Laf Oldu, "Torba" Doldu

Laf olsun torba dolsun demiştik ilk yazıda, şimdi "di'li geçmiş zaman" kullanma zamanı. Galatasaray'ın Steaua'yı eleyememesine rağmen A. Madrid'in Schalke'yi geçmesi ve Anorthosis'in müthiş sürprizi Fenerbahçe'ye 3.torba yolunu açtı. Peki 3. torbanın ne gibi bir getirisi var?

1- Prestij: 3. torba demek avrupada belli bir noktaya erişmek demek, 5 sene üstüste avrupada ufak çapta da olsa bir şeylerin doğru gittiğinin bir işareti
2- Kura: Bu sene geçen senelere göre daha da avantajlı bir torba bu, Anorthosis, Borisov, Aalborg veya Cluj gibi bırakın ŞL'yi UEFA gruplarına kalması bile sürpriz sayılacak ekiplerden biriyle eşleşme ihtimali %50. Bu da gruplardan çıkamayacak durumda kalınırsa 3. lük için bir avantajı elinde bulundurmak gerek.

Şimdi bir de torbalara göz atalım;Dediğim gibi, 4.torba belki de hiç olmayacak kadar dengesiz bu sene. Tarihin en kolay kuralarından birini de seçebilirsiniz, A. Madrid veya Fiorentina'yı da. Galatasaray'ın 2003'te bir R. Sociedad tecrübesi vardı hatırlarsanız. 3. torba ise bana göre en dengeli torba, Marsilya'dan Fenerbahçe'ye kadar. Birinciyle sonuncu arasındaki takım puanı farkı sadece 12. 2. torbada Bayern gibi Juve gibi pek bulaşmak istenmeyecek ekiplerin yanında Lizbon gibi, PSV gibi çekilmesi arzulanacak ekipler de var. Bence Fenerbahçe'nin gruptaki kaderini bu torbadan gelecek takım belirleyecek. 1. torba ise her zamanki gibi. En düşük puanlı takımın Real Madrid olması her şeyi anlatıyor zaten.

2. ve 4. torbadan gelecek ekipler Fenerbahçe için oldukça önemli. Bugün saat 19'da başlayacak kura çekimi.

* Dün gece yazmayı planlıyordum ancak Liverpool'un uzatmalarını izlerken uyuyakalmışım, spikerin golü atan Kuyt'ı Torres sanması hatırladığım en son şey.

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

0 yorum: