaparak takımı bi yerden bi yere taşıyamazsınız..11 deki bir oyuncunun yerine adam alırken o oyuncunu gönderirsen yine rotasyon olarak takımı güçlü tutamazsın..onu da elinde tut ki yeni aldığın isim sana + güç katmış olsun..işine yaramiyacaını düşündüğün adamı da gönder ki kuru kalabalık yapmasın(bu isimler her zaman faydadan çok zarar getiri takıma..nerde çokluk mantığı)..

alıcaın adam da da aradığın kriter herkesçe tanınan..taraftarı heyecanlandırıcak isim olmasın..ismi dolaşan beck gibi futbolunun yükseliş dönemimde olan sende parlayacak bi adam olsun sene içinde heyecanlandırsın bizi

scapula dedi ki...

Uğur,

Biraz abarttığını düşünüyorum. Adı geçen 11 oyuncunun 9'unu yollasın Galatasaray (tamamının yollanacağına inanmıyorum), yerine 3 tane transfer yapsın, yine en geniş kadro Galatasaray'dadır. Bizim yedek kulübemiz çok kalabalık, sadece sakatlıklar yaktı bizi Sinan'ın dediği gibi, bir de beklenmedik formsuzluklar. Sen de bunu biliyorsun aslında, ancak yazıya dökmeyince yanlış anlaşılıyor.

Volkan'ı da abartmıyor musun biraz? Galatasaray'ın sol beki için ideal isim değil Volkan, ama o kadar da değil be Uğur. Orhan Ak bir sene oynayacağına Volkan üç sene değişmez ismi olsun sol kanadın. Üstelik bu adam sol bek de değil, sol açık. Türkiye'de sol bekte forma giyen adam sayısı çok az. Sen sadece 26 dakika izlediği Alparslan'ı Volkan'ın çok üzerinde göremezsin. Görürsen, yarın Volkan'ı da arama ihtimalin var demektir. Hatırlatırım, Volkan da bir zamanlar Hakan Balta'yla forma savaşı veriyor, bazı bazı bu savaşı kazanıyordu. Öyle ki ikisinin beraber oynadığı, çok da iyi işler yaptığı zamanlar da olmuştur. Volkan, biraz takıntı olmuş sende. Takıntı tehlikelidir, dikkat.

(İstersen yayımlama yorumumu, sana söylemiş olsam yeter...)

lowrider dedi ki...

Father Vic'in kaleci yorumuna aynen katiliyorum.

amanteramco dedi ki...

Sezon sonunun yaklaşmasıyla ortaya çıkan taraftar söylemlerinden bir demet size....
Geçen seneki kadronun derinliğinden daha fazlaydı bu seneki kadronun derinliği ve oyuncuların katkı yapamamasını neden sadece oyunculara bağlıyorsunuz anlamış değilim.Sonuçta en küçük maçlarda bile oynatmadığı şans vermediği adamı,genç futbolcuyu çok önemli maçlarda gerideyken sahaya süren hocaları biliyoruz.Galatasaray türkiyenin en derin kadrosuna sahipti ama gelin görünki bunu kullanabilecek kapasitede bir teknik direktörü yoktu.
Her sene aynı teraneler onu al bunu al, aha bak genç alalım, sonrada bütün sezon yüzüne bakma.Hani fenere genç futbolcu harcama fabrikası derdikya işte bizde o yolun ortasındayız.fabrikamızın kaba inşaatı bitti herkese hayırlı olsun.
kaleci konusundada father vic söyleyecekleri söylemiş o yüzden laf kalabalığına gerek yok.

pclion dedi ki...

Galatasaray'ın kulübesinde geçen seneki derinliğin olmamasının nedenlerini sorguluyorsak tabii ki olumsuzlukları öne çıkarmak gerekli arkadaşlar. Yoksa sağlam bir Emre Güngör, bir Uğur Uçar, formda bir hücum alternatifimiz olursa kulübemiz yeterince derin olur.

Bu sene kulübeden gelip takıma katkı yapan kimse yoktu, o ya da bu nedenle. Bu şekilde de şampiyonluğa oynamanız mümkün değildir, burda tespiti yapılan nokta bu.

Gala's dedi ki...

bu yazdıklarınız giderse yerine ülkemizden iyi oyuncular alınabilir. özellikle yerli pazarı çok iyi. bu arada ferhat ismini duyuyoruz. umarım doğrudur. volkan dan kat kat iyi olacaktır. alpaslan ise kesinlikle ofansda kullanılmalı.

orbey dedi ki...

Volkan cidden topçu değil.

Ferhat dedi ki...

http://img232.imageshack.us/my.php?image=kadro.jpg

Fazla mı iyimserim ne.:D

Umarım bunlar gerçek olur.Bu mali bunalımda böyle bir kadro oluşturulabilirse Schuster eminim Skibbe'nin oluşturamadığı otorite boşluğunu da oluşturup üstüne bir de takımda nifak çıkarabileceklerden uzak uysal bir kadro kurulabilirse işte o zaman hakikaten geleceği mükemmel kurgularlar.

father vic dedi ki...

@ferhat

nistelrooyla saviolanın beraber alınıp birinin yedek bırakılması biraz fazla lüks olur..mustafa sarp gereksiz bi transfer bence barış özbek varken elimizde..ferhat hakan baltayı kesebilir mi bilmiyorum bu sene izlemedim hiç açıkçası..semih için erken olabilir zira yedeklerde bile emrelerin olmaması enteresan bence servet emre güngör oynayıp semihin 1.yedek olması daha iyi olabilir(emre güngörün olası sakatlıklarını gözardı ettim)..ayrıca baros u sağ kanada çekmektense ayhan yerine oyunu iki yönlü oynamayı daha ii becerebilen bir isim alınıp(madem bu kadar iyimseriz guti yi ekleyelim birde)4-4-2 oynayabiliriz..(baros nisterooy ileri 2li)

bu da benim iyimser kadrom..fena da sayılmaz sanırım..