OFK Belgrad 1-5 Galatasaray

 Deplasmanda maça başlarken gol atması gereken taraf olmak her zaman zordur, oyunu şekillendirme şansını tamamiyle rakibe verirsiniz çünkü. Galatasaray bunu bugün çok rahat aştı, rakibine Ali Sami Yen'de avantajı teslim etme sebebi olan duran toplardan altın değerindeki golü buldu. Gerisi ise çorap söküğü gibi geldi. Kewell'ın defansın arkasına sarkıp net bir vuruş yaptığı pozisyon maçı getirmişti çoktan. Maç hakkında teknik, taktik diziliş analizine gerek olmasa da OFK Belgrad'ın bulduğu golde Aykut Erçetin'i izlememiz bu sezon kaleyi kime teslim etmememiz gerektiğini de ortaya koydu. Geri kalan pozisyonlar ise klasik bir Aykut portresini koydu. Maç içinde etkileyici kurtarışlar yapsa da vasat bir kalecinin dahi yememesi gereken bir golü ağlarında gören ve gelişmeyi reddeden bir adam...

Maçı detaylı izlemem mümkün olmasa da Galatasaray'ın ayağı kayarak düştüğü çukurdan kendi çabasıyla çıkmış olması açısından çok önemli. Olympiakos bu gece kendi evinde 2-1 kazandığı maçın rövanşında Maccabi Tel Aviv'e 1-0 yenilerek elendi. Avrupa'daki yeri Galatasaray'dan aşağı kalır bir takım değil Yunan ekibi, bu tip iş kazaları her sene meydana gelir. Bu türden bir piyangonun tutup da bizi bulması en korktuğum şeydi ama 5 sene önce sırasını Tromsö ile savan Galatasaray, bu maçı en iyi şekilde idare etti. Kötü koşullara rağmen hem oyununu, hem psikolojik üstünlüğünü rakibine kabul ettirdi. Bu açıdan takdir edilesi bir maç izledik...

Galatasaray kazasız, belasız son viraja girdi. Artık bu stresi yaşayan oyuncuların play-off turunda bu kadar zorluk yaşayacaklarını pek sanmıyorum, Metalist gibi ekstrem bir kura çekilmediği sürece... En azından bu yeni yeni oluşan kadro sezon başı travması yaşamamış oldu ki bu bile yeterli bir done. Galatasaray'ın ve Türkiye'nin Avrupa'daki konumu açısından koruduğu prestije değinmiyorum bile. Şu anda kadro yapısı olarak hâlâ önemli eksikleri bulunan Galatasaray'ın gerekli eklemeler yapıldığında alacağı görüntü ve alınacak UEFA Avrupa Ligi bileti, Ağustos ayının ajandası gibi gözüküyor şimdilik. Bunlar da gerçekleştiğinde daha büyük bir Galatasaray resmi çizme şansımız olacak. Şimdilik "Noluyor yav" dedirtse de yoluna devam eden bir takım var ve rakiplerinden daha kötü durumda değiller. En azından bunu söylemek mümkün...

Galatasaray için güzel haberler vardı bugün, başta Olympiakos olmak üzere. Hem kısa, hem de orta vadeli olan bu durumu yarın sabahtan itibaren paylaşırız...

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

6 yorum:

Spooky dedi ki...

Bugün Aykut'un oynaması Ufuk'un yetersizliği mi yoksa Rijkaard'ın Aykut'u kaybetmemek için yaptığı bir tercih mi? Bence esas soru bu bence...

Aykut normal bi kaleci olsa yediği golü yemez, Hakan'ın hatasıyla başlayan pozisyonda ise golü yerdi :)

Bu arada Aykut'un çıkardığı iki uzaktan şut vardı. Auta gidiyordu toplar. Volkan Demirel'de yapıyor bunu bazen.

kuzen larry dedi ki...

Bir şey sorucam bu horvath ın gs formalı bir fotoğrafı var mı? Hayatımda gördüğüm en büyük futbolcu poposuna sahip ama iyi adammış. gs zamanında niye değerlendirmedi bu adamı acaba?

Bir de prekazi nin gs ye önerdiği futbolcuyu çok merak ettim.

cem_erman dedi ki...

http://www.czechsoccernet.cz/obrazky/postcards/Horvath-Galatasaray2001.jpg

horvath'ın galatasaray'lı fotosu :)

huseyin dedi ki...

abi direk actım sizin siteyi muhtemel rakipler kimler ülke sıralamasında kacıncı olduk yunanistanı gectikmi filan ama biraz gec kalmıssınız anlasılan:) sizden baska bu kadar yakından ilgilenen yok galiba bekliyoruz rakipleri ve sıralamamızı

sunshine dedi ki...

Şu aykutla alıp veremediğiniz nedir çok merak ediyorum doğrusu.Dışarı giden topları çıkarmış diyor senin kaleciye bakış açın bu mu?Böyle konuşan adamlar nasıl yorum yapabiliyor anlamıyorum.Bi kere de ilk maçta rakibi bomboş bırakan defansa laf söyleyin servetten bişey olmaz deyin neill ofsaytı bozarken laf söyleyin ama olmazki bulduk bi günah keçisi .okunu çıkartırız diyorsunuz.

Surrealist Adam dedi ki...

Ali Sami Yen'de bitebilirdi bu maç. Ne takım, ne de taraftar bu denli endişe içinde çıkardı. Rijkaard ''Oyunu, soğutmalıyız'' diyor. Doğru da söylüyor. Ali Sami Yen'de oynuyorsun, rakip ne kadar güçsüz, atak yapacak özgüvenden yoksun olursa olsun, fizik olarak henüz tam olarak hazır değilsin, bunu yapmak zorundasın. Aksi takdirde Steaua Bükreş faciası yaşamaya mâhkum olursun. Gene de korktuğumuz gibi olmadı ve Galatasaray birkaç ciddi pozisyon haricinde maçı farklı kazanmasını bildi.
...

Yazı devam ediyor. Okumak isteyenler için;

http://surrealistadam.blogspot.com/2010/08/turu-gecti-ya-sonras-ofk-belgrad-1-5.html