Tobol 1-1 Galatasaray

Sonda söylemek gerekeni başta söyleyerek başlayayım. Frank Rijkaard'ın as oyuncuları oynatmayıp işi hazırlık maçı havasında kotarmak istemesi bence doğru ve mantıklı bir tercihti. 2. dakikada gelen gereksiz gol bize deplasmandaki Slaven Koprivnica maçını anımsatsa da hem yeni gelen puanlama sistemi, hem de erken başlayan fikstürü düşünürsek kalkıp da bu maça Kewell-Arda-Keita-Baros dörtlüsüyle başlamak gereksiz bir hamle olurdu esasen.

Şimdi bunun altını biraz dolduralım. 1. bölgede zaten büyük ölçüde rotasyonun temel oyuncuları görev aldı. Göbekte Servet Çetin-Gökhan Zan ikilisi, sağda Sabri, solda ise bu hattın tek yabancısı Alparslan. Defans hattında oynama yapmayarak aslında 2. dakikada kalemizde gördüğümüz golü engellemek istemiş Rijkaard ama Sabri Sarıoğlunun bir bek oyuncusu olmadığını tekrar tekrar ispatlama arzusunda olduğunun bilincinde değildi tabii. Bir bek oyuncusu önce bana Tobol takımından saçma sapan goller yememeyi garantilemelidir, kağıt üstünde bindirme yapabiliyor olması (ki bu pratikte bölgesini boşaltmak olarak sirayet ediyor.) bir oyuncunun bek olabileceği anlamına gelmiyor, Sabri de bunu bize göstermeye kararlı.

2. bölgede ise fizik olarak orta sahayı kapatmayı planlamış hocamız. Mustafa ve Barış defansif sorumlulukları büyük ölçüde üstlenirken Ayhan işin oyun kurma tarafına da bakan orta sahaydı. Bu üçlüye yaklaşıp topu dikine taşıması gereken oyuncu Aydın Yılmaz ise her zamanki gibi sorumluluklarını yerine getirmek için bir çaba bile göstermedi. Aydın'ın Galatasaray'da aldığı süreleri altyapı çıkışlı X bir oyuncuya versek muhtemelen bir rotasyon oyuncusu kazanırdık en kötü ihtimalle. Üzerinde ısrarla duruluyor, o da ısrarlı değerlendiremiyor bu fırsatları. Takımdan gönderilecekler listesinde kesinlikle yer alması gereken bir oyuncu Aydın Yılmaz. Sağ taraf yine işlevsizdi maç boyunca bu sebeple. Üçlüyü tamamlayan diğer iki oyuncu Yaser ve Erhan da ilk yarı boyunca varlık gösteremediler açıkçası. Yaser Yıldız şaşırtıcı bir biçimde solda ters ayaklı oyuncu olarak Kewell ve Arda'yı yedekleyebileceği mesajını veriyordu hazırlık maçlarında ama bu formülün de verimli olacağı konusunda şüphelerim var. Erhan ise esasen Aydın'ın oynadığı bölgede oynaması gereken oyuncu bana göre, Baros'u ikileyecek, tekniğiyle kanada hareketlilik kazandırabilecek bir rol Erhan için en uygunu.

Maçı enine boyuna incelemeye gerek yok, nihayetinde bir hazırlık maçının bir adım ötesinde bir maçtı, fazlası değil. Arda ve Baros girince bir gol bulmak gerekiyordu yine de, o gol bulundu ve tur Galatasaray adına bitti. Geçtiğimiz senelerde olsa takım puanı kaybettiğimiz için çok kızardım ama az önce de söylediğim gibi yeni sistem galibiyet ya da beraberlik yerine turu ödüllendirdiği için eleme turlarında alınan galibiyetlerin bir anlamı yok. İki beraberlikle çıkmakla iki galibiyetle çıkmak arasında bir fark yok kısaca.

Dikkat çeken oyuncuların başında Gökhan Zan geliyordu bence. Defansta en sağlam duran oyuncuların başında geliyordu, ayrıca genel kanının aksine pas kabiliyetinin ortalamanın üzerinde olduğunu söyleyebiliriz. Servet'le beraber bir ara hücumu forse etmeleri de hoştu. Bir dakika içinde Gökhan, Servet'e iki orta yaptı ceza sahasına, bunu bir daha görür müyüz, bilemiyorum. Alparslan çaba gösterse de Tobol golünün Sabri'den sonraki en önemli sorumluydu. İki amatör sarı kartla atılışı da bunun üstüne pek iyi gitmedi. Volkan Yaman'ın kısır ve verimsiz oyununu düşününce Alparslan'ın bir şekilde sol bek yedekleyiciliği rolünü kapması gerektiğini düşünüyorum ama bu performans bunu sağlamanın çok uzağındaydı. Önümüzdeki maçlarda da izlemek gerek...

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

37 yorum:

Spooky dedi ki...

sıkıcı maçtı, zor oldu ama normal...
kısa kısa söylemek gerekirse.
1-topu daha hızlı döndürmemiz lazım.
2-boş alanlara çıkma konusunda çalışılmalı
3-mustafa sarp çabuk ve tek top oynamayı öğrenmeli
4-alpaslan defalarca kendini göstermesine rağmen bir anda sol tarafa dönme konusunda stoperler hep tereddüt etti.

şimdilik aklıma bunlar geldi, sen daha detaylı ve güzel aktarırsın zaten bize.

Anonymous dedi ki...

çok sıkıcıydı.

aksilaz dedi ki...

Bu sistem bu oyuncularla ydeklenemez. Sadece 11-15 oyuncuyla sezon bitmez ....

Alper Öcal dedi ki...

Gökhan Zan bence maçın Aydın ile birlikte en kötüsüydü. Hele Gökhan Zan önünde 3 defansif adamla değil de 2 içle oynayacağı zaman Servet sakatlıktan, cezadan çok maç kaçıracak gibime geliyor.

Galatasaray boşa maaş ödüyor bu ikisine.

apaç dedi ki...

geri dörtlü, gökhan zan- ki bence de maçın en kötülerinden birisiydi bu forvet miyobu- dışında olması gereken gibiydi.

aydın hakkında çok konuştum, çok söyledim. daha fazla konuşmak istemiyorum; ama keşke zamanında atletizme filan yönlendirilseymiş.

hayır, bizi de çok üzüyor :(

Chao Grey dedi ki...

Ben Gökhan'ı beğendim bu maçta. Mustafa Sarp da iyiydi. Gökhan topu iyi kullanıyor, milli takımda ve BJK'de ayağına geleni vururdu ama bu akşam öyle görmedik. İnşallah daha iyi olacağız.

nedegilefendim dedi ki...

İlk gol için Alpaslan'ı suçlamak bence biraz acımasızca. Pozisyonu bir kez daha dikkatle seyrederseniz, orta yapılırken sağdan kaçan bir oyuncu daha var Alpaslan o yöne doğru adım atıyor koşu yolunu kapatmak için, ama kanat oyuncusu derinden orta yapmayı tercih edince ters ayakta yakalanıp hamle yapamıyor. Burada sorgulanması gereken Alpaslan'ın bu hücumda ikiye bir kalmış olmasıdır ki, bu sorunun cevabını vermesi gereken de mevcut sistemde Yaser veya Barış'tır. Rakip bek bu kadar rahat çıkarsa orta da bir şekilde yapılır elbet.

Aydın ve Yaser konusunda ise sonuna kadar katılıyor Emre Çolak'ın bu maçta neden şans bulmadığını da merak ediyorum açıkçası.

Sezonu erken açmanın oluşturacağı dezavantajları bu dönemde genç oyunculara şans verip ideal bir kamp programından şaşmayarak bertaraf etmek pek çok yorumcunun gözardı edeceği fakat bence çok mantıklı bir plan.

Ama maç da gerçekten esnetti.

Anonymous dedi ki...

Aaa! Aydın Yılmaz paragrafında Abdullah Avcı'nın ''Aydın, Arda'dan çok daha iyi olacak.'' sözünü alıntılamamış Apaç. Resmen monitör başında kahrolduk :)

Anonymous dedi ki...

G.zanı eleştirenler kafaya onu taktığı için eleştiriyor.Servet'ni g.zandan daha çok hata yaptığı hem leverkusen hem de bu maçta görüldü.Ama taktık ya kafaya bir kez suçlu g.zan oldu.G.zan 4 stoperden en iyi ayağa sahip adamdır,serveti çok çok beğenirim ama lever ve bu maçta oynadığı oyun g.zandan çok daha kötüdür ama servete laf yok dimi.Sıkıştığında rastgele taça vuran servet,sürekli hata yapacak gibi duran servet.G.zan uzun pasları ortaları çok iyi kullandı
Aydın futbolcu değil zaten

Anonymous dedi ki...

sabri nin 113312. kez yaptığı ters kademe hatasıyla gol yedik. sabri bek değil diyoruzda sabri hucumdada iyi değilki. her topu 40 metre havaya dikiyo. solda hakan balta geldiğindn beri toplasak 5 kere böyle gereksiz dikmemiştir topu havaya. sabri her hucümda böyle sürekli 50-60 metreden top şişiriyo. bu yüzden de sağ taraftan organize atak gelişmiyor

Spooky dedi ki...

bu sistem bu oyuncularla yedeklenir çünkü bu zor bi sistem alışıldığı zaman ideal 11'in içinde 1 2 isim yedek oynayabilir bir anda 7 tane yedeğin oyunda olmayacagını düşünmemiz lazım.

alparslan bence gayet iyidi bir kere çizgi üstünde gayet iyi adam geçiyor ve süratli zamanla o da oturacak kesinlikle volkan'dan iyi.

bir not da kendime: arda'nın orta üçlüde oynayabileceğini savunanlardanım ama zaman zaman da çizgide kullanıp o yeteneklerinin körelmesini engellemek lazım. yaser çıkıp arda sol kenara gelebilirdi 10 kişi kalmasaydık. bu da bi fikir

Anonymous dedi ki...

Apaç' a şunu diyim kafaya takıp her mesajında g.zanı eleştireceğin belli.G.zandan 10 kat beter oynayan sabri vardı bugün ama ben de başkaları gibi her suçu sabriye atmam.Çok iyi bir yedektir sabri sağ açık olarak.İlk yarıda 2 kesme orta açtı ama malesef hakan şükür yerine erhan vardı

apaç dedi ki...

sabri, bugün kötüydü; ama sabri en kötü gününde bile çizgiye inip, rakip takımın stoperinin kafasına orta yapar; dönen töp barış'ın önüne düşer; barış vurur, gol olur.

hakan kadir balta ise çizgiye dahi inemez.

işte ben aylardır bundan bahsediyorum.

büyük takımın beki, oyuna çıkacak kardeşim.

ibrahim üzülmez çıkıyor da ne oluyormuş..

yahu adam her şeyden önce önündeki kanada içeri katetme opsiyonu sunuyor, hücuma çeşitlilik kazandırıyor, korner aldırıyor, stoperden dönen ortalarıyla ernst'e ribaund alma şansı doğuruyor, o ataklar tekrar olgunlaşıyor, o olgunlaşan ataklar tehlike oluyor, penaltı aldırıyor, 90. dakikada 50 metre depar atabiliyor..

ben daha bırakın hkb'nin çizgiye inip, arka direğe kestiğini, bir kere korner aldırdığını bile görmedim.

alpaslan erdem'dir bu takımın sol beki.

hkb, en fazla zan'la birlikte emre güngör-servet çetin ikilisinin yedekliğini yapar.

fazlasını değil.

nusret dedi ki...

Yeni sistemde turun puan getirmesi galibiyetleri bu tür maçlarda belki çok değerli yapmaz.Ama ben şu açıdan bakıyorum:Galatasaray'ın Avrupa Kupaları'ndaki galibiyet sayısı.Son olarak 81 galibiyet,83 mağlubiyetimiz vardı.Tobol maçlarını kazanarak eşitleme şansını kaybettik.Bir sonraki tura artık.

tobias dedi ki...

kimse niye ayhan'dan bahsetmiyor anlamıyorum.hiçbir zaman ayhan'ın hakkını vermedi gs taraftarı.kendisi bugünde aylar sonra ilk maçına çıkmasına rağmen takımın en iyisiydi.kaptanlık olayındaki jestini zaten hepimiz biliyoruz.bence biraz daha önemsemeliyiz ayhan'ı.o bunu fazlasıyla hakediyor.

pclion dedi ki...

Ayhan Akman bu takımdaki en profosyonel iki-üç oyuncudan biri, gerçekten örnek alınması gereken bir insan. Onun için ayrı bir yazı yazmak lazım aslında...

nedegilefendim dedi ki...

@tobias

bir süre önce ayhan akman'ın kendini geliştirmesi üzerine bir şeyler yazmıştım ilgini çekerse sayfamdan okuyabilirsin.

amanteramco dedi ki...

Bugün o kadar kötü bir takımla oynadıkki gökhan zan-servet ikilisi pek sırıtmadı ama kırk yılda bir gelen rakip karşısında bile korku saldılar bize.Anlamadığım leverkusen maçında ikisini zaten denedin sonrada çıkıp ilk yarı döküldük dedin sonrada çıkıp ikisini oynatıyorsun.Emre güngör servetin bu halindende zanın her halinden iyidir.Bırakın bu milli takım defansı safsatalarını milli takımın nasıl oluştuğuda oynadığı oyunda ortada.Serveti eleştirmem çünkü yanında g.zanla oynayamaz.
Alparslana gelince bence maçın en iyi adamıydı çok kaliteli bir kumaşı var.O yüzden hiç katılmıyorum size.Adamın önünde yaser beceriksizi oynuyor.Maçın en kötü adamı bence yaser.Ayrıca gördüğü kartların birincisi görüldüğü gibi sarı değildi diğerinide gösteremedi zaten tv.Ondada başlangıçta onu çektiklerini görebildik.Haksız yere atıldı.
Emre çolakın suçu neydi bütün hazırlık maçlarında deneyipte bu maç yanında oturtuyorsun.Bu maçta kilidi açacak oyunculardan.
Ve arda hiç hazır değil.
Son olarak artık rıdvan dilmen bıraksın bu işleri.Kardeşim bir fikir sahibi ol oyuncular hakkında.Yok volkan neredeymiş töbe töbe.Hiç mi izlemedin geçen sene volkanı.Hiçbir genç oyuncuyu tanımıyor daha.Bi ağzından emre çolak çıksın.İzlememişki bi tane hazırlık maçı.Hani internettende okumuyor demekki.

can yaman dedi ki...

MT ne güzel demiş. Yaserdir, sabridir, mehmet güvendir, aydındır, yolla hepsini en ufak bir zararın olmaz. saydığım bu isimler anadolu takımlarında bile zorlanırlar. bizimkiler hala verim almaya çalışıyor....

ugur senel dedi ki...

Galatasaray takımındaki en büyük sorun orta göbekdir,bu sorun cözülmedikce bir hayli sıkıntı cekeriz keza buradaki oyuncuların hic birisi bu sitemi kaldıracak kalitede vede yapıda değiller (rijkardın yerinde olsam topla iyileşince orada topal-alparslan ikilisini denerim)

can dedi ki...

ben alpaslanı beğendim açıkçası.

biraz daha üzerine koyarsa, stopere baltayı çekip beke alpaslanı yerleştiririm.

derim ben...

Arkhe dedi ki...

Bizim blogun Galatasaray'lısı da Ayhan'ı çok sever, ilgilenen olursa;

http://stereocipolla.blogspot.com/2009/03/ayhan-akman-ii.html

http://stereocipolla.blogspot.com/2009/01/m-lc.html

İyi Aile Çocuğu dedi ki...

Abi yıllardır kahvede maç izlerken herkes "Ulan birisi çıkıp da şu gençleri oynatmayacak mı? Yazık oluyor!" derdi. Şimdi de aklı başında bir adam geldi oynattı çocukları, şimdi başladı herkes "Nerede aslar?" diye sormaya başladı... Nasıl iş arkadaş?

Anonymous dedi ki...

hazırlık programını, takım yapısını, yapılmak istenenleri göz önünde tutarak bakınca; herşeyiyle çok doğru kararlarla yönetilmiş bir maçtır. milli oyuncuların daha az süre sahada kalması gerekliliği sebebiyle, arda baros ikinci yarıyı beklemiş, çokta güzel olmuştur.
yeni puanlama sistemine göre herhangi bir kaybımızda yoktur.
maç analizine biraz girmek gerekirse, pas hızımızın artması gerekiyor. zamanla olacaktır kimse endişe etmesin. maçla ilgili en önemli unsur, yavaşta olsa sabırla yapılan paslaşmalardır. herhangi bir anda bundan vazgeçilmemiştir. bu da hocanın oyuncuların kafaasına girmeyi başardığı yorumunu getirir. başlangıçta daha ne ister ki taraftar! dk

Anonymous dedi ki...

Bu sabriden ben bıktım artık sabri efenedi bu takımdan gitmeden benim umudum olmaz dün gördük golü yediren yine sabriydi sabri yüreğiyle oynuyor diyenler o pozisyonu bir daha izlesin toptan nasıl kaçtığını görsün orada erkek gibi kafasını soksa o gol olmazdı bu şahsın torpili nereden geliyor çok merak ediyorum acaba yönetimden birinin akrabası mı ya da arkasında belirli güçler mi var grupculuk yapan bu,her maç onlarca hata yapıp takımın ipini çeken bu,galatasaraya küfür eden bu,kaptanlık bandını yere atan bu,her maç arkadaşlarına ve hakeme dayılık yapan bu,sürekli duran topun başına geçip topu dağa taşa yollayan bu....... yani böyle onlarca madde sayarım peki hala nasıl takımda kalabiliyor bunun ayrıcalığı ne lincolnü kovalayan polat bunun vukuatlarını görmüyor mu ya da görmezlikten mi geliyor maça gelince rakibi bu kadar hafife almak genç ağırlıklı kadro çıkarmak yanlıştı bu sonuçta hazırlık maçı değil avrupa maçı işin şakaya gelir tarafı yok gençlerimizi malesef çok büyütüyoruz ve çok abartıyoruz dünyanın en iyi gençleri biz de sanıyoruz oysa çoğu bırakın galatasarayı 2.ligde zor oynar bundan sonra iyi olan 2-3 tanesi dışında diğerlerinde daha fazla ısrar edilmemeli yeterince şans verildi bazısı bunu hoyratca kullandı formanın kıymetini bilmedi onlar takasta kullanılmalı ayrıca bu takıma kesinlikle transfer şart madem lincoln gelmeyecek onun yerine 10 numara alınmalı barosun yedeği olabilecek kaliteli forvet lazım hepsinden önemlisi sağbek-stoper şart yoksa halimiz harap olur

hadesperado dedi ki...

hazırlık maçı niyetineydi, gençlerle çıkılması ve arda-baros ikilisinin sonradan dahil olması fenerli yorumcu rıdvan ve yediği kaba pisleyen h.ünsal gibilerini memnun etmese de beni ümitlendirdi...

bu maça da babalarla çıkacaksak Rijkaard'ın anlamı ne?

ayrıca;
barış=sabri

ikisi de futbol zekası kıt oyuncu. başı kesik tavuk gibi koşuşturup duruyorlar ne kademe anlayışı var ne defansif özellikleri ne de ince pas yetenekleri... deli dana gibi koş, ki yeterli futbol zekaları olmadığı için bu bile yetersiz kalıyor çoğu zaman...

hele kanat oyuncusu olduğunu zanneden sabri'nin her ortadan sonra elini kaldırıp özür dilemesi yok mu?! bu maçta bi tek o eksik kaldı sanırım... evlerden uzak...

ha olur da Rijkaard 1-2 ay sonra Uğur yerine hala bu adamı sağ bek olarak oynatırsa o zaman "sabri'nin laneti"nden başka diyecek sözüm olmaz...
(ayrıca bkz. delinho)

uğur'un futbol zekasını ve cesaretini ikinci yarıdaki müdahalesinde herkes gördü zaten...
2. dakikadaki aynı pozisyonda sabri kafaya çıkmak yerine poposunu dönüyordu ve golü yiyorduk.

sabri bir sağ bek veya kanat oyuncusu ise; uğur maicon'dur.
bu kadar fark var aralarında.

Spooky dedi ki...

ayhan konusunda haklısınız ben de düşünürdüm bunu.

demek ki herkesin bir şekilde farkında olduğu ama çoğunlukla atladığı bir durum. şu sistemde biraz daha cesur oynaması lazım.

Linderoth dönmez ise orta üçlü sorunlu gibi bu bölgeye bir isim lazım diyorum.

katılan?

zuber dedi ki...

uğur neden sabrinin yerine oynamadı anlamadım.herhalde birkaç senedir sağbekte oynayan sabriyi doğru tercihtir diye düşündü hoca cd lerde sürekli görünce

artık kimse çıkıp sabri bek değil yerinde oynamıyor diye savunmasın,kaç senedir sağ bekte oynuyor öğrenemiyorsa yollasınlar gitsin.en yeteneksiz adamı farklı mevkiye 1 senede alıştırıyorlar her takımda,cihanda sağ bek değildi ama yarım sezonda alıştı ve sabriden iyi iş gördü(taraftarın yollandığında bayram yaptığı cihan bile o performansıyla daha iyi bir sağbekti).

üstelik gerçek mevkisi olan sağ kanattada(ortanın sağı yada sağ açık) gördük yeteneğini!!karşısındaki bek taç çizgisini kapattığında bütün hücum gücü ve denemeleri biten,içeri dönüp giremeyen bir kanat oyuncusu.ortalarda evlere şenlik her maç 2-3 tane delirten-manasız orta yapar.ancak hakan şükür varken iş görüyordu ortaları oda hakan ın kafa toplarındaki üstün yeteneğinden...uğur sabrinin sıfır ve civarından yapamadığı ortaları hakan ın ve ümit in kafasına aut çizgisine 25-30 metre mesafeden yapıyordu sakatlığı öncesi zaten...

sabrinin 5 metre yukardan 8 metre sağdan giden efsane şutlarını ekleyerek uzun yorumumu noktalıyorum

Anonymous dedi ki...

rijkaardın resmi mçlarda bütün rakipleri ciddiye alacağını sanıyordum ama yanılmışım tromsö faciasından ders almamışız hala gençlerle çıkması doğru rakip şöyle böyle diyenler var yazık biz bu kafayla bir arpa boyu yol gidemeyiz hala işin dalgasında olanlar var böyle maçların telafisi yok farzedelim elendik kadroyu savunanlar o zaman da aynısını yazar mı yoksa saydırmaya mı başlar bana göre avrupada ve ligde her maça her rakibe önem vermeliyiz rakip ayırt edersek çok maç kaybederiz

amanteramco dedi ki...

O yorumu yayınladınızya yazıklar olsun diyorum sana başkada bişey demiyorum.

pclion dedi ki...

Gözümden kaçmış o yorum, kusura bakmayın. Yine de yazıklar olsun demeden önce bir uyarmayı deneseydiniz fena olmazdı. Biz de insanız sonuçta...

Spooky dedi ki...

alparslan'ı neden beğenmedin merak ediyorum?

Anonymous dedi ki...

Uğur kardeşim bu tanburacının bir şey bilmediği konusunda sen haklıymışsın bugünkü yazısını gördüm felaket kötü tobol kim yahu diyor inşallah bizim futbolcularımız bunu okuyupta kendilerini salıvermez bu adam da sadece bıyık varmış başka bir şey yokmuş onu anladım

amanteramco dedi ki...

Sende kusura bakma ama bende bütün yorumları okuyup koyduğunuzu düşündüğüm için öyle söyledim.Bidahaki sefere dediğin gibi yaparım.

erdersson dedi ki...

bu maçta biraz yol yorgunluğu vardı takımda.birde konsantra eksikliği.rakip takımın ismi ve oynadığı oyun aynı değil.iyi pres yaptılar orta sahada.fizik güçleride yerinde.bazende iyi verkaçlar yaptı tobol takımı.ama yol yorgunluğu mutlaka vardı takımda.kadro takım olamamış.birbirini anlayan tamamlayan nitelikte değillerdi.kısacası çalışmaların meyvesi tatlı olmadı.bizim türk oyuncularında maalesef fizik güç yapı çok zayıf.arda da buna dahil.hele avrupaya çıktığın zaman fizik güç ün mutlaka olması lazım.hem kondisyon hemde fiziki yapı.yani ibrahimoviç ve keita (misal)fiziğinde vede aynı zamanda tekniğinde alt yapıda oyuncuların olması lazım.ama özgürcan haricinde fazlada böyle oyuncu yok.gençleri abdullah avcı yönetimindeki ibb ye kiralamak lazım.eğitici bir hoca abdullah avcı.ersun yanalda öyle.arda ersunun elinde biraz daha büyüdü.bu gençleri kiralarkende hangi hocanın eline verdiğinide yönetimin hesaplaması lazım.ibb en yerinde karar olur kiralık gitmesi için.aydın-alpaslan-serdar-erhan gibi gençler ibb ye gidebilir.ama bu fizik işi biraz çetrefilli iş.çalışarakda olmaz yani.doğuştan gelir.hem kuvvetli hemde teknik oyuncu alt yapıda olursa yerinde olur.her sene en az 1 yada 2 genç 25 kişilik kadroya girerse alt yapı görevini yapmış demektir.

Mete dedi ki...

Tahminlerimin tuttuğu ve bitse de gitsek havasında oynanan bir maç oldu. Maç başladığında (bkz: aa bura nere lan) modunda olan oyuncularımız golü yediklerinde uyandılar. Her ne olursa olsun bir avrupa kupası maçı oynadık ve bir çok genç oyuncumuz forma şansı buldu. Eğer rakip biraz futbol oynamak istese bu maç fark olurdu ama maçın başında buldukları gol onları istanbul'da öne geçmiş anadolu takımı hüviyetine soktu. Kendi aralarında (bkz: olm rijkaard harbi geliyomuş lan) geyiği çeviren bir rakipten bahsediyoruz , dolayısıyla galatasaray'a gol attıkları için gece huzur içinde uyumuşlardır. Bu gibi takımlara karşı alınan olumusuz sonuçların bahanesi olmaz diyordu sevgili sergen yalçın , zaten kendisi şl'ni kaldıran bir oyuncu olduğu için böyle konuşması normal. Yalnız gerçek olan şu ki biz 20 gündür top oynuyoruz rakipse kendi liginin ilk yarısını tamamlamış yani kondüsyon sıkıntıları olmayan bir takım ki bu tip maçlarda bu çok önemlidir ayrıca yeni bir sistem deniyoruz as oyuncularımız yok , yabancılar yok böyle olunca bu maç böyle biter. Zaten ülke puanı açısından da herhangi bir önem taşımıyor maç , o yüzden sabırlı olalım ben bu takıma güveniyorum.


Yalnız seyrettiğim 5 maçta erhan şentürk'ün ne oynadığını henüz anlamadım ayrıca Servet-Gökhan ikilisi eğer bozulmazsa bu sene işimiz zor. Alpaslan konusunda bende bazı arkadaşlar gibi beğendim , kıvrak çalımları ve dikine oynaması gayet iyi bir özellik biraz küçük hakan havası var ama umut vaadediyor bu çocuk.

halk dedi ki...

sıkıcıydı, mıkıcıydı falan fişman da, vuslata 8 saat kaldı.!!